Kurtulmuş, AK Parti Ordu İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin son dönemde yaşadıklarına değinerek, "Hükümetin kurulduğu gün ne tesadüf ki Ruslara ait bir uçak sınırlarımızı ihlal ettiği için düşürüldü. Çevremizde yaşananlar Türkiye'nin niçin güçlü olması gerektiğini çok açık bir şekilde gözler önüne seriyor. Türkiye sıradan bir ülke değildir. Türkiye Ortadoğu'da ya da dünyanın başka bir yerinde yeni kurulmuş bir ülke değildir. Dünyanın en zor coğrafyasında oturuyoruz. Dünyanın en çok problemlerinin yaşandığı bölgesinde yaşıyoruz" diye konuştu.
"Ondan önce de örgütler eliyle birçok büyük gücün, kendi güçlerini denemeye kalktığı bir ülke haline geldi. Yüzlerce farklı silahlı grup bugün Suriye'nin içinde varlığını koruyor. Şehir şehir, kasaba kasaba birbirine düşmüş olan bir Suriye var. Önce iç savaş, arkasından da vekalet savaşları dediğimiz örgütler eliyle başka güçlerin vermiş olduğu savaşlar devri geride kaldı. Maalesef geride kaldı dediğimiz bu iki devrin sonunda 350 bin masum insan öldürüldü."
‘BÖLGE BARUT FIÇISI'
Kurtulmuş, bugün neredeyse dünyanın bütün ordularının Suriye'deki çatışmaları bahane ederek bölgeye geldiğini söyledi. Akdeniz'in uçak ve savaş gemileriyle dolduğunu belirten Kurtulmuş, "Aynı şekilde Basra Körfezi ve Hazar Denizi savaş gemileriyle dolmuştur. Maalesef bölge bir barut fıçısı haline gelmiş, adeta kaynayan bir kazan olma durumuna düşmüştür" değerlendirmesinde bulundu.
Kurtulmuş, "Komşumuz, stratejik dostumuz, müttefikimiz ve ticari alanda çok ilişkilerimiz olan Rusya ile bu ilişkilerin en kısa zamanda normale döneceğini düşünüyoruz" değerlendirmesinde bulunarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnşallah böyle olmasını ümit ediyoruz ama bir yandan teyakkuz halinde olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Ekonomide Ruslar tedbir alırsa ne olur? Bunu en detayına kadar çalıştık. Gerekli adımlarımızı atar biz de tedbirlerimizi alırız. Başka alanlarda hangi tedbirler gerekiyorsa orada da tedbirlerimizi alırız. İnşallah bu tedbirleri almaya gerek kalmaz ama biz teyakkuz halinde her türlü tedbiri alarak bu milletin hakkını, hukukunu korumaya, bu milletin, bu coğrafyanın, bu ülkenin egemenliğini korumaya kararlı bir hükümet olarak bu sorumluluğun bilincinde olan bir hükümet olarak Allah'ın izniyle bütün tedbirlerimizi aldık, almaya devam ediyoruz."