Türkiye, 1 Kasım’da yapılacak olan seçimlere kilitlendi. Suriye’deki gelişmeler de seçim dönemi siyasi açıklamalara kadar sinmiş ve güvenlik dahil birçok boyutuyla ‘Türkiye’nin iç meselesi’ haline gelmiş durumda. Aynı şekilde Türkiye de Suriyeliler tarafından yakından izleniyor.
Suriye Devlet Televizyonu Türkçe Bölüm Müdürü Ahmet El İbrahim, Türkiye’de yapılacak 1 Kasım seçimlerinin Suriyeliler tarafından yakından izlendiğini belirterek “Suriyeliler, Suriye’de bir seçim olsaydı, bu kadar merakla beklemez, bu kadar yakından takip etmezdi” dedi.
SURİYE MEDYASINDA ‘1 KASIM’ İLGİSİ
Suriyelilerin Türkiye’deki seçimleri neden bu kadar yakından takip ettiğini Sputnik’e değerlendiren Suriye Devlet Televizyonu Türkçe Bölümü Müdürü Ahmet El İbrahim, “Türkler seçimleri ekonomik durum, siyasi meseleler ya da belki Erdoğan’dan kurtulmak için önemsiyorlar ancak Suriyeliler için AKP ve Erdoğan bir ölüm kalım meselesi. Çünkü cehennem kapıları oradan (Türkiye’den) açıldı. Bu kapı kapatılırsa savaş biter” ifadelerini kullandı.
“Suriye’de bir seçim olsaydı Suriyeliler bu kadar merakla beklemezlerdi” diyen El İbrahim, kendisini gören herkesin Türkiye’deki seçimleri sorduğunu söyledi.
‘HERKES LAİK TÜRKİYE’YE DÖNÜLMESİNİ BEKLİYOR’
Suriye’de savaşın başladığı 2011 yılından itibaren resmi söylemlerde ‘Türkiye halkı ve Türk Devleti ile Türkiye hükümetinin aynı olmadığı’ ifadelerine vurgu yapıldı. Bu söylemle birlikte ‘Suriye’de yaşananlardan AKP ve Erdoğan hükümetinin sorumlu tutulduğu söylemler’ öne çıktı. Bu ayrımın sadece resmi söylemlerle sınırlı olmadığı ve halk arasında da benimsendiği söylenebilir.
El İbrahim, “Suriye içindeki AKP hükümeti ve Erdoğan karşıtlığının temel sebebinin hayal kırıklığı olduğunu” savunuyor.
El İbrahim, “Türkiye’deki bazı liberaller gibi Suriyeliler de aldatıldılar. Yani Erdoğan bir demokrat ve İsrail karşıtı bir Müslüman gibi görüldü. Suriye’ye gönderilen sözde mücahitler, bunlar aldatılmış Türkiyeli gençler. Buraya geliyorlar, öldürüyorlar ve ölüyorlar. Bu nedenle Suriyeliler hayal kırıklığı yaşadılar. Başka bir hükümet olsaydı bizim katilimiz değil dostumuz olurdu. Bu gençlere de sahip çıkardı” dedi.
‘SURİYE HALKI, CHP’NİN GÜÇLENMESİNDEN YANA’
“Suriyeliler, CHP’nin Türkiye içinde güçlenmesini umuyor” diyen El İbrahim, “CHP güçlenirse Türkiye en azından eski Atatürk Türkiyesi’ne dönebilir. Laik cumhuriyete dönebilir. Laik bir Türkiye, cihatçıları, Müslüman Kardeşler’i desteklemez. Suriye’de herkes Türkiye’nin laik Türkiye’ye dönmesini bekliyor. Suriyeliler Türkiye’ye laik bir ülkeye bakar gibi bakıyorlardı, şimdi Suudi Arabistan’a bakar gibi bakıyoruz” diye konuştu.
Suriye’de birçok din ve mezhebin olduğunu hatırlatan El Ahmet, “Suriye’de laiklikten başka hiçbir sistem uygun değil ve Suriye, laik olduğu için laik bir ülke ile komşu olmak istiyor” dedi.
Türkiye ve Suriye’nin ortak bilinçaltına sahip olduğunu savunan El Ahmet’e göre, “Suriye ve Suudi Arabistan aynı uygarlık havzasında değil ve ortak olan, sadece aynı dili konuşmaları. Ancak Suriye ile Anadolu, aynı uygarlık havzası içinde. Bu nedenle Türkiye ve Suriye hakları farklı diller konuşsa da ortak kolektif bilinçaltlarına sahipler. Bu nedenle Türkiye ve Suriye birbirini etkilediği gibi iki ülke arasında çok boyutlu ilişkilerin inşası daha kolay.”
‘TÜRKİYE, AKREP YETİŞTİRME ÇİFTLİĞİNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ’
Suriye’de Türkiye’deki 1 Kasım seçimlerine dair yayınlarda ‘Türkiye-Suriye ilişkilerinin kötü olmasının iki ülkeyi de güvenlik ve ekonomi dahil birçok alanda etkilediği’ tezlerine sıklıkla yer veriliyor.
El İbrahim de bu görüşlere katıldığını belirterek “Türkiye, Ortadoğu’nun Avrupa’ya açılan kapısı. Suriye de Avrupa’nın, Türklerin Ortadoğu’ya açılan kapısı. Türkiye-Suriye ilişkileri kötüleştikten sonra Suriye sınırındaki (Türkiye’deki) kentlerde ve Anadolu’da birçok şirket iflas etti, kapandı” dedi. Suriye ekonomisinin de çok olumsuz etkilendiğini hatırlatan El İbrahim, cihatçı örgütler nedeniyle iki ülke ilişkilerinin güvenlik açısından da çok önemli olduğunu savunuyor.
“Türkiye, sağ-sol çatışmalarını biliyor ancak cihatçıları, mezhep çatışmalarını bilmiyor” diye konuşan El İbrahim, “Türkiye, AKP tarafından akrep yetiştirme çiftliğine dönüştürüldü. Bu akrepler saldırmak için yetiştirilmiş. Sınırlar açıldı ve bu akrepler bize geldi. Rusya buraya geldikten ve bu cihatçılar, akrepler çeşitli kayıplara maruz kaldıktan sonra çiftliklerine geri dönecekler. Saldırmak doğalarından var ve saldıracaklar” dedi.
‘SURİYE, TÜRKİYE VE IRAK ORDUSU BİRLİKTE HAREKET ETMELİ’
Radikal örgütlere karşı silahlı mücadelenin etkili olduğunu ancak tek başına yeterli olmadığını vurgulayan El İbrahim, çok boyutlu bir mücadele yürütülmesini gerektiğini savunuyor. Bu çerçevede din adamlarının büyük sorumluluğu olduğunu belirten El İbrahim, “Mesela, bizim din adamlarımız Arapçayı ve cihadın dayandırıldığı argümanları çok iyi biliyorlar, karşı delilleri sağlam bir şekilde ortaya koyuyorlar. Türkiye, cihatçılarla mücadelesinde din adamlarının da tecrübelerinden faydalanabilir” dedi.
1 Kasım seçimlerine ilişkin Suriye içinde medyada ve halk arasında devam eden yorumlar ve değerlendirmeler çoğunlukla ‘Türkiye içindeki muhalefetin güçleneceği’ yönünde. Ancak az da olsa ‘muhalefetin daha da zayıflaması’ ihtimalini esas alan tezler de var. Bu tezlerde, ‘Suriye’nin Rusya’nın da desteği ile mevcut savaştan çıkış yolu bulabileceği, ancak Suriye’deki savaşın dalga dalga Türkiye’ye yayılması sebebiyle Türkiye için karanlık senaryoların başlayabileceği’ iddiaları öne çıkıyor. Ahmet El İbrahim’e göre, Türkiye’de muhalefetin iyice zayıflaması ve mevcut politikaların devamı halinde, kanlı senaryolar da gerçekleşebilir.
Ahmet El İbrahim: Suriye Devlet Televizyonu Türkçe Bölümü Müdürü olan Ahmet El İbrahim 1984-1988 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nde öğrenim gördü. Şam Üniversitesi’nde Psikoloji master’ı yapan El İbrahim aralarında Nutuk’un yanı sıra Aziz Nesin, Erdal Öz ve Doğan Cüceloğlu’nun kitaplarının da olduğu 35 kitabı Türkçeden Arapçaya tercüme etti.