*350 milyon kardeşimiz aşırı yoksulluk şartlarında hayata tutunmaya çalışıyor. Milli gelir açısından ülkeler arasında çok ciddi farklar var.
*Çocukların açlıktan öldüğü bir dünyada hiç kimsenin huzur bulamayacağı açıktır. Merhamet ve adalet sıfatlarından yoksun büyümenin bizi götüreceği yer sorunlar yumağıdır.
*Kendi meselelerimizle cesaretle yüzleşmemiz gerekiyor.
*Arakan'da evleri yakılan binlerce mazlum komşu ülkelerde yaşam savaşı veriyor.
*DEAŞ, Boko Haram gibi örgütler İslam dünyasının başkaları tarafından tanzimine aracılık ediyor.
*Gençlerimizi zehirleyen bu kanser hücrelerini söküp atmak Müslümanların görevidir.
*Terörü bir inançla, milletle, bölgeyle ilişkilendirmek kabul edilemez.
‘DÜŞÜRÜLEN UÇAĞIN RUSYA'YA AİT OLDUĞU SONRADAN ANLAŞILMIŞTIR’
*Hava sahamızı ihlal eden milliyeti belirsiz iki uçak sınır ihlali yapmamaları konusunda 5 dakikada 10 kez ikaz edildi. Düşürülen uçağın Rusya'ya ait olduğu sonradan anlaşılmıştır. Uçakların orada DAEŞ'e karşı oldukları ifade ediliyor. Bir defa Bayırbucak Türkmenlerinin olduğu Lazkiye ve kuzeyi bu bölgede, DAİŞ terör örgütü yoktur. Kimse kimseyi aldatmasın. Kimse bizden sınır güvenliğimizin ihlal edilmesine tepkisiz kalmamızı beklemesin.
*Olayın hemen arkasından Türkiye olarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve NATO bünyesinde gerekli bilgilendirmeleri süratle yaptık.
*Suriye tarafına düşen uçağın bazı parçaları sınırlarımız içine isabet etmiş bu sebeple 2 vatandaşımız yaralanmıştır.
*Çok uzun süredir böyle bir hadisenin yaşanmaması için büyük çaba harcıyor, ilgili tüm ülkeler nezdinde gerekli uyarılarımızı yapıyoruz. Nitekim çeşitli tarihlerde ve çeşitli kanallarla komşumuza da bu konudaki hassasiyetimiz iletilmiştir. Düne kadar böyle bir olayın vuku bulmamasının sebebi Türkiye'nin, sabrını zorlayarak ortaya koyduğu soğukkanlı, iyi niyetli tavırdır.
'TÜRKİYE GERİLİMİN TARAFINDA DEĞİL'
*Türkiye gerilimin tarafında değil, barışın ve diplomasinin tarafındadır. Bu hadiseyi tırmandırmak gibi bir düşüncemiz kesinlikle bulunmamaktadır. Sadece kendi güvenliğimizi ve kardeşlerimizin hukukunu savunuyoruz. Bir haftadır, Lazkiye kuzeyinde Bayırbucak Türkmenlerinin olduğu bölgede sınırlarımıza doğru göç başlamıştır. Biz, bu bombalardan kaçan, oradaki soydaşlarımızı, oralardaki akrabalarımızı, bir taraftan Hatay ve o bölgedeki kamplara almaya başladık. Bir diğer taraftan Suriye tarafındaki kamplarda barındırmaya ve Kızılayımızla onlara her türlü desteği vermeye devam ediyoruz. Bir diğer tarafta da tabi aileler, bakıyorsunuz eşleri, beyleri hepsi, bu topraklarının korunması mücadelesini sürdürüyor.
*Sınırın her iki yanında insani faaliyetlerimizi sürdüreceğiz.