Arap Baharı öncesinde gündemde olan Ortadoğu'da yaşanan su sıkıntısı, kaotik ortam başladığında unutulur gibi oldu. Bölgede suyun petrolden daha önemli olduğunu söyleyen sayısız analist var. Radikal yazarı, Hürriyet dış politika analisti Fehim Taştekin, Radikal'de yayınlanan ‘Suya hasret, suya esaret!' başlıklı yazısında ortak su havzalarının paylaşımının Ortadoğu'daki çatışmaları tetikleyen faktörlerin başında geldiğini ifade etti. Suyun savaş silahı olarak kullanıldığına dikkat çeken Taştekin, konuyu ‘Ali Topuz ile Dünya Hali'nde değerlendirdi.
'SURİYE KRİZİNİN SEBEPLERİNDE BİRİ DE KURAKLIK'
"Arap Baharı diyalogları da ortadan kaldırdığı ve daha ciddi meseleler gündeme geldiği için suyla ilgili tartışmalar epeyce geriledi" diyen Taştekin şunları söyledi:
"Amman'da tehlike altındaki sular üzerine düzenlenen iki günlük konferansta katılımcılardan ikisi Suriye'de 2011'de patlak veren krizin nedenlerinden bir tanesinin kuraklık olduğunu belirterek bu meseleye dikkat çekti. Ülkeler arasında bu potansiyel kriz hala çatışma üretebilecek tehlikeli bir düzeyde varlığını sürdürüyor. Türkiye ile Suriye arasına Fırat suyunun, Türkiye ile Irak arasında ise hem Fırat hem de Dicle'nin paylaşımıyla ilgili sorun var. Benzer şekilde Ürdün nehrinin paylaşımı konusunda İsrail'le Ürdün, Yermuk nehrinin paylaşımıyla ilgili Suriye'yle Ürdün sürekli olarak birbirlerini suçluyorlar. Suyun korunması, paylaşılması, kuraklığa karşı ortak önlemler alınması konusunda herhangi bir ortak mekanizma olmadığı için suyun altında yer alan ülkeleri en ufak krizde yukardaki ülkeleri suçluyor."
‘IŞİD, BARAJ SULARINI MANİPÜLE EDİYOR'
Taştekin, çatışma bölgelerinde suyun manipüle edilen bir unsura dönüştürüldüğünü ve savaş aracı olarak kullanıldığını belirterek şöyle konuştu: "Suriye ve Irak'taki çatışmaları izlerken suyla ilgili bu meseleyi çok fazla göz ardı ediyoruz. Bunlar hiç gündeme gelmiyor. Mesela IŞİD dört tane baraj ele geçirdiğinde bu barajın sularını manipüle etmeye başlıyor. Kendi kontrol ettiği bölgelere daha fazla su veriyor. Kontrolünü ve otoritesini reddeden bölgelerin suyunu keserek cezalandırıyor. Bu da milyonlarca insanın hayatını etkiliyor. Suriye'deki Tabka barajının sularının dağıtım merkezlerine yapılan müdahaleler nedeniyle Halep ve Rakka civarında IŞİD'in kontrol etmediği bölgelerde ciddi su sıkıntıları yaşandı. Yaklaşık 5 milyon insanın bundan etkilendiği söyleniyor."