Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, eğitim politikasının her 2 senede bir değiştirilmesinin çocuklar, öğretmenler ve gelecek için yanlış olacağını ifade ederek, "Yüksek eğitim politikamızın, üniversitelerle ilgili konuların çok önceden çözülmesi ve yeni bir kapsama kavuşturulması gerekirdi. Önceleri 8 yıllık kesintisiz zorunlu, daha sonra biraz farklılaşma ve en sonunda 4+4+4 ortaya çıkan durum, yeni sorunları beraberinde getirdi ve henüz eğitim politikamız netleşmedi" dedi.
Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) tarafından düzenlenen Medeniyet İnşası Türkiye Vizyonu Uluslararası Kongresi'nde konuşan Arınç, seçim sonuçlarının Türkiye için hayırlı sonuçlar vermesini diledi.
Arınç, "Güçlü bir iktidar, güçlü bir hükümet, güçlü bir parlamento yapısıyla biz, mademki ilk günkü aşkla 'Haydi bismillah' diyoruz, medeniyet inşasına da 'Haydi bismillah' diyerek belki başlamamız gerekecek. Bunun için teorik tartışmaların son bulmasını diliyorum, artık billurlaşmış, somutlaşmış bir programın ortaya çıkmasını arzu ediyorum" diye konuştu.
‘EĞİTİM POLİTİKAMIZ HENÜZ NETLEŞMEDİ'
Bülent Arınç, 13 yıllık hükümet döneminde en fazla bakan değişiminin Milli Eğitim Bakanlığı'nda yaşandığına değinerek, şöyle devam etti:
"Eğitim politikası her 2 senede bir değiştirilir, değiştirilmek zorunda kalırsa bu çocuklarımız için de öğretmenlerimiz için de geleceğimiz için de bence yanlıştır. Yüksek eğitim politikamızın, üniversitelerle ilgili konuların çok önceden çözülmesi ve yeni bir kapsama kavuşturulması gerekirdi. Çocuklarımızın daha okul öncesi programlarından üniversite sonuna 20 milyonu aşkın genç kitleden bahsediyoruz. Önceleri 8 yıllık kesintisiz zorunlu, daha sonra biraz farklılaşma ve en sonunda 4+4+4 ortaya çıkan durum yeni sorunları beraberinde getirdi ve henüz eğitim politikamız netleşmedi. 'Çocuklar hangi imtihana girecekler, hangisinden muaf olacaklar, hangisinden çıkıp hangisine yetişecekler veya müfredat programları ne olacak?' Hükümetin sorumluluk taşıyan bir bakanı olarak bu konulara kafamı verdiğimde çok olumlu neticeler almadığımı ifade etmeliyim."
Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, din konusuna da değinerek şunları söyledi:
"Son yıllarda İslam dünyasında, Ortadoğu'da veya başka ülkelerde İslam adına yapılan terör eylemleri ve adı ne olursa olsun IŞİD'inden, El Kaide'sine veya bir başkasına kadar 'Müslümanım' diyerek kan dökenler, kafa kesenler, insanlara acı ve eza verenler, insana yönelik suç işleyenler, şüphesiz ne İslam'dır ne de insandır. Ama en büyük zararı da İslam'a veriyorlar. Bu nasıl bir Müslümanlık anlayışıdır, nasıl bir mümin anlayışıdır ki insanlar terörü kendileri için yol olarak görüyorlar, cenneti arzuladıklarını ifade ediyorlar, cennete gitmek için de kendisini bir patlayıcı bomba haline getiriyorlar."