13-14 Mayıs’ta Antalya’da NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı yapılıyor. Toplantıda yeni tehditlere karşı mücadele ve kollektif güvenliği arttırma gibi konular görüşüldü, İttifak'ın Doğu’ya doğru genişletilmesi ve Doğu ile Güney sınırlarının güçlendirilmesi gibi konulara da özel önem verildi.
NATO’nun Afganistan’daki Kararlı Destek Misyonu konusunda da bazı değişikliklerin söz konusu olabileceği belirtiliyor.
Acaba NATO’nun yeni politikaları ve Afganistan stratejisinde yapılması planlanan değişiklikler, Ankara’da nasıl karşılandı?
Konuyla ilgili, Sputnik Haber Ajansı’na değerlendirmelerde bulunan TBMM Dışişleri, İçişleri ve Güvenlik ve İstihbarat Komisyonları'nın üyesi Ali Haydar Öner, şunları söyledi:
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İttifak'ın, Doğu sınırlarında varlığını arttırmaya devam edeceğini açıkladı. Böyle bir yaklaşım bölgede ve genel olarak dünyada silahlanma yarışını arttırmaz mı?
NATO’nun kendi amaçları doğrultusunda faaliyet göstermesi olağan ancak amaçlarını aşan niyetlere girmesi de, üye ülkeleri sıkıntıya sokabilir. Özellikle bulunduğu jeopolitik bölge bakımından sıkıntılı olan Türkiye’nin komşularıyla olan sorunlarını arttıracak nitelikteki yaklaşımlar uygun olmaz. NATO’nun amaçlarıyla bağdaşmayan hususlar, dış saldırı olmaksızın gündeme gelecek yeni yaklaşımlar, NATO’nun amaçlarına aykırı olur. O bakımdan çok dikkatli olmak lazım. Irak yeterince karıştırıldı. Suriye yeterince karıştırıldı. Bölgede savaş ve çatışma ortamının derinleştirilmesi, mezhep yaklaşımlı organizasyonlara girilmesi, devletlerin iç işlerine karışma anlamına gelecek eylemler, NATO’nun amaçlarıyla bağdaşmaz.
NATO, Afganistan’dan 2016’da çıkacaktı. Ancak şimdi duyuyoruz ki, uzun vadeli olarak orada kalmayı planlıyor. Bu tutarsızlığın sebepleri nelerdir?
NATO, Afganistan’daki hedeflerine ulaşamadı. Taliban güçlerinin aldığı destek ve radikal İslamcı örgütlerin İslam ile bağdaşmayan çizgileri, ciddi sorunlar yarattı. Bu nedenle İslamofobiye girmeden makul çözümler bulmak, sağduyulu gruplarla işbirliği yapmak gerekiyor. Zaman zaman bu doğrultuda çabalar artıyor, zaman zaman da sağduyudan uzaklaşıldığı görülüyor. Halkın değerlerine saygı göstererek ama İslami anlayışla bağdaşmayan örgütleri zayıflatacak politikalar uygulanmalı.