Türkiye – İsrail ilişkilerinin normalleşmesi için başlatılan görüşmeler ve ön anlaşmaya karşı çıktıklarını söyleyen Düzkan, şöyle konuştu: “Zaten daha önce normalleşme için koydukları birtakım şartlar vardı. O şartlar da yetersiz; Gazze’de ablukanın kaldırılması, Mavi Marmara için tazminat ve özür. Bunlar da normalleşme için yeterli koşullar değil. Çünkü bu, İsrail’in Filistin topraklarındaki işgalini, 48 Arapları da denilen yani İsrail vatandaşı olan Filistinlilere farklı muamele edilmesini ve apartheid rejimini ortadan kaldırmadığı gibi çok önemli bir konu olan Filistin davasında, Filistin’in dışında yaşamak zorunda kalan Filistinlilere geri dönüş hakkı tanımıyor. Ayrıca bu ‘one minute’ sonrası kâtip düzeyine düşürüldü diplomatik temsilciler ama iktisadi ilişkiler beş – altı kat arttı, NATO kapsamında askeri ilişkiler sürdü. Bu sadece Türkiye’ye de ilişkin değildir. Bakın Yunanistan geçtiğimiz günlerde Filistin devletini tanıdığı için çok büyük şeyler aldı ama defalarca İsrail ile tatbikat yaptılar, Çipras rejimi altında.”
Türkiye – İsrail yakınlaşmasının hedefinde, Rusya ile kriz yaşanmasının ardından İsrail doğal gazının ikame edilmek istendiğini ancak İsrail gazının aslında işgal edilmiş Filistin topraklarından çıkarıldığını ve Filistinlilere ait olduğunu söyleyen Düzkan,“Türkiye, Filistin gazı için İsrail’e para ödemek üzere bir anlaşma yapıyor. Bu zaten oradaki işgali destekleyen bir şey. Mavi Marmara’yı düzenlemiş olan İHH, böyle bir davada 1 milyar dolar tazminat ödenmesi gerektiğini söylüyor, 20 milyon dolar vaat edilen tazminat” ifadelerini kullandı.
Düzkan, anlaşmanın Filistin halkına zarar vereceğini belirterek “Gazlarına yani doğal kaynaklarına el konulmasını güçlendiren bir şey uzun vadede. Uzun vadeden şunu kastediyorum, hemen doğal gaz almak söz konusu olmayacak ama büyük yatırımlar olacak. Bu İsrail’i ekonomik olarak güçlendiren bir şey, diplomatik olarak güçlendiren bir şey olacak” dedi.
Anlaşmanın durdurulmasını, engellenmesini talep ettiklerini, bu nedenle Ankara ve İstanbul’da yarın bir basın açıklaması yapacaklarını belirten Düzkan, Türkiye halkının Filistin’in dostu olduğunu böylelikle göstereceğini söyledi.
Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakan olduğu dönemde yaptığı ‘one minute’ çıkışının bir şov olarak kaldığını söyleyen Düzkan, Filistinlilerin Türkiye’den hamilik beklemediklerini, bunun Türkiye’nin iddiası olduğunu söyledi. Düzkan, Türkiye’de Filistin dostunun çok olduğunu ancak bunların bir kısmının aslında antisemit yani Yahudi düşmanı olduklarını da sözlerine ekledi.
‘ÇİPRAS’IN SÖZLERİNİ SİYONİZMİN TARİHİ YALANLIYOR’
Düzkan, Yunanistan’daki iktidar partisi SYRIZA’nın ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın, Filistin devletini bağlayıcı olmayan bir kararla tanımasına ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. Çipras’ın Filistin’i ‘Yahudilerin tarihsel yurdu’, Kudüs’ü ise ‘tarihsel başkent’ olarak tanımlamasına değinen Düzkan “Bu konudaki referanslar tarihsel değil, mitolojiktir. Tevrat’ı bir tarihsel referans olarak alamayız. Oysa Siyonistler ilk bir İsrail yurdu kurmaya çalıştıklarında akıllarında Filistin toprakları yoktu, Arjantin’de bir yer vardı. O tarih bile, Siyonizmin tarihi bile bu iddiayı yalanlıyor” dedi.