‘ÜÇÜNCÜ İNTİFADA'DAN NETANYAHU SORUMLU OLUR'
Herzog, siyasi sürece başlanmaması halinde üçüncü İntifada'nın (ayaklanma) patlamasından Netanyahu'nun sorumlu olacağını ifade etti.
Eski İsrail iç istihbarat birimi Şin Bet Genel Müdürü Yuval Diskin de Facebook sayfasında, "Daha fazla kan akıtmaktan, özellikle de vatandaşların kanını akıtmaktan daha büyük bir hata yok. Bu sadece gerginliği tırmandırır ve durumu daha kötüye götürür" değerlendirmesinde bulundu.
‘FİLİSTİNLİ ÇOCUKLARIN ÖLDÜRÜLMESİNE İZİN'
İşgal Edilmiş Bölgelerde İnsan Hakları İçin İsrail Enformasyon Merkezi B'Tselem ise yayımladığı raporda alınan karar ilişkin olarak, "Filistinli çocukların öldürülmesine izin verilmesi anlamına gelir" değerlendirmesi yer aldı.
İsrail'de bağımsız olarak faaliyet gösteren "Adalet" adlı Arap Azınlık Hakları Hukuk Merkezi ise İsrail Başsavcısı Yehuda Weinstein'e gönderdiği mektupta, İsrail polisine taş atanlara karşı, gerçek mermi ve keskin nişancı kullanmamasını yönünde net bir talimat verilmesi talep edildi.
‘ÖLÜMLERE YOL AÇAR'
Taş ve molotof kokteyli atılmasına karşı polisin yetkisinin genişletileceği, gösterileri dağıtmakla görevli birimlerin mücadele gücünün artırılacağı belirtilmişti.
BAŞSAVCI WEİNSTEİN, 17 EYLÜL'DE ONAYLADI
Yahudiler için yılbaşı olarak kabul edilen ‘Roş Aşana' tatili nedeniyle yaklaşık 50 Yahudi yerleşimci Tarım Bakanı Uri Ariel eşliğinde 13 Eylül'de Mescid-i Aksa'ya girmiş, yerleşimcilerin Aksa'ya alınmasını protesto eden ve içeri girmek isteyen Filistinlilere, askerler ses bombası, göz yaşartıcı gaz ve plastik mermiyle müdahale etmişti. Müdahale sırasında aralarında kadınların da bulunduğu çok sayıda kişi yaralanmıştı. Gerginlik sürerken İsrail askerleri 15 Eylül'de Aksa'ya postallarıyla girmişti.