Ağırlıklı olarak başta Suriye olmak üzere Asya ve Afrika ülkelerinden AB’ye göçü önlemek amacıyla Türkiye’nin daha çok sınır güvenliğini artırmak için maddi olarak desteklenmesini, Türkiye’ye bunun için AB sınır güvenliği birimi FRONTEX’ten irtibat görevlisi konuşlandırılmasını ve anında geri kabul gibi sıkı işbirliğini içeriyor. Ankara, öngörülen 1 milyar euro’luk yardımın Türkiye’nin AB’ye katılım payından kesilmesi ve Türk vatandaşlarına vize muafiyetine vurgu yapılmaması nedeniyle plana sıcak bakmamıştı.
Türkiye ise maddi yardımın katılım payıyla ilişkilendirilmeden verilmesini ve en az 2 yıl içinde Türk vatandaşlarına vize muafiyeti getirileceğinin yazılı olarak kayıt altına alınmasını istiyor. Berlin’in de Alman kamuoyunda Türklere ‘vize muafiyeti’ olarak algılanmayacak, ancak Türk vatandaşlarının AB’de en az üç ay süreyle vizesiz seyahat etmesinin önünü açabilecek bazı formüller üzerinde çalıştığı öne sürüldü. Berlin’in hazırlayacağı tekliflere karşılık Ankara’dan, Yunanistan ve Bulgaristan üzerinden AB’ye giren yabancıları anında kabul etmesi ve Türk vatandaşlarına ‘AB’ye tam uyumlu’ pasaportlar verilmesini isteyebileceği belirtiliyor.
Bu arada terörle mücadele konusu da Merkel’in ziyaretinde bir diğer önemli başlık olacak. Ankara, Almanya’ya kaçtıkları tespit edilmiş savcılar Zekeriya Öz ile Celal Kara’nın iadelerini de bir kez daha talep edecek. Merkel’in de medya kuruluşlarına baskılar, Hürriyet ve yazar Ahmet Hakan’a yönelik saldırıları gündeme getireceği ifade edildi.