Parti lideri Aleksis Çipras, sandıkların açılmasının ardından yaptığı konuşmada “Bu açık zafer için, halkın zaferi için tüm kalbimle teşekkür ederim. Haklı çıktığımı hissediyorum, çünkü Yunan halkı bize mücadelemize devam etmemiz, ülkenin onurunu yukarı taşımamız için ülke içinden ve dışından açıkça yetki verdi” ifadelerini kullandı.
Tek başına yeterli iktidar olmak için yeterli çoğunluğa ulaşamayan SYRIZA, Bağımsız Yunanlar (ANEL) ile koalisyon yapacak.
RS FM’de yayınlanan Dünya Panorama programına konuk olan gazeteci yazar Evren Dede, Yunanistan seçiminin sonuçlarını değerlendirdi.
‘SEÇMENİN MESAJI: YÜRÜ ÇİPRAS, SENİ DESTEKLİYORUZ’
“Elbette SYRIZA'dan ayrılanların seçim sonuçlarında etkisi var. Fakat buna rağmen partinin aldığı başarı yüzde 35,5. Dolayısıyla seçmenin Çipras'a desteğinin devam ettiğini görüyoruz. Kreditörlerle anlaşma imzalamasına rağmen, seçmen SYRIZA’ya kırılmamış. Bu arada seçimi ocak ayında olduğu gibi SYRIZA değil, Aleksis Çipras kazandı. Çünkü ocak ayında parti bir ekipti ve ekipten ayrılanlar oldu. Dolayısıyla daha önceki seçimde bir ekip olarak başarı kazanıldı. Fakat bu kez Aleksis Çipras bir lider olduğunu ispatlayarak ve SYRIZA'nın oylarını neredeyse tek başına bu noktaya taşıdı. Seçmenin verdiği mesaj şu oldu: Yürü Çipras, seni destekliyoruz idi.”
‘YUNAN HALKININ ÇOĞU AB’DE KALMAK İSTİYOR’
Yunan halkının Euro Bölgesi ve Avrupa Birliği’nde (AB) kalmak istediğini gösterdiğini belirten Dede, “300 sandalyeli parlamentoda 275 sandalye AB taraftarı olan partilerin sandalyesi. Şu an parlamentoda ‘Euro Bölgesi’nden çıkalım’ diyen sadece iki parti var. Diğer partilerin tamamı Avrupa Birliği'nden yana” diye konuştu.
Yeni Demokrasi’nin başında geçici bir lider olmasının, partinin oy oranının yüzde 28’lerle kalmasında etkili olduğuna dikkat çeken Dede’ye göre, partinin genç ve hitabeti güçlü bir lideri olsaydı Çipras'ın şansı daha az olabilirdi.
‘PASOK YÜKSELİŞTE’
Dede, diğer partilerin aldıkları oy oranları hakkında şöyle konuştu:
"Yunanistan'ı 40 yıl boyunca idare eden iki parti vardı: Panhelenik Sosyalist Hareket (PASOK) ve Yeni Demokrasi. Bunlardan PASOK, bir önceki seçimde tepetaklak olmuştu. Fakat Parti’nin 8 ay sonraki oy oranına baktığımızda inanılmaz bir yükseliş görüyoruz. PASOK şu anda dördüncü parti konumunda. Neo-Nazi oluşumu olan Altın Şafak lideri Nikos Mihaloliakos ise yaptığı açıklamada ülkedeki bir cinayetin siyasi sorumluluğunu üstlendiklerini söyledi. Dolayısıyla cinayetin siyasi sorumluluğunu üstlenen bir partinin Yunanistan'da hala üçüüncü sırada yer alması da dikkatle takip edilmesi gereken bir konu.”
‘SYRIZA İÇİNDEKİ ÇATLAKLARDAN KURTULDU’
Dede, SYRIZA ve ANEL koalisyonunun toplamda 155 milletvekiliyle çok güçlü bir şekilde geldiğini belirterek “SYRIZA, içindeki çatlaklardan da kurtuldu. Bir önceki parlamentoda Aleksis Çipras'ın eli zayıftı. Fakat bu kez, parti içerisindeki muhaliflerin tamamından ayrılmış durumda. O nedenle şu an parlamentoya giren milletvekilleriyle çok daha güçlü bir hükümet kurduklarını söylemek mümkün. Blok olarak hareket edeceklerini de görüyoruz” ifadelerini kullandı.
‘AB KARŞITI GÜÇLÜ BİR MUHALEFET YOK'
Çipras’ın bundan sonra Avrupalı liderlerle ve kreditörlerle anlaşama noktasında büyük bir kriz yaşamayacağını düşünen Dede, “Parlamentoda AB ve anlaşma karşıtı güçlü bir muhalefet yok. Yunan siyasilerinin tamamının euro'da kalma taraftarı olması, Yunanistan'ın çözümü euro içerisinde arayacağını gösteriyor. Ancak şunu söyleyebiliriz; artık kreditörlerle ve Avrupalı liderlerle müzakerelerde Çipras'ın baskı uygulayacağı nokta borcun yeniden yapılandırılması olacak. Buna, borcun kırpılması ve vadesinin uzatılmasını da ekleyebiliriz. Yani bu noktadan sonra bir deprem ya da euro'dan ayrılık beklenmiyor” dedi.
‘2016, YUNANİSTAN’DA ‘RUSYA YILI’ OLACAK’
“Rusya ile ilişkilerin derinleşeceğini düşünüyorum. 2016 yılı Yunanistan'da ‘Rusya yılı’ olarak kutlanacak. Aynı şekilde Rusya'da da ‘Yunanistan yılı’ olacak… Bu çok önemli. Öte yandan Rus şirketler Yunanistan'daki birçok özelleştirmeye talip. Dolayısıyla özelleştirmelerden tutun, kültürel ilişkilere kadar birçok konuda Rusya ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin artacak. Örneğin Yunanistan, 'Türk Akımı' doğalgaz boru hattı projesinin devamı olan 'Yunan Akımı'nda çok istekli olduğunu açıklamıştı. Bu konudaki çalışmaların ve isteğin devam edeceğini öngörüyoruz”