BM Genel Kurulu, 14 Eylül'de Güvenlik Konseyi reformuna ilişkin karar kabul etti. Dönüşümlere ilişkin yazılı teklifler, konuyla ilgili kasım ayında yapılması planlanan müzakerelerin temelini oluşturacak.
Rusya Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Asya ve Ortadoğu Merkezi Başkan Yardımcısı Boris Volhonskiy, bu konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:
'ÇİN, JAPONYA'NIN ADAYLIĞINA KARŞI OLACAK'
Güvenlik Konseyi'nde daimi üye iddiasında bulunan ülkeler arasında Hindistan, hiç şüphesiz, ekonomide büyük başarılar elde etti ve dünya arenasında büyük nüfuz sahibi oldu. Ancak BMGK genişlemesinin çok layık da olsa tek bir ülkenin daimi üyelere eklenmesiyle gerçekleşmeyeceğini dikkate almak gerekir. Muhtemelen birkaç ülke ‘paket' şeklinde kabul edilecek. Ancak bu noktada pek çok zorluk ortaya çıkıyor, çünkü birçok ülkenin çıkarları çatışıyor hatta çelişki içine giriyor. Örneğin Çin, Japonya'nın adaylığına kesinlikle karşı olacak.
Hindistan, bu süreçte en aktif ülke. Başbakan Narendra Modi'nin Dörtlü Zirve'yi organize etmesi bunun kanıtı. Hindistan'ın Asya ve dışındaki nüfuzu çok büyük. Ayrıca bu ülkenin nüfusa göre dünyanın en büyük ikinci ülkesi olduğu dikkate alınması gerekiyor. Elbette, BMGK'da daimi üyelik hakkı için mücadele eden ülkelerin oluşturduğu ‘ikinci kademenin' lideri olmak istiyor. Bu, Hindistan'ın küresel politikadaki gerçek nüfuzunu yansıtıyor."