Mescid-i Aksa Direktörü Ömer el Kisvani, son iki günde olduğu gibi İsrail askerlerinin bugün de Aksa'yı Müslümanlara kapattığını belirterek, "Aksa'nın avlusuna giren İsrail askerleri Filistinlilere göz yaşartıcı gaz, ses bombası ve plastik mermilerle müdahale ediyor. Filistinlilerin direnmesi üzerine başlayan çatışma avluda devam ediyor. Müslümanlara kapıları kapatan İsrail askerleri, turist ve Yahudi yerleşimcilerin içeri girişine bugün de izin verecek" ifadelerini kullandı.
Öte yandan Aksa avlusunun kapılarını tutan İsrail askerleri ile Filistinliler arasında da gerginlik yaşanıyor. Aksa'nın kapılarında bulunan İsrail polisi, Müslümanlara yönelik yasağın dün olduğu gibi saat 11:30'a kadar devam edeceğini söyledi.
İsrail askeri güçleri, ilk olarak pazar günü Aksa'ya girerek içerideki Müslüman gruplarla çatışmış ve Müslümanların camiye girişlerini güç kullanarak belirli bir süre engellemişti.
BM'DEN MESCİD-İ AKSA AÇIKLAMASI
Ban, Gazze'de, İsrail askerlerinin Mescid-i Aksa'ya girmesi ve ardından yaşanan olaylar nedeniyle sözcülüğü aracılığıyla yazılı açıklama yaptı.
Doğu Kudüs'te bir İsraillinin taş atması sonucunda hayatını kaybetmesi dahil, eski Kudüs kentinin kutsal yerlerinde gerilimin artmasından endişe duyduğunu ifade eden Ban, din özgürlüğünün önemine değindi. Ban, farklı dini inançlara sahip herkesin kutsal yerlere ulaşımının sağlanması gerektiğini kaydetti.
BM Genel Sekreteri Ban, bu olayların bir kez daha, kabul edilebilir kutsal alanlara yönelik düzenlemeler de dahil olmak üzere herkes için, tüm konularda görüşmeler yoluyla bir nihai statüye varılmasının önemini vurguladığını belirtti.
ABD yönetiminden de, Mescid-i Aksa'daki gerilimden 'derin kaygı' duyulduğunu belirtilerek, 'Tüm şiddet eylemlerini kuvvetle kınıyoruz' açıklaması geldi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, günlük basın brifinginde, şunları ifade etti: ‘ABD, Harem-i Şerif çevresindeki son şiddet olayları ve artan gerilimden derin kaygı duymaktadır. Tüm şiddet eylemlerini kuvvetle kınıyoruz. Tüm tarafların itidal göstermesi, provokatif eylem ve söylemlerden kaçınması ve Harem-i Şerif üzerindeki değişmemiş tarihsel statükoyu hem söz hem de uygulamada muhafaza etmesi kesinlikle kritik önem taşımaktadır.’
Kirby, Mescid-i Aksa ve içerisindeki Müslümanları hedef alan saldırılara Yahudi yerleşimcilerin de karıştığına ve önceki ay da Filistin bir bebeğin Yahudi yerleşimcilerce yakıldığına dikkati çekerek, "Onları (Yahudi yerleşimcileri) terörist olarak sınıflandırmıyorsunuz ama Hamas'ı terörist görüyorsunuz. Bu çifte standart değil mi?" şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi: "Dünyanın bu kesimindeki şiddet ve bu spesifik olayda da ABD'nin hiçbir çifte standardı olmamıştır. Başta da söyledim, tüm tarafların şiddetten kaçınmaları ve barışçıl koşullara geri dönmelerini istiyoruz. Bu konuda çok net olduk."