'TEKELCİLERİ KİMSE SEVMEZ'
"Bir diğer deyişle Londra ve New York'taki altın işlemleri şüpheli ellerde" diyen Engdahl şunları yazdı:
"Batı'nın nihai amacı, doların tekelini koruyup ABD'nin yönetimindeki finans sistemine hayat pompalamak. Ancak tekelcileri kimse sevmez. Bu sistemin Çin ve Rusya gibi gelişen ekonomileri tatmin etmesi de beklenemez. Nitekim bu ülkeler Batılı piyasa oyuncularına, 'sahtekârlar' diye bağırıp çağırmak yerine, nazikçe kendilerinin kontrol edeceği bütünüyle farklı bir altın pazarı oluşturmaya girişti."
Bu girişimin de Çin'in önderliğindeki Yeni İpek Yolu projesi ve Asya Altyapı Yatırım Bankası'yla 'yakından ilişkili' olduğunu ifade eden Engdahl şöyle devam etti:
"İpek Yolu Altın Fonu, bölgedeki madencilik projelerine yatırım yapıp üyelerinin merkez bankalarını ellerindeki altını artırmaya teşvik edecek. Çin'e göre bunun amacı, İpek Yolu üzerindeki Avrasya ülkelerine para birimlerini altın ile destekleme olanağı vermek. Bu da Washington'ın para birimi savaşlarının dışında kalacak bir ülkeler grubu yaratılacağı anlamına geliyor."
Rusya'nın da bu alanda Çin ile işbirliği yaptığını belirten Engdahl, İpek Yolu Altın Fonu'nun kurulmasından kısa bir süre önce iki ülkenin, Rusya'nın Magadan bölgesindeki altın madenleriyle ilgili bir anlaşma imzaladığını da hatırlattı.
'GELECEĞİN EN BÜYÜK EKONOMİK ALANININ SİNİR SİSTEMİ OLACAK'
Önceki yıl 245 ton altın üreten Rusya'nın dünyanın üçüncü büyük altın üreticisi olduğunu belirtip, Çin'in de yılda 450 ton altın ürettiğini ifade eden Engdahl, "Rusya öncülüğündeki Avrasya Ekonomik Birliği ile birleştirilen Yeni İpek Yolu sadece bir enerji ve tren yolu projesi değil. Bu iki yapı, geleceğin en büyük ve en hızlı büyüyen ekonomik alanının da merkezi sinir sistemi" ifadeleriyle de yazısını noktaladı.