‘Ülkenin iflas noktasına geldiği bir anda tarihi sorumluluktan kaçamayız’ mesajı veren Çipras, SYRIZA içindeki Marksist gruba karşı yoğun eleştiriler yöneltiyor. Avrupa Birliği ve euro’dan yana tavır alan Çipras, partisindeki herkesin bir an evvel siyasi duruşlarını netleştirmesini istiyor.
PARTİ İÇİ MUHALEFET KAYNIYOR
Çipras’ın karşı hamlelerine rağmen SYRIZA’daki muhalif gruplar ise duruşlarını korumaya devam ediyor. Meclis Başkanı Zoi Konstantopulu’yu destekleyen kesim ısrarla Çipras’ın borç anlaşmasını kabul etmekle tarihi bir hata yapmış olduğunu söylüyor.
Sol Platform da aynı düşünceyi paylaşıyor. SYRIZA’dan ayrılarak yeni bir parti kurmasına ramak kalan Sol Platform, Yunanistan’ın bir an evvel Euro Bölgesi’nde ayrılması gerektiğinin altını çiziyor.
Eski Maliye Bakanı Yannis Varufakis ve destekçileri de benzer bir düşünceyi savunuyor. Bu kesime göre, Yunanistan bir an önce alternatif planları ve stratejileri gündeme almalı.
SYRIZA içerisindeki muhalif sesler bunlarla sınırlı değil. Daha küçük Marksist, Troçkist, ekolojist, feminist ve Leninist gruplar da yeni borç anlaşmasının karşısında duruyorlar.
ÇİPRAS’IN DESTEKÇİLERİ NE DİYOR?
Son gelişmeler karşısında Başbakan Çipras’ın destekçileri neler düşünüyor? SYRIZA son gelişmelere nasıl yaklaşıyor?
Bu önemli sorulara SYRIZA’nın yayın organı Avgi’nin köşe yazarından Thanasi Karteros yanıt verdi.
Aynı zamanda SYRİZA üyesi olan Karteros’a göre, Yunan halkı bu kritik süreçte Başbakan Çipras’a destek vermeye devam ediyor.
'SYRIZA — ANEL KOALİSYONU SORUMLULUKTAN KAÇMADI'
SYRIZA — Bağımsız Yunanlar (ANEL) koalisyonunun, tüm zorluklara rağmen görevini yerine getirmeye devam ettiği ve sorumluluktan kaçmadığını vurgulayan Karteros’a göre, Çipras hükümeti halkın iradesini dikkate alarak Yunanistan’ın geleceğini ilgilendiren önemli konularda kararlar almaya devam ediyor.
Yunanistan’ın yaşadığı bu kritik süreçte, parti tüzüğü ve parti üyelerinin tavırlarından öte hükümeti bağlayan esas kıstasın halkın iradesi, Anayasa ve kanunlar olduğunu söyleyen Kateros, “Anayasa ve kanunlar, kritik süreçlerde Başbakan’a meclise danışmadan önemli kararları alabilme yetkisi ve sorumluluğunu tanıyor. Çipras geçtiğimiz günlerde bu sorumluluğunu yerine getirmekten başka bir şey yapmadı” diye konuştu.
'ÇİPRAS HALKIN İRADESİNİ GÖZARDI ETMEDİ'
Kateros sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkesini iflastan kurtarmak isteyen Çipras, borç anlaşmasını imzaladı ardından da halkına ve partisine bu kararını açıklama gereği duydu. Başka bir deyişle Çipras, SYRIZA içerisindeki muhalif kanadın öne sürdüğü gibi kanunları ve partisinin iç işleyişini görmezden gelmedi.”
Yunanistan ile kreditörler arasında imzalanan üçüncü kurtarma paketinin Başabakan Çipras’a empoze edildiğini söyleyen Kateros’a göre, anlaşmanın imzalanması Çipras’ın halkın ‘Oxi’ (hayır) iradesini gözardı ettiği anlamına da gelmiyor.
'GERÇEKLERİ İDEOLOJİK ZORLAMALARDAN KAÇINARAK DİKKATE ALMALIYIZ'
Halkı adına çok zor bir kararı hayata geçirmenin sorumluluğunun Çipras’ın omuzlarına yüklendiğini ve Yunan hakının yakın zamanda bu gerçeği fark edeceğinin altını çizen Kateros, “Gerçekleri ideolojik zorlamalardan kaçınarak dikkate almalıyız. Çipras’tan açıklama beklerken, bir yandan da reel gerçeklik denilen ve Yunanistan’ı zaman zaman çok zor durumda bırakan fahişeyi de göz önünde bulundurmalıyız” ifadelerini kullandı.