Çipras, parlamentoda kreditörlerle yapılan müzakereler konusunda milletvekillerini bilgilendirdiği özel toplantıda yaptığı konuşmada, hükümetin Avrupalı ortaklarıyla dürüst bir anlaşma sağlanması konusunda kararlı olduğunu ancak, kayıtsız şartsız bir teslim olma anlaşması imzalamayacağını belirtti.
Çipras, hükümetin kısa zamanda devletin görünümünü değiştirecek gerçek anlamda çalışmalar yaptığını ve yakıt, tütün gibi konularda vergi kaçakçılığıyla mücadele konusunda reformlar hazırlayarak Brüksel'e sunduğunu kaydederek, muhalefet partilerinin hükümetin bu çabalarını desteklemeleri çağrısında bulundu.
SAMARAS'I ELEŞTİRDİ
Başbakan Çipras, "Muhalefeti hükümetin bunlarla ilgili yasama çalışmalarını desteklemeye çağırıyorum. Hükümet gerçeğin dilini konuşuyor. Müzakere stratejisini destekleyecek misiniz, yoksa memorandumların esin kaynağının sesi olarak hareket etmeye mi devam edeceksiniz" diye konuştu.
Çipras şunları kaydetti: "İktidarı üstlendiğimizde etraf mayın doluydu. Yönetimin değişeceğini biliyorlardı. Bu yüzden ortamı daha da zorlaştırdılar. Ancak, artık gerçeği söylemenin zamanı geldi. Önceki hükümet faiz dışı krediyi 1,8 olarak açıklamıştı. Oysa gerçekte bu rakamın 0,3 olduğu ortaya çıktı. Vergi kaçakçılığı konusunda yeterli önlem almadı. Gazeteler Samaras'ın bazı yakın çalışma arkadaşlarının kontrol edilmesine izin verilmediğini yazdı. İsviçre bankalarına kaçırılan paralar konusunda sadece Yunanistan'ın anlaşması yok."
SAMARAS: SUÇ ORTAĞI ARAMAYIN
Samaras, SYRIZA hükümetin Avrupalılarla gerçek anlamda müzakere etmediğini, göstermelik bazı hareketlerde bulunduğunu söyleyerek, "20 Şubat anlaşmasıyla ilgili bize bilgi vermediniz. Bizden ne için yardım istiyorsunuz, bilmediğimiz konular için mi? Kendi milletvekillerinizden mi korkuyorsunuz, yoksa bizden mi? Ülkeyi kayalara çarpmak için suç ortağı aramayın" dedi.
SYRIZA hükümetinin önceki hükümetin sağladığı faiz dışı krediyi tükettiğini ve izlediği politika ile bankalardaki yatırımların kaçırılmasına neden olduğunu ifade eden Samaras, "Göstermelik müzakerelerle tiyatro sürdükçe hesap kabarıyor ve hesabı da Yunan halkı ödeyecek" diye konuştu.