Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu, katıldığı televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
TBMM Başkanlık seçiminde niye başarılı olduklarına ilişkin de Davutoğlu, "Şu ya da bu partinin AK Parti'yi desteklemesi dolayısıyla olmadı. Böyle bir destek de söz konusu değil. Herkes kendi yolunda yürüdü. Biz muhatabımız olan siyasi aktörlerin tutumlarını tek tek gözleyip, 'En doğru tavır ne olur' bunu belirledik" diye konuştu.
'MHP BİZE DESTEK OLMADI'
Davutoğlu, çıkardıkları adaya destek konusunu pazarlık meselesi yapmayacaklarını belirterek, "MHP kendi adayını çıkardı. MHP bize destek olmuş değil. MHP kendi çizgisinde yürüdü. Biz kendi çizgimizde yürüdük. Kendi başarısızlıklarını başka partilerin tutumlarına kimse yüklememeli. Sayın Bahçeli de, aslında 'Dördüncü tura adayımız kalmazsa' demekle aslında CHP'ye bir mesaj vermiş oldu. Bize değil CHP'ye mesaj verdi. Yani 'Gelin İhsanoğlu'na destek verirseniz dördüncü turda da biz desteği devam ettiririz', dedi. Nitekim onların da ortak çatı adayıydı. Burada MHP'nin mesajı bize değil CHP'yeydi. Bahçeli'nin mesajı CHP'ye idi. Bunu ben böyle okudum üçüncü bir taraf olarak" şeklinde konuştu.
KOALİSYON MU ERKEN SEÇİM Mİ?
Davutoğlu, Türkiye'de, AK Parti olmadan herhangi siyasi bir denklemin oluşturulamayacağının da görüldüğünü vurguladı. Davutoğlu, "Şu anda ortada matematiksel olarak olabilecek ya AK Parti-CHP koalisyonu vardır ya AK Parti-MHP koalisyonu. Diğer alternatifleri sağ olsunlar yaptıkları açıklamalarla birer birer tükettiler. Bizim görüşmemize gerek kalmaksızın tükettiler" şeklinde konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Niyetiniz, arzunuz bir koalisyon hükümeti kurmak mı yoksa bir erken seçime götürmek mi?" sorusu üzerine, "bir şeyin olmayacağı üzerine hesap yapmadığı"nın altını çizerek, şöyle devam etti:
"Siyasette ihtimallerin hepsini düşünmeyen bir zihin, çözüm üretemez. Her ihtimali düşüneceksiniz. İlkesel olarak size çok zıt düşen ihtimaller az olmak üzere veya onları kenara koyabilirsiniz. Şimdi burada dolayısıyla yola başlarken, erken seçime gitmek üzere yola başladınız mı zaten başarılı olamazsınız. Yani niyetiniz neyse sonuç oraya gelir. Denilir ya 'Niyet hayır, akıbet hayır'. Niyeti düzgün olmayanın akıbeti hayır olur mu? İşte meclis başkanlığında niyet düzgün olmadığı için onlar için akıbet hayır olmadı. Bizim niyetimiz düzgün, akıbet hayır. Burada da koalisyona başlarken 'Olmasın' diye başlamam. Böyle olsa günlerdir niye istişare edelim, niye bir sürü komisyon kuralım, niye çalışma yapalım? Kimle olur, nasıl olur, hangi zamanda olur, hangi ilkeler etrafında olur, bunlar müzakere konusu."