CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM'deki Grup Toplantısı'nda konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Geçen pazar günü bir operasyon yapıldı. Tek kurşun atılmadan bir de şehit verdik. Şehidimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Oraya gidildi. Süleyman Şah ve 2 askerin naaşı alındı. Sınıra yakın bir bölgede yeni bir türbe inşa edilecek.
Nasıl tüm dünyanın şamar oğlanı haline geldi. Süleymaniye'de askerimizin başına çuval geçirildi. ‘Nota verecek misiniz' diye sorulduğunda, ‘müzik notası mı' dedi. İlk kırılma budur.
Sonra Mavi Marmara olayı yaşandı. AKP vekilleri de binecekti o gemiye ama son anda uyarı gelince binmediler, sonra İsrail baskınında 9 vatandaşımız öldü.
"BİR SABAH KALKTIK SURİYE BİZİM CAN DÜŞMANIMIZ OLDU"
Esad ve eşi Türkiye'ye geldi, beraber tatil yaptılar. Sonra bir sabah kalktık Suriye bizim can düşmanımız oldu. Silahları götürdük, militanları Suriye'ye geçirdik ve Müslümanlar birbirlerini katletmeye başladı. Suriye'de hala kan akıyor, bunun sorumlusu iktidardır.
Niğde Ulukışla'da IŞİD militanları asker ve polisimizi şehit etti. Daha sonra IŞİD Süleyman Şah'ın boşaltılması için 3 gün süre verdi. Bu tehditle doğrudan muhatap olan hükümet terör örgütü diyemiyor. Türbeyi yıkacağım diyor, tık yok.
"KAÇAN BİR İKTİDARA NE DENİR?"
Süleyman Şah bizim vatan toprağımız. 1921 yılında imzalanmış sözleşme var. Hangi gerekçeyle bir orayı terk ediyoruz. Neden terk ediyoruz? 77 milyon yurttaşıma çağrı yapıyorum. Kendi ülkesinin toprağını yabancılara teslim eden teslim ederken de kaçan bir iktidara ne denir? Oturun düşünün.
Uluslararası sözleşmelerle Türkiye toprağı olarak bilinen yerden askerinizi çekerseniz, türbeyi bombalarsanız, naaşları getirirseniz buna ne denir? Neyin karşılığında kaçtınız siz? Bunu sormak zorundayız.
"KAÇ DİYE YETKİ VERMEDİK"
Bir karış toprağımızdan ödün vermedik, kaçmadık, mücadelemizi yaptık. Bu ülkenin onuru için sen ne yaptık, Süleyman Şah'tan kaçtın. Kaçarken nal topladın. Senin Türkiye Cumhuriyeti olduğun tartışmalıdır artık. Kaçmak ne zamandan beri zafer oldu. Kendi toprağın, askerlerin orada. Süleyman Şah ve 2 askeri orada. 10 dönümlük bir arazi yapmışsın, orayı terk ediyorsun, kaçıyorsun ve bunu zafer diye millete kakalıyorsun.
Yetki istendi TBMM'den, biz de sana yetki verdik. Kaç diye yetki vermedik. Toprağı koru diye yetki verdik. Hayatımda kaçmayı zafer olarak sunan bir iktidar gördüm ya, hiç bir zaman aklıma gelmezdi. Korkaklığın sünepeliğin zafer olduğunu gördük. Sen zafer mi görmek istiyorsun, Sakarya'ya bakacaksın. Zafer görmek istiyorsan, Kıbrıs'ın Beşparmak Dağları'na bakacaksın.
Öyle anlaşılıyor ki bunu çko büyük bir tiyatroyla satıyorlar. Bunun büyük bir fiyasko olduğunu herkes biliyor.
"ORTADOĞU'YA BARIŞ GETİRECEĞİZ"
CHP'nin iktidarında halkın yüzü yere eğilmeyecek. Bu ülkenin onuruyla oynadılar. Bu ülkenin gururuyla oynadılar. Sözüm söz bizim iktidarımızda Ortadoğu'da kan akmayacak. Ortadoğu'ya huzur ve barış gelecek. Toplumun her kesimiyle yeniden sıcak ilişkiler kuracağız. Ortadoğu'ya barış getireceğiz. Biz sadece kendi ülkemizin değil, bütün insanları seviyoruz. Benim ülkemde benim insanlarım huzur içinde yaşayacak.
İngiltere'yi bilirsiniz. Ta binlerce kilometre ötedeki Folkland adalarını Arjantin'den geri aldı. Sen sana ait topraktan kaçıyorsun.
Parlamentoda milletvekillerimize karşı şiddet uyguluyorlar. Sanıyorlar ki CHP geri çekilecek. CHP geri çekilmeyecek kapı gibi mücadelesini yapacak."