Konuyla ilgili Hürriyet Okur Temsilcisi Faruk Bildirici, Hürriyet'in yaptığı haberi inceledi. Hürriyet'in Pazar akşamı ilk verdiği haberin "problemli" olduğuna dikkat çeken Bildirici, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 400 milletvekiliyle ilgili sözlerini genel anlamda 7 Haziran sonrasındaki bütün istikrarsızlık ve terör olayları için kullandığına dikkat çekmekle birlikte — yine de hurriyet.com.tr'de Pazar akşamı verilen ilk haberin problemli olduğu kanaatine ulaşıyor" diye yazdı.
"Cumhurbaşkanı'nın Pazar akşamı bu hadise nedeniyle Doğan Grubu hakkında kullandığı bazı ağır ifadeleri kabul edilemez" olduğunu yazan Bildirici, açıklamasını şöyle bitirdi:
Hürriyet'in "400 vekil" sözleriyle ilgili açıklaması ise şöyle:
"Cumhurbaşkanı Sayın RECEP TAYYİP ERDOĞAN'ın geçen Pazar akşamı katıldığı bir TV programında sarf ettiği bazı sözlerin o akşam gazetemizin web sitesi tarafından veriliş şekli iktidar partisinin sert tepkisine yol açarken, Hürriyet'in İstanbul'daki merkezine düzenlenen taşlı sopalı bir saldırının da mazeretini oluşturdu.
Bildirici, bu incelemesinde — Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 400 milletvekiliyle ilgili sözlerini genel anlamda 7 Haziran sonrasındaki bütün istikrarsızlık ve terör olayları için kullandığına dikkat çekmekle birlikte — yine de hurriyet.com.tr'de Pazar akşamı verilen ilk haberin problemli olduğu kanaatine ulaşıyor. Bildirici, burada kasıtlı bir hata olduğunu düşünmüyor; ancak yine de "internet gazeteciliğinin hızlı hareket etme zorunluluğunun böyle bir yanlışa gerekçe oluşturmaması gerektiğini" vurguluyor.
Gazete olarak başından itibaren hatalarımızla yüzleşmekten çekinmediğimizi vurguladık. Hürriyet'in bu hatanın sorumluluğuyla ilgili kendi içinde gerekli adımları atması tabiidir.
Kuşkusuz kasıt taşımasa da böyle bir hatanın yapılmış olmasını üzüntüyle karşılıyoruz. Ancak bunu kayda geçirirken, Sayın Cumhurbaşkanı'nın Pazar akşamı bu hadise nedeniyle Doğan Grubu hakkında kullandığı bazı ağır ifadeleri kabul edilemez bulduğumuzu da belirtmeliyiz.
Pazar akşamı bu haber bahane edilerek gazetemizin İstanbul'daki merkezine taşlı sopalı bir saldırı düzenlenmesi ve bu olayda başrolde iktidar partisinden bir milletvekilinin yer alması meselenin bir diğer düşündürücü boyutudur. Hiçbir medeni demokratik ülkede şiddet içeren protesto gösterilerine yer yoktur.
Sayın Cumhurbaşkanı —sıkça vurguladığı üzere-"Herkesin Cumhurbaşkanı" olduğuna göre, kendisinden şiddet içeren bu eylem karşısında net bir tavır almasını bekliyoruz. Bu beklentimiz benzer şekilde iktidar partisinin genel başkanı ve Başbakan Sayın AHMET DAVUTOĞLU açısından da geçerlidir."