Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile yapılan yazışmalar sonucunda öğretmen ihtiyaç analizlerinin de YÖK'e ulaştığı belirtilen açıklamada, "Konu alanı uzmanlarıyla yapılan çalışmalar sonucu, başta eğitim fakülteleri olmak üzere istihdam sıkıntısı çekilen bazı programların kontenjanlarında tedrici olarak bir azaltmaya gidilmesi ve eğitim fakültelerinin ikinci öğretim programlarının da tamamen kapatılması konusunda bir mutabakat oluşmuştur" bilgisi paylaşıldı.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, lise öğretmenlerinin giderek artan oranda lisansüstü eğitim programları yoluyla yetiştirilmeye başlandığı tespitine yer verilen açıklamada, yeni eğilimlerde, okullarda yapılan uzun süreli gözlem ve uygulamaların da en az teorik eğitimler kadar önem kazandığı ifade edildi.
Geniş bir aday öğretmen havuzu içinden seçim yapma imkanının bütünüyle ortadan kaldırılmaması gerektiği belirtilen açıklamada şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Ülkenin geleceğinin teminatı olan çocukları ve gençleri yetiştirecek öğretmen adaylarının niteliği, mesleğe bağlılık ve yatkınlığı, mesleki yeterlilik ve yetkinliklere sahip olmaları gibi hususlar göz önünde bulundurulması gerekirken diğer yandan isteyen hemen herkese pedagojik formasyon belgesi vermek suretiyle gençlerimizi gereksiz bir beklenti içine sokmak da doğru bir yaklaşım değildir. Önümüzdeki dönemde daha nitelikli öğretmen adayları yetiştirmek için öğretmen yetiştirme programlarıyla ilgili bazı güncellemelerin yapılması düşünülmektedir.
Ancak Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu'nun 20 Şubat 2014 tarih ve 9 sayılı kararında ve söz konusu kararda güncellemenin yapıldığı Ağustos 2014 Tebliğler Dergisi'nde yer alan ve öğretmenliğe kaynaklık eden yükseköğretim programlarından mezun olanlar için açılan Pedagojik Formasyon Eğitimi Sertifika Programları'nın sürdürülmesi konusunda da yoğun talepler gelmektedir. Kurulumuz, bu konudaki nicelik yani kemiyet ile nitelik yani keyfiyet ikileminde tercihini 'kalite ve nitelikten' yana yapmaktadır. Bu nedenlere bağlı olarak halen yürütülmekte olan Pedagojik Formasyon Programlarının lisansüstü düzeyde uygulanması konusunda Öğretmen Yetiştirme Çalışma Grubumuzca çalışmalar yapılmaktadır."
Bu konudaki çalışmalarda Öğretmen Strateji Belgesi'nin de YÖK'e yol gösterici olacağı ifade edilen açıklamada şunlar kaydedildi:
"Söz konusu çalışmalar sonuçlanıncaya kadar bu programların istihdam odaklı olarak daha sınırlı bir kontenjanla uygulanmasına karar verilmiştir. Bu dönem, pedagojik formasyon programı açma yeterliliğine sahip üniversitelere tahsis edilen toplam kontenjan 15 bin olarak belirlenmiş olup söz konusu kontenjanın alanlara göre dağılımı, talep ve istihdam dengesi de gözetilerek üniversitelerin ilgili kurulları tarafından yapılacaktır."
YÖK, bu yıl eğitim fakültelerinin kontenjanlarını yüzde 10 oranında azaltmıştı.
YÖK BAŞKANI SARAÇ: TERCİHİMİZİ KALİTE VE NİTELİKTEN YANA YAPTIK
Öte yandan YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç da Twitter hesabından yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Pedagojik formasyon programlarıyla ilgili bazı çalışmalar yaptığımızı sizlerle daha önce paylaşmıştık. İsteyen herkese pedagojik formasyon belgesi vermek suretiyle gençlerimizi gereksiz bir beklenti içine sokmayı doğru görmüyorum. Bu konudaki nicelik yani kemiyet ile nitelik yani keyfiyet ikileminde tercihimizi 'kalite ve nitelikten' yana yapmaktayız.Bu nedenlere bağlı olarak halen yürütülmekte olan Pedagojik Formasyon Programlarının lisansüstü düzeyde uygulanması konusunda Öğretmen Yetiştirme Çalışma Grubumuzca çalışmalar yapılıyor. Öğretmen Strateji Belgesi de bize bu konuda yol gösterici olacaktır.
8.Bu dönem, pedagojik formasyon programı açma yeterliliğine sahip üniversitelere tahsis edilen toplam kontenjan 15 bin olarak belirlenmiş,
— M. A. Yekta Saraç (@yekta_sarac) 12 Kasım 2015
Söz konusu çalışmalar sonuçlanıncaya kadar,bu programların istihdam odaklı olarak daha sınırlı bir kontenjanla uygulanmasına karar verdik. Bu dönem, pedagojik formasyon programı açma yeterliliğine sahip üniversitelere tahsis edilen toplam kontenjan 15 bin olarak belirlenmiş. Söz konusu kontenjanın alanlara göre dağılımı, talep ve istihdam dengesi gözetilerek üniversitelerin ilgili kurullarınca yapılacak. Bu kararın öğrencilerimize hayırlı olmasını temenni ederim.”