Katılımcıların, Dünya Kadınlar Günü'nü tebrik eden Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Daha güzel bir gelecek istiyorsak insanlık için biz kadını destekleyecek her şeyi yapmak durumundayız. Kadınlar ve kız çocukları, ekonomik büyüme ve kalkınma için çok önemlidirler. Cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve kadının güçlendirilmesi, toplumlarımızın refahı ve sürdürülebilir kalkınma için olmazsa olmasıdır. Uluslararası camia olarak biz 2005 yılındaki dünya zirvesinde de bunu kabul ettik. Çünkü Pekin Deklarasyonu Eylem Platformu ile birlikte birçok karar aldık. 1995 yılında BM'nin gerçekleştirdiği Dünya Konferansı ile birlikte milenyum kalkınma hedefleri içerisine bunları koyduk."
"TÜM İNİSİYATİFLERİ DESTEKLİYORUZ"
Türkiye'nin, kadının güçlendirilmesi ve cinsiyet eşitliği konusunda, BM Kadın Girişiminin 2010 yılında ortaya kolmuş olduğu yapıyı kabul ettiğini belirten Davutoğlu, bunun tarihi bir adım olduğunu kaydetti. Çok daha tutarlı ve iyi koordine edilmiş ve çok daha fazla kaynaklı bir şekilde bunun devam ettirilmesi gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, "Türkiye tüm inisiyatifleri desteklemektedir" ifadesini kullandı.
Cinsiyet eşitliği, kadın ve kız çocuklarının güçlendirilmesiyle ilgili tartışmanın çok önemli bir konu olduğuna işaret eden Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kadının güçlendirilmesiyle alakalı atılması gerekenler, dünyanın birçok yerinde öncelikler halinde. Eğitim, sağlık, sosyal koruma, uygun iş ve yaşam standartları için ekonomik koşulların eşit düzeye getirilmesi hala çözülmesi gereken sorunlar. Kadınların bugünün dünyasında yaşadığı sorunların çözülmesi için toplumların ve hükümetlerin önemli çalışmalar yapması gerekmektedir. Eğer bunları yapamazsak toplumlarımız, daha yoksul hale gelecek ve daha kötü koşullara gideceğiz. Kız çocuklarının eğitimine biz de çok büyük önem atfediyoruz. Türkiye, Kanada ve Peru ile birlikte öncülük yaptı ve BM içerisinde Dünya Kız Çocukları Girişimi'ni başlattı. Kız çocuklarının okullaşma oranının artırılması ve onların erken yaşta zorunlu evliliklere itilmesinin önüne geçmeyi, en iyi adım olarak görmekte."
"KAPSAMLI ÇÖZÜMLER İÇİN ÇABAMIZ DEVAM EDECEK"
"Türkiye, çatışmalardan etkilenmiş olan bölgelerdeki kadınların ve çocukların korunması ve güçlendirilmesi adına her türlü kaynağını seferber etmektedir" diyen Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Kapsamlı çözümler bulmak için çabamız devam edecektir. Kadına karşı işlenmiş suç, hiçbir kültürel veya dinsel temelle meşru hale getirilemez. kadına karşı şiddetle mücadele edebilmek için Türkiye olarak biz çok kapsamlı kanunlar çıkardık. Biliyoruz ki hala bu sorununu kökünü kazıyabilmek için yapmamız gereken çok şey var. Çabalarımızı ve çalışmamızı kararlılıkla devam ettirirsek bu noktaya da ulaşırız diye düşünüyorum. Türkiye kadına karşı ayrımcılığının her türlüsünün ortadan kaldırılması konvansiyonuna taraftır. Aynı zamanda Avrupa Konseyinin Kadına Karşı Şiddetin ve Aile İçi Şiddetin Ortadan Kaldırılması Konvansiyonu'na da üyedir. Biz İstanbul konvansiyonunu kendi ülkemizdeki mevzuatın içerisine katma çabamızla 2012 Martı'nda bir kanun çıkardık ve esasında bu çok önemli mevzuattır. Çünkü ilk defa Türkiye'de aile içi şiddetle mücadele etmek için çıkarılmış ilk kanundur. Bütün kadınları, bütün kadın mağdurları, evli olsun olmasınlar, mağdur olma noktasından haklı olma noktasına getiren ilk mevzuat parçasıdır. Kadını aynı şekilde kalkınmanın üç boyutuna, sosyal ve çevresel boyutuna katma noktasında yine çok şey yaptık, yapmaya devam edeceğiz."