Güney Kıbrıs Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis, 27 Şubat'a kadar sürecek üç günlük bir Moskova ziyareti gerçekleştirdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Nikos Anastasiadis bu ziyaret esnasında askeri iş birliği anlaşması imzaladı. Anastasiadis seyahatinden önce AB-Rusya ilişkilerinin geriliminde AB'yi suçlayan bir açıklama yapmış ve yaptırımlar yerine yeni iletişim yolları bulunması gerektiğini vurgulamıştı.
Peki bu ziyarette Rum yönetimi liderinin çantasında neler var? Ziyaret Avrupa Birliği ilişkilerini nasıl etkileyecek? Görüşme Atina'dan nasıl görünüyor? Bu ziyaret Kıbrıs sorununu nasıl etkileyecek? AB ilişkilerinden ne tür etkiye yol açabilir? Kathimerini gazetesinden Nikolaos Stelya ‘Ali Topuz ile Dünya Hali'nde, Anastasiadis'in Moskova ziyaretini değerlendirdi.
RUM KESİMİ İÇİN RUSYA ÖNEMLİ
Batıyla Rusya arasındaki inatlaşmanın endişe verici boyutlarda ilerlediğini ifade eden Stelya, "İngiltere'nin Kiev'e askeri elemanlar göndereceğine dair haberler çıktı. Böyle bir durumda Yunanistan'la Kıbrıs, Rusya'yla olan ilişkilerini göz ardı etmek istemiyor. Kıbrıs Rum yönetimi Rusya'ya şu mesajı veriyor: Batı bir tarafta, biz AB'nin Ortodoks ülkeleri diğer taraftayız ve Moskova'yla ilişkilerimizin, bu kriz yüzünden askıda kalmasını ya da kötü yönde etkilenmesini istemiyoruz" dedi.
KIBRIS MÜZAKERELERİNDE İPLER KOPTU
Stelya, Kıbrıs müzkerelerine de değinerek, Rum tarafının doğalgazı Türkiye karşısında bir koz kullanıp müzakere masasında daha fazla toprak edebilir miyim şeklinde bir düşünce yapısına yönelince iplerin koptuğunu söyledi. Stelya'ya göre önümüzdeki süreçte de en azından Türkiye'deki milletvekilliği seçimlerinin sonuna kadar da bir gelişmenin olması pek mümkün değil.
ATİNA MARİOPOL'DAKİ YUNANLAR İÇİN ENDİŞELİ
Ukrayna'da özellikle Mariopol kenti civarında Yunan kökenli vatandaşların yaşadığını hatırlatan Stelya, Atina'nın gelişmlerle ilgili kaygılarını aktardı: "Yunanistan oradaki halkın geleceği için büyük bir kaygı taşıyor. Orada canlı bir Helen ticaret merkezi söz konusuydu. Onların torunları yaşamaya devam ediyor. Atina onların can güvenliği için hayli tedirgin bir durumda. Ukraynadaki iş oldukça ciddileşiyor ve bölgeyi yeni bir soğuk savaş dönemine itiyor. Yunanistan zaten ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya, bir de yanı başında yeni bir soğuk savaşı görmek istemiyor."