Ukrinform haber ajansına konuşan Tezel, tankerlerin geçmesine güvenlik nedeniyle izin vermeyeceklerini söyledi: "LNG tankerlerinin Boğaz'dan geçmesi sorunlu bir konu. Geçişlerine izin vermek, zaten yeterince yoğun olan Boğaz trafiğinin güvenliğini tehlikeye atmak olur. Ayrıca İstanbul nüfusu yoğun bir kent. LNG tankerleri nedeniyle bir kaza yaşanmasının feci sonuçları olur".
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Sözcüsü Ali Ercoşkun, Türkiye'nin Kiev Büyükelçisi Yönet Can Tezel’in açıklamasını değerlendirirken, bu konuda alınan kararın olmadığını ancak Türkiye’nin gelecekte Kanal İstanbul’u bu yönde kullanmak istediklerini söyledi:
"Bu aslında saklı görüşlerine istinaden beyan edilebilecek bir konu değil. Çünkü Boğaz ve Boğaz içi dünyaya mal olmuş bir yer. Burası üzerindeki trafiğin de ne kadar yoğun olduğunu ve bu trafiğin hem Boğaz’da yaşayan insanlar için hem de ulaşım olarak Boğaz trafiği için de tehlike arz ettiğini söylemek zor bir şey değil. Çünkü ortada yaşanan bir şey, gerçek bir şeydir. Belki Sayın Büyükelçi bu manada değerlendirmiş olabilir. Ama tabii LNG transitin yasaklanması konusunda ortada alınmış bir karar yok. Biliyorsunuz, Türkiye olarak bizim Kanal İstanbul adı altında bir projemiz var. Yakında da bu proje ile alakalı süreçler de başlayacak. Bu proje çerçevesinde ileriki dönemde biz bu tür transferlerin Kanal İstanbul üzerinden yapılmasını ve daha güvenli bir şekilde gerçekleşmesini arzu ediyoruz. Böyle bir politikamız ve böyle bir düşüncemiz söz konusu. Ama şu anda bunları yasakladık geçirmiyoruz, şeklinde bir karar da henüz söz konusu değil."
Ukrayna birkaç yıldır Odessa yakınlarında bir LNG terminali kurmayı planlıyor. Ancak proje bugüne kadar gerçekleştirilemedi. Bu yönde engellerin biri de Türkiye'nin LNG tankerlerinin boğazlardan geçişine izin vermiyor olmasıdır.
Ukrayna’nın son dönemde birkaç yönde açıldığını, LNG dışında özellikle AB ülkeleri ile kurmuş olduğu ‘ters akım’ ikmal yolları üzerinden gaz temini konusunda çalıştığını söyleyen USAK Enerji Güvenliği Araştırmaları Merkezi Müdürü Hasan Selim Özertem, bununla birlikte mevcut durumda Ukrayna’nın gaz tedariki konusunda çok da fazla seçeneği olmadığı görüşünde:
"Son dönemde Rusya’nın Macaristan ile yapmış olduğu ön mutabakat anlaşmasına baktığımızda özellikle Rusya ters akım önünü kapatabilmek anlamında üçüncü ülkelerle belirli prensip anlaşmaları da yapıyor. Bu bağlamda Macaristan’ın yapmış olduğu açıklama ‘ters akım’ hususunda Ukrayna ile işbirliği yapılmayacağı yönünde. Ama Ukrayna’nın özellikle son 1-2 senedeki tüketimine baktığımız kadarıyla Rusya’dan almış olduğu gaz miktarında bir azalma, totalde bir azalma ama Avrupa’dan akış konusunda daha da artış görülüyor.
Öte yandan Ukrayna’nın tabii kendi içerisinde belli problemleri var, sanayi üretimi düşmüş durumunda. Önümüzdeki dönemde ancak bunların aşılabilmesi ile elektrik tüketimi ve gaz ihtiyacındaki artışı göreceğiz. Ama şu anda Ukrayna ekonomisi perişan bir halde. O nedenle önümüzdeki birkaç sene içerisinde doğal gaz talep ve tüketim seviyelerinin çok hızlı bir artışla karşılaşması söz konusu değil gibi gözüküyor. O zamana kadar da Rusya ile yapılan müzakereler var. Ama şunu ifade edelim, bölgede ek gazın Ukrayna’ya kadar ulaştırılması açısından belirli sıkıntılar var. Avrupa dışından, örneğin Türkiye üzerinden gidecek gazın ulaştırılması ile ilgili olarak altyapı sorunu, boru hattından sağlanacak ekstra gaz bulunmasıyla ilgili şu anda belirli çalışmalar yok. O açıdan bütün bu denklem incelendiğinde Ukrayna’nın gaz tedariki konusunda çok da fazla bir avantajı olmadığı, özellikle Avrupalı ortakları ile işbirliği yapma, kendi içerisinde gaz tüketimini tasarruf yaparak azaltma gibi yollara gitmesi gerektiği söylenebilir."
