Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Uluslararası İnsan Hakları Kurumları İyi Uygulama Örnekleri ve Deneyim Paylaşımı Uluslararası Konferansı"nın açılışına katıldı. Arınç konferansın ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu ve soruları cevapladı.
Arınç, haklarında yolsuzluk suçlaması olan dört AK Partili eski bakanla ilgili dosyaların tekrar Meclis'e gelme ihtimali üzerine konuştu. Bu konuda şimdiden görüş bildirmenin Anayasa'ya aykırı olduğunu belirten Arınç, bu tür işlemlerin partilerin değil milletvekillerinin hakkı olduğunu söyledi. Arınç konuyla ilgili şunları kaydetti:
Bir parti grubunun 'Biz bu konuda karar aldık. Dört eski bakan hakkında yeniden soruşturma komisyonu açacağız, bunu da diğer partilere bir öneri olarak götürüyoruz' demesi anayasayı çiğnemektir. Milletvekilleri böyle bir komisyonun açılması ve sonuçlanması konusunda vicdanlarına ve hukuka uygun hareket ederler. Sayın genel başkanlara acizane hatırlatmak istiyorum ki bu konuyu ağızlarına alıp da bir parti kararı olarak veya gruplarını bağlayıcı bir karar olarak ileriye sürmesinler. Anayasayı bilmedikleri anlamına gelir ve mahkum olurlar"'
'HABERLERİN GERÇEKLE İLGİSİ YOK'
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun dün yaptığı konuşmanın da fevkalede yapıcı ve sürece ışık tutan bir konuşma olduğunu belirten Arınç, "Henüz hükümet kurmak çalışmaları başlamadı. Sanırım AK Parti'den başlamak üzere hükümeti kurma görevi genel başkanımıza tevdi edilecek. Bugünlerde basında tartışılan yorumlar yanlıştır ve manüpülatiftir. Meclis Başkan adaylarıyla ve bakanlıkların paylaşıldığı yönündeki haberlerin gerçekle ilgisi yok" dedi.
'KENDİNE GÜVENEN BUNU YAPMAZ'
"(Benim kırmızı çizgim şudur, şundan daha aşağısını kabul etmem) anlayışı veya bazı partilerin kapıyı kapalı tutmak anlayışı doğru bir anlayış değildir. Kendine güvenen hiçbir siyasetçi böyle yola çıkmaz…
Elbette hükümet kurulamadığı takdirde erken seçime gitmek de anayasal bir kurumdur ama öncelikle hükümet kurma imkanlarının araştırılması ve acil yapılacak işlemle birlikte bir taraftan ekonomi, bir taraftan dış politika, bir taraftan Türkiye'yle ilgili bütün hususlarda güçlü bir hükümetin bir an önce karar alma noktasına gelmesi acildir. Buna ilişkin çaba gösterilmesi gerekir…"
