İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, yazılı açıklamasında, 31 Mart 2015 günü, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın çalışma odasında görevini ifa etmekteyken, 2 silahlı saldırgan tarafından rehin alması ve uzun süren görüşmelere rağmen saldırganların teslim olmayıp cumhuriyet savcısını şehit etmesiyle ilgili olarak yazılı, görsel ve sosyal medyada bazı haberler çıktığını hatırlattı.
Söz konusu haberlerde, "cumhuriyet savcısının polislerce öldürüldüğü, teröristlerin içeriye bombalarla girdikleri, içeride bomba patlattıkları, şehit cumhuriyet savcısının otopsisinin yapılmadığı ve buna benzer eksik, maksatlı, yanlı yayınlar yapıldığının" tespit edildiğini aktaran Salihoğlu, konuyla ilgili yapılan ilk incelemelere göre şu hususları sıraladı:
"Olayın başından sonuna kadar cumhuriyet başsavcılığımız ve emniyet birimleri, koordineli ve birlikte hareket etmişlerdir. Öncelikle herhangi bir silah kullanılmaksızın ve kimseye zarar gelmeksizin rehin alma eyleminin sonlandırılması amaçlanmıştır. Bu bağlamda, İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal, avukat Şükriye Erden ve özellikle Sami Elvan'ın teröristlerle iletişimleri sağlanmış, uzun görüşmelere rağmen teslim olmamışlardır. Teröristlerin görüşmek istediği Sezgin Tanrıkulu, kendisine ilk ulaşıldığında, 'adliyeye geleceğini' belirtmesine rağmen, adliyeye gelmediği gibi, kendisine ulaşılmak istendiğinde de telefonlara çıkmamıştır. Görüşme devam etmekteyken, savcımızın odasında peş peşe silah sesleri gelmesi üzerine güvenlik güçlerimiz yasal müdahalede bulunmuşlardır. Bu esnada teröristler de içeriden güvenlik güçlerine silahla karşılık vermişlerdir."
Çatışma bittiğinde savcı Kiraz'ın ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı ve yapılan tedaviye rağmen hayata döndürülememesi üzerine şehit olduğunu belirtilen Salihoğlu, iki saldırganın ise suçta kullandıkları 7.65 milimetre çaplı Fransız model tabanca ve bu silaha ait çok sayıda boş kovan, dolu mermi ile ölü olarak etkisiz hale getirildiğini aktardı.
OTOPSİ RAPORU
Şehit savcı Kiraz'ın 1 Nisan 2015 saat 01.30'da Adli Tıp Kurumu'nda otopsisinin yapıldığı bilgisini de veren Salihoğlu, "Otopsi sonucu elde edilen bilgilere göre cumhuriyet savcımızın başına bitişik atış olacak şekilde silahla ateş edildiği, ateş edilen silahın ise teröristlerin kullandığı 7.65 çaplı silah olduğu, teröristlerin yanlarındaki çantada bomba olabileceği düşüncesiyle fünyeyle kontrollü patlatıldığı çantada bomba bulunmadığı tespit edilmiştir" ifadelerini kullandı.
Başsavcı Salihoğlu, saldırganlardan birinin adliyeye elinde avukat cübbesi ve sahte olduğu düşünülen avukat kimliğiyle, üst araması yapılmadan girdiğinin, güvenlik kamerası kayıtlarından tespit edildiğini de kaydetti.
