‘CHP'NİN ENDİŞELERİNİ ÖĞRENMEK İSTEDİ'
Özçelik, Piri'nin CHP'nin seçimlere kadar geçen süre içerisinde nelerden endişe ettiğini öğrenmek istediğini belirterek, kendilerinin de kamuoyunca bilinen ve Kılıçdaroğlu tarafından da sürekli gündeme getirilen endişeleri çok açık bir biçimde söylediklerini kaydetti.
Özçelik, "Bu endişeler; Cumhurbaşkanı'nın seçim propagandasına katılması, dinin siyasete alet edilip camilerde propaganda yapılması, valilerden kaymakamlara, muhtarlardan emniyet müdürlerine kadar bütün bürokrasinin kullanılıyor olması, 'AKP'ye oy verin' denilmesinin sağlanması. Basında durumun belli olduğunu ama vatandaşların vergileri ile kurulan ve yayın yapan TRT'de dahi bir dakika doğru düzgün çıkıp da bir şey söyleyemiyor olmamız…" diye konuştu.
PİRİ: YSK BİLE KORKUDAN CUMHURBAŞKANI'NA 'TARAFSIZ OL' DİYEMİYOR
Kati Piri'nin "Yargı bağımsızlığının olmadığı yerde seçim güvenliği kesinlikle olmaz. YSK bile korkudan Cumhurbaşkanı'na 'tarafsız ol' diyemiyor, bunlar kocaman hakim olmalarına rağmen söyleyemiyor" dediğini ifade eden Özçelik, Piri'nin "YSK'ya yapılan başvurunun reddedildiğini, süreçlerin yürümediğini, son derece eşit olmayan bir yarış içerisinde devam ettiğini" de söylediğini de anlattı.
Piri'nin "CHP bakımından ne sonuç önem taşır" diye sorduğunu belirten Özçelik, "(Bizim için kesinlikle başarı iktidar olmaktır) dedik" açıklamasını yaptı.
Özçelik, Piri'nin ayıca 'HDP barajı geçer mi?' diye sorduğunu da belirtip konuya dair şu bilgiyi verdi: 'Bizim görüşümüze göre HDP barajı geçecek' dedik. 'HDP baraj altında kalırsa, şiddet olur mu?' diye sordular. 'Barajı geçer' dedik."
Özçelik, Piri'nin Kılıçdaroğlu'nu seçim sonrasında Brüksel'e davet ettiğini de eklerken, sandık güvenliği tartışmalarına dair de şunları vurguladı: "Hilesiz hurdasız doğru dürüst bir şey çıksa, biz emin olun yüzde 30'un üstüne çıktık. Biz görüyoruz anketlerden. Bu adamlar da bal gibi yüzde 40 ve aşağıdalar. Bu durumda Cumhurbaşkanı'nı meydanlara sürüp pompalayarak yüzde 44, 44, 44, 45 diye şey yapacaklar. Ondan sonra da daha önce yaptıkları gibi Mansur Yavaş'a yaptıklarını yaparlarsa felaket olur. O zaman vallahi beni de tutamazsınız."