Yazısına “Pakistan’a bak Türkiye’yi al” sözleriyle başlayan Fisk, dünkü saldırının Pakistan Başbakanı Navaz Şerif’in ‘terörizmi fethetmek’ten çok uzak olduğunu gösterdiğini kaydetti. Fisk, bu saldırının Navaz’dan çok daha kibirli olduğunu söylediği Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için de bir ‘kötüye işaret’ olduğu değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye, tıpkı 1979'da Sovyetler Birliği'nin Afganistan operasyonunun ardından Pakistan'ın yaptığı gibi, Suriye'ye giden yabancı savaşçı ve kaçakçıların sınırlarını bir kanal olarak kullanmasına izin verdi. Şimdi ise Pakistan gibi insanlarına yönelik şiddet eylemlerini tecrübe ediyor” diyen Fisk, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile dönemin Pakistan Cumhurbaşkanı Muhammed Ziya ül Hak gibi ‘Müslüman kimliği’ni ön plana çıkardığını belirtti.
'IŞİD, TALİBAN'IN PAKİSTAN'DA YAPTIĞI GİBİ TÜRKİYE'NİN DEVLET AYGITLARINA SIZDI'
Pakistan istihbarat servisinin Sovyet karşıtı mücahitlere ve Taliban’a silah gönderdiğini, ancak zamanla saldırıların hedefi haline geldiğini de hatırlatan Fisk, “Şimdi de IŞİD’in Türkiye'nin devlet aygıtı içinde bazı köstebeklere sahip olduğu görülüyor. Pakistan’ın Taliban’la savaşı ‘İslamcı düşmanı’nın birden fazla yüzü olduğu için çok daha zordu” diye yazdı.
Şerif’in, sık sık Pakistan’ın ‘terör belası’nı ortadan kaldırmak için birleştiğini söylediğini aktaran Fisk’in yazısı şu ifadelerle sona erdi: “Türkiye ise Suriye yüzünden, Rusya ile ABD arasında kendi 'soğuk savaş’ına girişti ve tıpkı Pakistan gibi aynı tehlikeli kartlarla oynuyor. Türklerin cebindeki joker Kürtler ama kendi terör 'belaları’nın hem IŞİD hem de Kürtleri içerdiğini iddia ediyor. İki silahlı grupla aynı anda mücadele etmek ise düşüncesizce alınmış bir karar. Ama aynı soğuk savaşın mirası.”