Ghent Üniversitesi'nde konuşan Bart de Wever, "Schengen bölgesini hayata döndürmek için dış sınırları kapatmak gerekiyor. Kontrol noktalarının oluşturulması gerekiyor. Buradan geçen sığınmacıların Avrupa genelinde yerleştirilmesi organize edilmeli" dedi.
Partisi iktidar koalisyonunda bulunan sağcı siyasetçi, ülkede sığınma verilmesi sistemini eleştirdi. Sığınmacılara yardım için gereğinden fazla paranın harcandığını söyleyen de Wever, bu paranın vergi mükelleflerinin cebinden ödendiğini kaydetti.
Sığınma başvurusunda bulunan kişilerin, dilekçeleri incelendiği süre içinde ‘barınak ve ekmek' yardımıyla yetinmesi gerektiğini vurgulayan Anvers Valisi, "Üzerinde çalışılmış bir teklifim yok anca fikir şu: Yatak, duş ve ekmek. Para verilmemeli, çünkü bu kitlesel cazibeyi arttırıyor" şeklinde konuştu.
'HER ŞEYİN SINIRI VARDIR'
De Wever'in partiden arkadaşı Federal Göç ve İltica Bakanı Theo Francken, ülkenin kabul edebileceğinden daha fazla sığınmacı kabul edemeyeceğini söyledi.
Sığınmacı krizinin ele alınacağı AB içişleri bakanları toplantısı öncesinde konuşan Francken, ülkeye gelen Suriyeli sığınmacı sayısının son 3 haftada ikiye katlanarak 342 kişiye vardığını bildirdi.
'10 BİN EURO ÖDEYEN 50 EUROYU DA ÖDER'
Bakan, göçmenlerin otel masrafını karşılayacak kadar paraya sahip olduğunu iddia ettiği için sert eleştirilere maruz kalmıştı.
La Derniere Heure gazetesi ile RTL televizyonunun yaptığı araştırmaya göre, Belçika nüfusunun büyük bir kısmı (yüzde 82), ülkelerinin üçüncü ülke üzerinden gelen sığınmacılar için yerleştirme kotasını artırmaması gerektiğini savunuyor.
Araştırma, vatandaşların yüzde 70'inin yeni gelen sığınmacıların refahları için tehdit olduğuna inandığını gösteriyor.