Ancak İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun’a hitaben bir mektup yazarak Suudi Arabistan’la ilişkilerin kopmasından yana olmadıklarının altını çizdi. Nimr’in idamının ardından yaşananları ‘İran ile Suudi Arabistan arasındaki talihsiz gelişmeler’ olarak niteleyen Zarif, “İran İslam Cumhuriyeti, Suudi Arabistan’a misillemede bulunmak ya da ilişkileri kesmek hatta ilişkilerdeki seviyeyi düşürmeyi reddetti” diye yazdı.
‘TERÖRE DESTEK VEREN SUUDİLER, NÜKLEER ANLAŞMANIN İMZALANMASINI İSTEMEDİ’
Zarif, New York Times için dün kaleme aldığı makalede ise Suudi Arabistan’ı, İran ile P5+1 ülkeleri arasında imzalanan geçici nükleer anlaşmanın uygulanmasını engellemeye çalışmakla suçladı.
Time for Saudi Arabia to make a crucial choice: Supporting extremists or being constructive https://t.co/nwdO1Y5Uy5 pic.twitter.com/vDiISQhxeI
— Javad Zarif (@JZarif) January 11, 2016
“Geçici anlaşmanın Kasım 2013’te imzalanmasının ardından Suudi Arabistan, kaynaklarını anlaşmanın başarısız olmasına adadı. Bugün Riyad’daki bazı kişiler, sadece normalleşmeye engellemeyi sürdürmüyor, aynı zamanda tüm bölgeyi çatışmaya sürüklemeye kararlı” diyen Zarif’e göre, terörizme destek vermekle suçladığı Suudi Arabistan, nükleer anlaşmanın imzalanmasıyla bu durumun ortaya çıkmasından endişe etti.
İran Dışişleri Bakanı Zarif yazısını şöyle devam ettirdi: “Suudilerin nükleer anlaşmayı raydan çıkarma ve bölgedeki gerilimi sürdürme —hatta şiddetlendirme- stratejisinin üç bileşeni var: Batı’ya baskı yapmak, Yemen’deki savaşı yürüterek bölgedeki istikrarsızlık ile radikalizme destek vermek ve doğrudan İran’ı kışkırtmak.”
‘SUUDİ ARABİSTAN’IN KIŞKIRTICI YAKLAŞIMINA TANIK OLUYORUZ’
Press TV’de yer alan habere göre, “Bölgesel gelişmelerde tanık olduğumu şey, Suudi Arabistan’ın kışkırtıcı yaklaşımı” diyen Zarif, Riyad’ın Suriye’deki kriz üzerinde olumsuz etkiler yaratmaya çalıştığını, ancak buna izin vermeyeceklerini söyledi.