Gazze'deki İsrail ablukasını kırmak amacıyla yola çıkan "3. Özgürlük Filosu"na bağlı gemi konvoyu 3. kez Gazze kıyılarına varmayı planlıyor. Gemide bulunan atılımcılar, 2010'da yaşanan Mavi Marmara olaylarının tekrarlanmasından endişe etmiyor mu? Aynı trajedinin yaşanmaması için tedbirler alındı mı?
Soruları Mavi Marmara katılımcısı, İHH-İnsani Yardım Vakfı Genel Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu üyesi Av. Gülden Sönmez, Sputnik'te yanıtladı.
"2010 yılında İsrail askerleri Gazze Özgürlük Filosu’na karşı çok vahşice bir saldırıda bulunmuştu. Biri ABD, dokuzu Türkiye vatandaşı 10 insani yardım gönüllüsü hayatlarını kaybetmişti, onlarca kişi de ağır yaralanmıştı. Bütün dünyadan buna dair tepkiler geldi. Şu anda da bunun sorumluluğundan dolayı İsrail askerleri ve komutanları çeşitli mahkemelerde hesap veriyor ve yargılanıyor. Ama bütün bunlara rağmen ablukanın kalkması çabasının devam etmesi gerekiyor. Filo olarak üçüncü seferimiz düzenleniyor. Daha önce de ayrıca teknelerle sekiz kez sefer düzenlenmişti.
İsrail tekrar saldırabilir mi? İsrail böyle bir açıklama yaptı. Dedi ki, “Müsaade etmeyeceğim, geçişine izin vermeyeceğim!” Bunu hukuku çiğneyerek söylüyor. Biz de diyoruz ki, “Abluka hukuksuz. Ablukayı kaldırın! Bu gemilerin geçişine izin verin!” İsrail bunu yapmadığı sürece bu çabalarımızı sürdüreceğiz.
İsrail, Mavi Marmara gemisine yaptığı gibi bir katliam gerçekleştirir mi? Ben buna çok ihtimal vermiyorum. Çünkü çok ciddi bir pişmanlık duyuyor ve hala oradaki suçların cezasını ve hesabını verme sürecini yaşıyor. Ama elbette ki, gemiyi durdurabilir, insanları alıkoyabilir. İnsanlık vicdanı, buna tepki göstererek hiç olmazsa uluslararası hukuka uygun olmasını bekliyor.