Yunanistan basınına yansıyan son bilgilere göre, bugünkü Merkez Komite toplantısı, hem SYRIZA’nın yeni dönemdeki yol haritasını birleyecek hem de partinin bütünlüğünü tayin edecek. Zira bir çok Yunan analist, Marksist cephenin eleştirileri SYRIZA tarafından dikkate alınmazsa partinin bölünme gerçeği ile karşı karşıya geleceğinin altını çiziyor.
SYRIZA İÇİNDEKİ MUHALEFET SON KOZUNU OYNUYOR
Öte yandan SYRIZA içerisindeki Marksist muhalefet de bugün son kozlarını oynuyor. Hükümete sert tondaki eleştirilerini sürdüren muhalifler, yeni borç anlaşmasının bir an evvel geri çekilmesi ve ülkenin ulusal para birimi drahmi’ye geçişi için Başbakan Çipras’a baskı yapıyor.
Partisi içerisindeki yoğun muhalefeti ve eleştiri yağmurunu dikkate alan Başbakan Çipras elindeki tüm kozları oynayıp SYRIZA’nın bütünlüğünü korumayı hedefliyor. Muhalif kanada ‘istemediğimiz bir anlaşmayı imzaladık ama başka çaremiz yoktu’ mesajı veren Çipras, bir yandan da tarihi sorumluluklarını üstlenmesini istiyor.
MUHALEFET PARTİLERİ ERKEN SEÇİME HAZIRLANIYOR
SYRIZA içerisinde bu gelişmeler yaşanırken, muhalefet partileri de şimdiden olası erken seçimlere hazırlanmaya başladılar. Muhalefetin önde gelen isimlerine göre, Yunanistan en geç Sonbahar ortalarında erken seçime gidecek. Bu seçimlerden sonra Atina’da yeni bir ulusal birlik hükümeti kurulacak.
‘BAŞKA ÇAREMİZ YOKTU’
“Bizlere dayatılan borç anlaşmasını imzalamaktan başka çaremiz yoktu”. Bu çarpıcı yorum SYRIZA üyesi Mihalis Migkou’ya ait. Uzun yıllardır partiye destek veren Migkou yeni borç anlaşmasını eleştirmekle birlikte son gelişmeleri ‘SYRIZA’nın mağlubiyeti’ olarak yorumlamıyor.
‘Yenilgi’ tabirini kullananları anlayamadığını belirten Migkou şu noktanın altını çiziyor: Radikal Sol hükümeti çok büyük bir mücadeleye atıldı. Karşısında kendisinden çok daha güçlü rakipler buldu. SYRIZA bu büyük rakiplerle tarihi mücadeleye hazırlıksız yakalandı. Mücadeleye hazırlanmak için yeterli zaman yoktu.”
‘YUNANİSTAN İÇİN VERDİĞİMİZ MÜCADELE AVRUPA SINIRLARINI AŞTI’
Migkou, yeni borç anlaşmasının tüm negatif yanlarına rağmen SYRIZA’nın bir dizi başarıya imza attığını görüşünde: “Yunanistan için verdiğimiz mücadele Avrupa sınırlarını aştı. Yunanistan’ın borcunun geleceği masaya yatırıldı. En nihayetinde Avrupa’nın geleceği için çok faydalı bir tartışmayı başlattık. Avrupa’nın kuzey ülkelerinin hükümranlığını esas alan Alman modeli şimdilik AB’nin siyasi çizgisini belirliyor. Ancak bu durumun gelecekte devam edip etmeyeceği belli değil. Neoliberalizm ve muhafazakarlık Avrupa’nın karakterinde erozyona neden oluyor. Yeni süreçte, eşitlik, demokrasi ve dayanışma kaideleri göz ardı edilmiş durumda.”
Migkou’ya göre gelinen son aşamada istifa Çipras’ın önündeki seçeneklerden biri değil. Zira Atina hükümeti, Yunanistan’ın geleceğini şansa bırakamaz. Bu nedenle de, yeni süreçte SYRIZA’nın bütünlüğünü koruyarak hükümeti desteklemesi gerekiyor.