“NATO’daki Kiev faşistlerinin düzenli olarak yaptığı üzere, Erdoğan da Sovyetler Birliği’ni işgal ederek 27 milyondan fazla kişiyi öldüren bir adamı övdü. Putin’i saldırgan bir şekilde Hitler’le karşılaştıran Hillary Rodham-Clinton’ın yaptığına benzer olarak, Erdoğan da gerilimi artırma isteğiyle Rusya’ya tehdit ve hakaretler savuruyor.”
Erdoğan’ın da Hitler gibi ‘baskıcı bir diktatör’ olarak tanındığını ifade eden Maupin, Cumhurbaşkanı’nın cihatçıları eğitip silahlandırırken kendisinin IŞİD’le olan bağına ışık tutmaya çalışan gazetecilere baskı yaptığına değinerek “Ancak hiçbir şey gizli kalamaz. IŞİD militanları Türkiye’de askeri eğitim aldıklarını itiraf etti. Türkiye’nin IŞİD’in finansmanında oynadığı rolün bilinmemesinin tek nedeni, Batı’daki yaygın medyanın itaatkarlığı. ABD basını IŞİD’i yenilgiye uğratan Suriye Arap Cumhuriyeti, Rusya, İran ve diğer ülkeleri şeytanlaştırmaya çalışıyor. Wall Street’in senaryosuna uyan Batılı analistler ve yorumcular da çok açık olan bir gerçeği kabul etmek istemiyor: Batı yanlısı ve NATO üyesi Türkiye, IŞİD terörüne aktif olarak destek veriyor” diye yazdı.
Batı’nın daha önce de Rusya ve müttefiklerine düşman yönetimleri desteklediğini belirten ABD’li uzman, yazısına şöyle devam etti:
“Tüm bu jeopolitik planların amacı, Rusya’yı NATO’yla bir çatışmanın içine çekmek. Böylece Batı’nın finans sistemi ve küresel direniş ekseni arasında kapsamlı bir savaş başlatılacak. Böyle bir savaşın amacı uluslararası bankacıları karşıtlarını yok ederek güvenceye almaktır ve bu insan ırkı için bir felaket olur.”