Uluslararası Nakliyeciler Derneği'nden (UND) yapılan yazılı açıklamada, Yunanistan'da kurtarma programı için yapılan referandumdan hükümetin desteklediği 'hayır' oyu çıksa da, ülkenin içinde bulunduğu krizin devam ettiği vurgulandı.
UND, 'Yeni Bir İpek Yolu Yaratalım' sloganıyla yaptığı çağrıda, Çin'den başlayarak Anadolu, Akdeniz aracılığıyla Avrupa'ya uzanan ticaret yolunu yeniden canlandırmayı önerdi. Bu adımın bölgedeki stratejik önemlerinden dolayı, her iki ülkenin ticaret hacminde de canlanma sağlayacağının altı çizildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen UND İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener, TÜİK verilerine göre, Türkiye'nin Yunanistan'a 2014 yılı itibarıyla 1.5 milyar dolarlık ihracatı, 4 milyar dolarlık ithalatının bulunduğunu belirtti. İş birliğinin kazan-kazan esasına dayanacağına dikkati çeken Şener, şu ifadeleri kullandı:
"Söz konusu işbirliği ile sadece Yunanistan değil aynı zamanda Türkiye de önemli kazanç elde edebilir. AB, Yunanistan'ın yollarına 6 milyar euro yatırım yaptı, ancak asıl mesele bu yolları kullanarak ticareti geliştirmek olmalıdır. Türkiye'den, Bulgaristan'dan her gün 750 araç çıkarılırken Yunanistan tarafından 150–200 araç çıkabiliyor. İpsala'nın Türkiye tarafında 136, Yunanistan tarafında ise 31 personel çalışıyor. Bulgaristan, Türkiye'nin ihracat taşınması ve geçişlerinden yıllık 350–400 milyon euro gelir elde ediyor. Bu parayı Yunanistan da kazanabilir."
Yunanistan'da yaşanan ekonomik kriz yüzünden, Türkiye-Yunanistan sınır kapısında yaşanan sorunlara da değinen Şener, "Yunanistan ile yaptığımız müzakereler sonucunda Yunanistan vize başvurularında, tır şoförleri için gereksiz olan davetiye şartını kaldırdı. Bunlar güzel gelişmeler ancak özellikle İpsala kapısının kapasitesi artırılır ve araçlar rahat geçebilirse Avrupa trafiğinin bir kısmı Yunanistan'ı doğrudan geçip, Adriyatik'teki Ro-Ro'lara binip İtalya'ya geçmek suretiyle ticareti gerçekleştirebilir. Böylece Yunanistan önemli paralar kazanabilir" diye konuştu.
Şener ayrıca "Avrupa ve Asya arasında birçok güzergah çiziliyor. Türkiye bu güzergahların bazılarında yer alırken Yunanistan Çin'e kadar uzanan bu güzergahlardan hiç birinde yer almıyor. Yunanistan ve Türkiye Kipu ve İpsala kapılarını iyileştirirse buradan geçen trafik Yunanistan'a ciddi bir lojistik gelir sağlar. Bulgaristan yılda yaklaşık 400 bin araçlık trafiğiyle bu konuda iyi bir örnek ve onu model almak, Yunanistan'a ciddi gelir getirir" görüşünü savundu.
Türkiye'nin Ege limanlarındaki yıllık 92 milyar dolarlık ticaret hacmine dikkati çeken Şener, Ege'den Yunanistan'a ulaşacak Ro-Ro hatları konusunda ortak projeler geliştirilmesinin iki ülke dış ticaretine ivme sağlayacağını aktardı. Şener yorumlarına şöyle devam etti:
"Yunanistan'ın transit geçişi kolaylaştırarak, Selanik ve Lavrion gibi limanlarına Ro-Ro gemilerinin yanaşmasını sağlaması durumunda lojistik maliyetler önemli oranda düşecektir. Söz konusu limanlarda yaşanacak trafik, hem o alana gelir bırakacak hem de bu güzergahı kullanan araçlar aynı zamanda Yunan ticaret mallarının hızlı ekonomik şartlarda taşınmasına imkan verecek.
Yunanistan'ın lojistik bir transit güzergah olarak Türkiye ile ortak hareket etmesini Güney Avrupa ve Orta Avrupa için güzergah olma yönünde bir devlet politikası benimsemesini isteriz. Bu Türk ihracatının, Türk dış ticaretinin ufkunu açar. Çünkü Bulgaristan'da beklemelerimiz var, aynı zamanda Yunanistan'ın kalkınması için de bir fırsat olabilir. Lojistik,Yunanistan'ın kurtuluşu için ekonomik bir enstrüman olabilir."