Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, açılış konuşmasında, bu konferans vesilesiyle doğru zamanda doğru yerde bir araya geldiklerini belirtti.
Türkiye'nin, şu anda NATO'yu etkileyen üç büyük krize komşu olan tek NATO üyesi olduğunu ifade eden Akar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu krizlerden kastım, Suriye, Irak, Ukrayna krizleridir. NATO'nun güney ve doğu kanatlarında ortaya çıkan bu tehditler, sizin de bildiğiniz gibi, sadece bölgeyi değil, aynı zamanda küresel güvenlik ortamını da etkilemektedir. Bu sebepten dolayı NATO'nun ittifakın güvenlik ve emniyetini bu ortam içerisinde nasıl güvence altına alacağını tartışmanın da tam vaktidir."
'SURİYE'DEKİ ÇATIŞMALAR, İNSANİ FELAKETTİR'
Suriye'deki çatışmaların, 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana dünya üzerinde yaşanmış en büyük insani felaket olarak tanımlanabileceğini dile getiren Akar, şunları kaydetti: "2011'den bu yana ikili ve çok taraflı tartışmalar, Suriye ile bağlantılı olarak dostlar ve ittifak içerisinde görüşülmekte ve tartışılmaktadır. Ama bütün bunlara rağmen, henüz bu ana kadar önleyici tedbirler uygun şekilde alınamamıştır. Ne yazık ki Suriye, artık büyük bir karmaşa içine ve çıkmaza sürüklenmiştir. Bu durum, bütün dünyayı etkileyecek neticelerle bir Suriye krizine dönüşmüştür.
'TÜRKİYE, SURİYE'YE DESTEĞİNİ SÜRDÜRECEKTİR'
Orgeneral Akar, mülteci sorunu çerçevesinde, Türkiye'nin bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da Suriye ve Suriyelilere sağladığı yardımlarla desteğe devam edeceğini söyledi.
Akar, konferansın, bütün bu değişen güvenlik ortamına uygun tartışmaları beraberinde getireceğine ve NATO için verimli ve yapıcı neticeler ortaya koyacağına inandığını ifade etti.