Rossiya 1 televizyonunda yayımlanan bir programda konuşan Lugovoy ise Litvinenko'nun ölümü ile MI6 arasında bir bağlantı kurduğunu belirtti.
Lugovoy bu bağlantıyı şöyle açıkladı: "Litvinenko Kasım 2006'da öldü. Aynı yılın mart-nisan aylarında MI6 bana açık bir şekilde onlarla işbirliği yapmamı teklif etti. Herhalde beni bir şekilde ikna etmek istemiş olacaklar ki Mayıs 2006'da bir vize başvurum reddedildi. Bunun ardından Litvinenko'yu aradım ve —nedendir bilinmez- birdenbire bana vize verdiler. Bu iki olayı her zaman birbiriyle bağlantılı görmüşümdür."
'İNGİLTERE'DE MAHKEME KARŞISINA ÇIKMAYI PLANLAMIYORUM'
Lugovoy kendini temize çıkarmak için Londra'da mahkeme karşısına çıkmayı düşünüp düşünmediği sorulduğunda ise ‘böyle bir niyeti olmadığı' yanıtını verdi: "Bunu yapmayı planlamıyorum. Zira mahkemeye gidersem, bu, İngilizlerin yaptığı işlere önem verdiğim anlamına gelecek. Zaten onlar da İngiliz kamu soruşturmasına daha fazla ilgi göstermemiz için, ona bir şekilde tepki vermemiz için her şeyi yapıyorlar."
Öte yandan Lugovoy, Litvinenko'yla birlikte kendisinin de muhtemelen polonyuma maruz kalmış olabileceğine dikkat çekti: "Litvinenko'yla birlikte polonyuma maruz kaldığımdan şüpheleniyorum" ifadelerini kullanan Lugovoy, "İngiliz otellerinde kaldım, İngiliz uçaklarında uçtum, İngiliz yetkililerle görüştüm. Bu nedenle bana polonyumu kimin vermiş olabileceğini Tanrı bilir" dedi.
'CİDDİ BİÇİMDE HASTAYDIK AMA İNGİLTERE BELGELERİ REDDETTİ'
Kovtun'la birlikte İngiltere'den Rusya'ya döndüklerinde uzun bir tedavi gördüklerini anlatan Lugovoy, "Ciddi biçimde hastaydık. Tıbbi tedavi gördük. Rusya Başsavcılığı da, bu durumumuz nedeniyle bir soruşturma başlattı. Ancak İngiltere soruşturmayla ilgili belgeleri almayı kabul etmedi" ifadelerini kullandı.
Lugovoy daha önceki açıklamalarında da, İngiliz uzmanlar tarafından yalan makinasına bağlandığını ve bunun sonucunda Litvinenko'nun ölümüyle ilişkisinin olmadığının kanıtlandığını vurgulamıştı. Rusya Dışişleri de İngiltere'de yapılan soruşturmayı dayandırıldığı belgelerin gizliliği nedeniyle 'taraflı' ve 'siyasi' bulmuştu.
İngiltere'ye 2000'de iltica eden Litvinenko, Lugovoy ile Kovtun ile Londra'daki bir otelin barında çay içmesinin üç hafta ardından ölmüştü.