G20 Liderler Zirvesi, bugün yapılacak toplantıların ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın basın toplantısıyla sona erecek. Toplantının ardından G20 Liderler Bildirgesi yayımlanacak.
'YOLSUZLUĞA KARŞI SIFIR HOŞGÖRÜ'
Sputnik’in edindiği bilgiye göre G20 Antalya Bildirgesi’nde ‘Ekonomik toparlanmayı güçlendirme ve potansiyeli yükseltme’, ‘Direnci arttırma’ ve ‘Sürdürülebilirliğe önayak olma’ başlıkları bulunuyor. G20 ülkelerinin toplam ekonomik büyüklüğünü 2018’e yüzde 2 oranında büyütme hedefinin yer aldığı 13 sayfalık bildirgede sürdürülebilir ekonomik büyümeye vurgu yapıldı. 2010’da üzerinde uzlaşmaya varılan IMF reformunun uygulanmasındaki gecikme dolayısıyla hayal kırıklığı yaşandığı ifade edilirken “ABD’yi bu reformları mümkün olan en kısa sürede onaylamaya çağırıyoruz” denildi. Bildiride G20’nin küresel bir ‘yolsuzluğa karşı sıfır hoşgörü kültürü’ inşa edilmesin amaçlandığı da belirtildi. Enerji verimliliğinin arttırılması için işbirliği ve iklim değişikliğinin önlenmesi için bir protokol hazırlanması konuları da bildirgede yer aldı.
‘MÜLTECİ SORUNU KÜRESEL ENDİŞE KAYNAĞI’
Bildirgede özellikle Suriye krizinin ardından dünya gündeminde de geniş yer tutmaya başlayan sığınmacı krizine ayrıca yer ayrıldı. Sürmekte olan krizin büyüklüğü, insani, siyasi, toplumsal ve ekonomik sonuçları itibariyle ‘küresel bir endişe kaynağı’ olduğu ifade edilirken bu krizle ve uzun vadeli sonuçlarıyla baş etmek için ‘eşgüdümlü ve kapsamlı bir cevaba’ ihtiyaç bulunduğu belirtildi.
‘MÜLTECİLERİ KABUL DE DAHİL YÜK PAYLAŞILMALI’
‘TÜM DEVLETLER MÜLTECİLERE YARDIMLARINI ARTTIRMALI’
Sığınmacı krizinin ana kaynağının sürmekte olan çatışmalar olduğu ifade edilen bildiride şu ifadelere yer verildi: “Bu bağlamda çatışmalara yönelik siyasi çözümlerin ve kalkınma için işbirliğinin önemini vurguluyoruz. Mültecilerin ve ülkeleri içinde yerlerinden edilmiş insanların güvenli ve gönüllü olarak evlerine dönebilmelerinin koşullarının yaratılmasının öneminin de farkındayız. Göç ve mülteci akışını yönetebilmeye yönelik uzun vadeli hazırlığımızı ve kapasitemizi güçlendirmek için diğer devletlerle birlikte çalışacağız. Tüm devletleri, kendi kapasiteleri uyarınca konuyla ilgilenen uluslararası örgütlere yardımlarını arttırmaya çağırıyoruz. Özel sektörü ve bireyleri de mülteci krizine yönelik uluslararası çabalara katılmaları yönünde teşvik ediyoruz.”