Üniversiteyi bırakarak Irak’a giden ve burada Kürt silahlı güçleriyle IŞİD’e karşı savaşan 22 yaşındaki Danimarka vatandaşı Joanna Palani, ülkesine döndüğünde pasaportuna el konuldu. Danimarka’dan çıkışı yasaklanan Kürt asıllı Palani “Irak’a dönmek ve görevime devam etmek istiyorum. IŞİD’le savaş biterse okuluma geri döneceğim, eğer ölmezsem” dedi.
Kobani ile Sincar’ın IŞİD tarafından kuşatılması ve sivillerin öldürülmesinin ardından bölgeye gitmeye karar verdiğini söyleyen Palani, çevresinin de kendisini desteklediğini aktardı. Ailesinin her zaman ‘Silah yerine kâğıt ve kalem kullan’ diyerek politik yollarla savaşması gerektiğini öğütlediğini belirten Palani “Fakat düşmanınız diyalog değil güç istediği zaman, bunun bir şey değiştireceğini düşünmüyorum” dedi.
‘HAYATIMA ODAKLANAMIYORDUM’
“İnsanlarımız her yerde öldürülürken ve kimse hiçbir şey yapmazken Danimarka’da olmak benim için çok zordu. Artık kendi hayatıma odaklanamıyordum. Okulu, arkadaşlarımı ve sevdiğim şeyleri savaşmak için bıraktım. Annem için durum çok zordu çünkü kendisiyle iletişim kurabileceğim hiçbir yol yoktu. Hayatta olup olmadığımı bile kimse bilmiyordu. Sınırı geçerken hiçbir problem yaşamadım. İlk günüm oldukça zordu. Bir sürü toplantıya katılmam gerekiyordu. Kürt sorunu ve çatışmalar sırasında nasıl bir asker olacağıma dair sadakatimi ve bilgimi kanıtlamak zorundaydım. Yaklaşık 1 yıl Kürdistan’da kaldım.”
Palani, Irak’taki rutin bir gününde, eğitim çavuşu olarak sabahları kadınlara talim yaptırdığını, öğleden sonra ise kamptan 1 saat uzaklıktaki çatışma hattına gittiğini ve gece saatlerine kadar burada görev yaptığını söyledi.
‘KURŞUNUM BİTTİĞİNDE IŞİD MİLİTANIYLA KARŞI KARŞIYA KALDIM’
IŞİD’lilerle defalarca sıcak çatışmaya girdiğini belirten Palani, bu anlardan birinde kurşunu bittiği halde hayatta kaldığını anlattı:
“IŞİD’lilerle defalarca sıcak çatışmaya girdim. Bunlardan birinde kurşunum kalmadı. Öleceğimi düşündüm. Bir IŞİD militanıyla bulunduğum binadaki odada karşı karşıya geldik. Üzerinde silahı yoktu, sanırım kaybetmişti. Kalaşnikof silahım vardı ancak hiç kurşunum kalmamıştı. Fakat o bunu bilmiyordu; bana baktı, ellerini havaya kaldırdı ve koşmaya başladı. Eğer kurşunum olmadığını bilseydi, bana karşı güç kullanabilirdi ve hayatta kalamayabilirdim.”
‘IŞİD’İN EKİPMANLARI ABD’DEN’
“Her ülkenin IŞİD ve diğer terör örgütlerine karşı savaşmaları ya da en azından Kürt güçlerine bu savaşta yardım etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Fakat Kürtler karada çok fazla yardım almıyor. Silah, donanım ve desteğe ihtiyaç duyuyoruz. IŞİD ya da El Kaide ile çatışmalarımızın hiçbirinde iyi ekipmanlarımız yoktu. IŞİD’in ekipmanlarının çoğu ABD’den ve yeni, aslında 2003 yılından. Irak ordusu, ölmekten ya da IŞİD tarafından kaçırılmaktan korktuğu için kendi bölgesini terk etti. IŞİD sanıldığı kadar güçlü değil, bu yüzden her çaba IŞİD’e karşı savaşta yardımcı olur.”
‘DANİMARKA’NIN KARARI MANTIKSIZ’
Ailesini ziyaret etmek için görevinden izinli olarak Danimarka’ya gittiğini ve 15 gün sonra Irak’a dönmeyi planladığını söyleyen Palani, bu süre içinde pasaportuna el konulduğunu aktardı:
“Polis ve gizli servis, pasaportuma el konulduğunu ve Danimarka’dan ayrılma iznimin olmadığını bildiren bir mektup gönderdi. Danimarka devleti için tehlike oluşturduğumu söylediler. Gerekçe bana mantıklı gelmiyor çünkü Danimarka da IŞİD’e karşı savaşın bir parçası. Şu anda bana yardım eden bir avukatım var. Karara karşı harekete geçeceğiz. Birliğime geri dönmek ve görevimi yapmaya devam etmek istiyorum. IŞİD’le savaş biterse okuluma geri döneceğim, eğer bu süre içinde ölmezsem."