The Rolling Stone'a konuşan Frances Bean Cobain, babasının hayatı ve ölümünü anlattı.
Nirvana'nın hayranı olmadığını belirten Frances, "Ancak Territorial Pissings, çok iyi bir şarkı. Dumb'ı da her dinlediğimde ağlıyorum. Bu şarkı Kurt'ün kendisini —uyuşturucu etkisinde olduğu ve olmadığı hallerini- nasıl gördüğünün yalın bir versiyonu. O kendini bir kuşağın sesi olarak hissediyordu" dedi.
Babasının kült haline getirilmesini ve romantikleştirilmesini istemediğini söyleyen genç kadın, "Çok kötü koşullarda ölmesine rağmen bunu yapıyorlar. Onu hep mitoloji ve romantizm çevreliyor, çünkü o hep 27 yaşında" yorumunda bulundu.
Kurt Cobain'in sanat için kendini feda ettiğini belirten Frances, "Babam çok iddialıydı. Hep grubun başarısını hayal etti, ancak lanet olası kuşağın sesi olarak gösterilmeyi istemiyordu. Maalesef kültürümüzün 'ölü müzisyenler' takıntısı var. Onları tahta çıkarmayı severiz" görüşünü dile getirdi.
"Babam ailesini, olabilecek en kötü şekilde terk etti" itirafında bulunan genç kadın, "Belki sıradan biri olsaydı, çok farklı olurdu. Ama babam sıradan birisi değildi. İnsanlara ilham veriyordu ve bu insanlar, onu azizler katına yükselterek ona tapıyorlar. Öldükten sonra çok daha etkili oldu" dedi.
Frances Bean Cobain, babası hakkındaki bir belgeselin yapımcılığını üstlendi. Belgeselin yönetmeni Brett Morgen, Kurt'ün daha önce bilinmeyen 200 saatlik müziğini ve yaklaşık 4 bin sayfalık şarkı metinleri ile bestelerini bulduğunu açıklamıştı. Nirvana liderinin bilinmeyen eserlerinin bir kısmı, belgeselde seslendirilecek.