HDP'den yapılan yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın taraflı davrandığı iddia edildi. YSK'dan, seçimin düzen içinde ve dürüstlük ilkelerine uygun olarak yapılması için cumhurbaşkanlığı makamının uyarılması talep edildi.
YSK'ya yapılan başvuruda, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Yasa'nın 49 ve devamı maddelerinde seçim propagandasının düzenlendiği belirtilerek, 298 sayılı yasa hükümlerine aykırı olarak yürütülen propaganda faaliyetlerinin serbestlik kapsamında olmadığı ifadesine yer verildi.
25. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde, propaganda döneminin başlangıç tarihinden, bitimine kadar uyulması gereken usul ve esasların YSK'nın 2015/236 sayılı kararıyla kabul edilerek, Resmi Gazete'de yayımlandığına işaret edilen başvuruda şunlar kaydedildi:
"7 Haziran 2015 tarihinde gerçekleştirilecek 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri'ne katılabileceği duyurulan partiler arasında hükümeti oluşturan Adalet ve Kalkınma Partisi ile partimiz Halkların Demokratik Partisi de vardır, ancak Sayın Cumhurbaşkanı, uzunca bir süredir anayasal tarafsızlığına ve tarafsızlık yeminine aykırı olarak iktidar partisi yöneticisi gibi davranmakta, devletin ve dolayısıyla halklarımızın olanaklarını kullanarak açılışlara katılmakta, mitingler düzenlemekte, partimiz ve Eş Genel Başkanımız Sayın Selahattin Demirtaş ile diğer muhalefet ve ana muhalefet partileri ve genel başkanlarının aleyhine açıklamalarda bulunmakta, kutsal dini duyguları istismar edecek biçimde dini semboller kullanmaktadır."
'AÇILIÇ ADI ALTINDA 7 MİTİNG'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim takviminin başladığı 10 Mart tarihinden itibaren Türkiye'nin değişik illerinde toplu açılış törenleri adı altında, halka açık 7 miting gerçekleştirdiği iddia edilen başvuruda, "Tamamı TRT başta olmak üzere televizyon kanallarının büyük çoğunluğunda canlı yayınlanan siyasi içerikli mitinglerde, AKP'yi işaret eden siyasi propaganda yapmış, 400 vekil için oy istemiş, partimiz başta olmak üzere muhalefet partilerini hedef göstererek, suçlayıcı, karalayıcı, seçmen tercihlerini yönlendirme amaçlı ifadeler kullanmıştır. 'Gönlümde yatan bir parti var' diyerek, uzunca bir süre genel başkanlığını yaptığı iktidar partisi AKP'yi açıkça seçmenlere işaret etmiştir" ifadelerine yer verildi.
Erdoğan'ın bazı etkinliklerinin süreleri ve kaç kanalda canlı yayınlandığı bilgisine de yer verilen başvuruda, şunlar kaydedildi:
"Sayın Cumhurbaşkanının yansızlık ilkesine aykırı hareket ettiğini, 298 sayılı yasanın 49 ve devamı maddeleri ile seçim yasaklarına aykırı davrandığını göstermektedir. Yüksek Seçim Kurulu'nun, seçimin düzen içinde ve dürüstlük ilkelerine uygun olarak yapılmasının sağlanması amacıyla, Cumhurbaşkanlığı Makamının uyarılması ve yayın ilkelerine uygun davranılmasının da sağlanması, gerekli önlemleri almasını ve sonucu hakkında partimizin bilgilendirilmesini umuyoruz."