Görev süresi Kasım 2016’daki seçimle birlikte bitecek olan ABD Başkanı Barack Obama, son ‘Birliğin Durumu’ konuşmasını yaptı. Ekonomi, teknoloji ve seçim yarışına değinen Obama, ülke güvenliğinin ‘dünya polisi olmadan’ sağlanması gerektiğini söylerken terörle mücadelede kararlı olduğunu ispatlamaya çalıştı. Dünyanın en güçlü ulusunun ABD olduğunu öne süren Obama, “ABD’nin ya da benim adaletin sağlanmasına yönelik kararlılığımızdan şüphe ediyorsanız, Usame Bin Ladin’e sorun” dedi.
Son olduğu için önceki yıllara göre bu kez kısa bir konuşma yapmayı deneyeceği esprisiyle sözlerine başlayan Obama’nın konuşması 59 dakika sürdü. “ABD dünyanın en güçlü ulusudur. Nokta. Orduya 8 ülkenin bir araya gelerek yapacağı yatırımı tek başımıza yaptık” diyen Obama, hiçbir ulusun ABD ya da müttefiklerine saldırmaya cesaret edemeyeceğini savundu.
'ORTADOĞU DÖNÜŞÜYOR'
Günümüz dünyasında kötü imparatorluklar tarafından daha az, başarısız devletler tarafındansa daha çok tehdit edildiklerini ve Ortadoğu’nun dönüşüm geçirdiğini belirten Obama, “IŞİD’i yok etmeye odaklanmalıyız. Yuvalarından çıkarılmalı, avlanmalı ve yok edilmeliler ama Kongre ‘savaşın kazanılması’ konusunda ciddi olmalı” ifadelerini kullandı. Uzun süredir IŞİD hedeflerini vurmasına rağmen hâlâ örgütü ortadan kaldırmaya başaramayan uluslararası koalisyona önderlik yaptıklarını bir kez daha ‘gururla’ hatırlatan Obama, IŞİD militanlarının sonunun da kendilerinden önceki teröristler gibi olacağını söyledi:
“Amerika’nın ya da benim adaletin sağlanmasına olan bağlılığımızdan şüphe ediyorsanız, (operasyonla öldürüldüğü iddia edilen Kaide lideri) Usame Bin Ladin’e veya Bingazi saldırılarının şu anda hücresinde oturan failine sorun. Amerikalıların peşine düşerseniz, Amerikalılar da sizin peşinize düşer. Zaman alabilir ama anımız çok, kolumuzun uzanabileceği yerlerin sınırı yok.”
Öte yandan Obama ABD’nin Irak işgalindeki hataları yeniden yapmaması ve kaos içindeki ülkelerde denetim kurmamaya çalışması gerektiğini de hatırlattı. “Kriz içindeki her ülkeyi baştan inşa etmeye çalışamayız. Irak ve Vietnam’da aldığımız ders bu. Bunu şu ana kadar öğrenmiş olmamız gerekirdi” diyen Obama, ABD müdahaleciliğinin ‘Amerikalıların kanını döken bir bataklık reçetesinin’ ötesine geçmediğini söyledi.
'İRAN ANLAŞMASIYLA BAŞKA BİR SAVAŞTAN KURTULDUK'
Diğer taraftan Obama, İran’ın nükleer silah elde etmesini önlemek için de yaptırım ve diplomasinin prensipleriyle desteklenen küresel bir birliktelik sağladıklarını anımsattı. Obama, “İran’ın nükleer programı geriledi, uranyum stokunu gemilerle gönderdi ve dünya başka bir savaştan kurtuldu” dedi.
'SOĞUK SAVAŞ BİTTİ, KÜBA'YA YAPTIRIM KALKSIN'
Küba’yla ilişkilerin normalleştirilme çabalarına da değinen Obama, “Soğuk Savaş’ın sona erdiğini kabul edin. Ambargoyu kaldırın” çağrısı yaptı.
Küba’da esirlerin tutulduğu Guantanamo Üssü’nün kapatılması için de çalışmaya devam edeceğini belirten Obama, “Maliyetli, gereksiz ve yalnızca düşmanlarımızın işine yarıyor” dedi.
KANSERE ÇAREYİ BIDEN BULACAK
Bu arada ABD’nin dünyanın en güçlü ve dayanıklı ekonomisine sahip olduğunu savunan Obama, ekonominin küçüldüğüne dair açıklamaları da ‘hayal ürünü’ olarak niteledi. ‘Amerika’yı kansere çare bulan ülke yapalım’ diyen Obama, yardımcısı Joe Biden’ı konuyla ilgili görevlendirdiğini açıkladı.
Bunların yanı sıra Obama, Müslümanlara yönelik söylemleriyle tepki toplayan Cumhuriyetçi aday adayı Donald Trump’ın ismini kullanmadan, insanların ırkları ve dinleri nedeniyle hedef alınacağı her türlü politikayı reddetmeleri gerektiğini söyledi. Bunun politik açıdan doğru olmayacağına işaret eden Obama, dünyanın kendilerine askeri teçhizatlarından dolayı değil, farklılıkları, açık görüşlülükleri ve her inanca saygı göstermeleri nedeniyle itibar ettiklerini savundu: “Siyasetçiler Müslümanlara hakaret ettikleri zaman, bir cami kırıp döküldüğü zaman veya bir çocukla dalga geçildiğinde bu, bizi daha güvenli kılmıyor. Bu, olayı olduğu gibi göstermiyor. Bu yanlış. Bu bizi dünyanın gözünde daha da küçültüyor, hedefleri başarmamızı zorlaştırıyor ve ülke olarak bizim kim olduğumuza ihanet ediyor.”
Obama'nın Kongre’deki konuşmasına Beyaz Saray tarafından özel olarak davet edilen 24 kişi arasında Suriyeli Refai Hamo da vardı.