Türkiye, Rusya, Ukrayna, Romanya, Bulgaristan ve Gürcistan’ın üye olduğu Karadeniz Çevre Komisyonu, bu yıl toplantı üssü olarak İstanbul’u seçti. Toplantı, 29-30 Ekim günlerinde Taksim Point Otel’de yapılacak.
Etkinlikte, Avrupa Birliği 7. çerçeve programı tarafından desteklenen ve 9 milyon euro bütçesiyle en büyük ikinci deniz çevre projesi olan ‘Coconet Projesi’ hakkında bilgilendirme toplantısı yapılacak. Proje, Cebelitarık Boğazı'ndan Azak Denizine kadar olan bölgede ‘deniz koruma alanı’ ilan edilmesi için yapılan çalışmaları içeriyor.
KARADENİZ’DE BEŞ ‘DENİZ KORUMA ALANI’ ÖNERİSİ
Karadeniz’de beş bölgenin ‘deniz koruma alanı’ olarak ilan edilmesini öneren sekiz Türk deniz bilimcisinin araştırmaları da ‘Coconet Projesi’ kapsamı içinde sunulacak.Deniz koruma alanı, belli bir deniz alanının belirgin bir insan etkisinden korunmasını amaçlıyor. Bu koruma yasalar ve genellikle de yerel halkın, çıkar gruplarının destek ve katılımıyla sağlanırken, uygulama denizlerdeki biyolojik çeşitliliğine yönelik tehditleri ortadan kaldırmada önemli rol oynuyor.
'GİRİŞİM DEVRİM NİTELİĞİNDE'
Türkiye’nin Karadeniz kıyılarında deniz koruma alanı bulunmazken, diğer kıyı ülkeleri deniz koruma alanlarına sahip. Bu nedenle öneri paketinin, deniz ürünleri avcılığının neredeyse yüzde 75’nin sağlandığı Karadeniz için devrim niteliğinde sayılabileceği belirtiliyor.
Karadeniz’de deniz koruma alanı ilan edilmesi önerilen 5 bölge sırasıyla söyle: İğneada, Şile-Kefken, Cide-Doğanyurt, Kızılırmak ve Yeşilırmak nehirleriyle deltaları ve Mezgit Kayalığı-Trabzon.
Karadeniz’in kaderini belirleyecek ‘beş deniz koruma alanı oluşturulması’ önerisinde; İstanbul, Sinop ve Ortadoğu Teknik Üniversiteleri’nde çalışmalarını sürdüren öğretim üyeleri Bayram Öztürk, Bülent Topaloğlu, Ahmet Kıdeyş, Levent Bat, Çetin Keskin, Murat Sezgin, Ayaka Amaha Öztürk ve Ahmet Yalçıner’in imzası var.
‘POLİTİKACILARI İKNA ETMELİYİZ’
Proje kapsamında Karadeniz’de araştırmalarını sürdüren İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim üyesi ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı’nın (TÜDAV) Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, koruma alanlarının biyolojik çeşitlilik için çok önemli olduğunu belirterek, “Türkiye’nin Karadeniz’de koruma alanlarını ilan etmesi gerekiyor. Bunun için politikacıları ikna etmek zorundayız.” dedi.