Euro Bölgesi (Eurogroup) maliye bakanlarının cuma günkü toplantısından Yunanistan'ın şubat sonunda sona eren mali programının 4 ay şartlı uzatılması kararının çıkmasının ardından Atina hükümetinin bugün kredi verenlere reform listesini sunması bekleniyor. Yunan hükümetinin sunacağı ve yapmayı taahhüt ettiği reformlar paketinin kreditörler tarafından onay alması halinde 4 ay uzatım kararı uygulamaya geçirilecek.
Toplantıdan sonra yapılan ortak açıklamada, mali programın 4 ay uzatılması karşılığında Yunanistan'ın geçmiş tüm taahhütlerine bağlı kalacağı, ekonomik toparlanmaya ve mali istikrara zarar verecek tek taraflı adımlardan kaçınacağı ve AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve IMF'nin oluşturduğu Troyka'nın denetiminde tutulacağı kayda geçirilmişti.
Eurogroup, Troyka'ya sunulacak reformların onay alması halinde kredi akışının başlayacağını açıklarken, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'tan da, ‘Eurogroup toplantısında sert ve zor geçen müzakereler sonucunda temel hedefine ulaştığı' açıklaması gelmişti. Çipras, "Kemer sıkma politikalarını, memorandumları ve Troyka’yı geride bırakarak kararlı bir adım attık. Yunanistan’ı haysiyetli bir şekilde ayakta tuttuk ve Avrupa’nın imha etme, biat ve körlemesine cezalandırma alanı değil, müzakere ve kalıcı uzlaşma alanı oluşturduğunu kanıtladık" demişti.
Bünyesinde sol eğilimli birçok küçük partiyi barındıran Çipras liderliğindeki SYRIZA partisi ve hükümet içerisinden, Avrupa ile şu ana kadar yürütülen politikayla ilgili itirazlar gelmeye başladı.
KOALİSYON BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTA ZORLANIR
SYRIZA içerisinde şu ana kadar kapalı kapılar ardında ifade edilen itirazların dışarıya taşması durumunda, koalisyon hükümetinin bütünlüğünü korumakta zorlanacağı ve ülkenin yeni bir siyasi belirsizlikle karşı karşıya kalabileceği değerlendirmesi ön plandaydı.
‘İKTİDAR, GERÇEKLERLE BULUŞMAKTIR, GERÇEKLER DE HER ZAMAN HAYALLER KADAR GÜZEL DEĞİLDİR'
Hükümetin, Avrupa politikasını eleştirenlerin elini güçlendiren yorumlardan biri de, Eurogroup toplantısı sonunda, Yunanistan'ın 240 milyar avroluk kurtarma paketine en büyük yardımı yapan Almanya'nın Maliye Bakanı Wolfgang Schauble'den geldi.
Yunanistan içerisinden en öne çıkan yorum ise siyası tavrı ve duruşuyla halk tarafından ‘Milli Kahraman' olarak anılan Manolis Glezos'tan geldi. 2000'den bu yana SYRIZA ile seçimlere katılan, partinin Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekili olan ve Çipras'ın da ‘ulusal direnişimizin sembolü' diye andığı Glezos, hükümeti, Eurogroup toplantısında izlediği tavır nedeniyle eleştirdi.
‘BU YANILSAMAYA İŞTİRAK ETTİĞİM İÇİN YUNAN HALKINDAN ÖZÜR DİLİYORUM'
Glezos, ‘Geç olmadan' başlığıyla kaleme aldığı mektupta, Yunan halkının SYRIZA'nın vaatlerine oy verdiğine işaret edip şu eleştirileri getirdi:
"Troyka'yı kurum, memorandum'u anlaşma ve kreditörler'i ortak diye adlandırmakla bir önceki durumu değiştiremezsin. Elbette Yunan halkının 25 Ocak 2015 seçimlerindeki oyunu da değiştiremezsin. Halk, SYRIZA'nın vaatlerine oy verdi. 'Sadece Alman ve diğer AB kreditör oligarşinin değil Yunan oligarşisinin de stratejisi olan kemer sıkma önlemlerini iptal ediyoruz. Seçimlerin ertesi günün bir kanunla Memorandum, Troyka ve tüm kemer sıkma kanunlarını iptal ediyoruz.' şeklinde açıklamalar yaptık. Aradan bir ay geçti ve bu açıklamalarımız hala gerçekleşmedi. Yazık. Tarafımdan bu yanılsamaya iştirak ettiğim için Yunan halkından özür diliyorum."
‘ÇOK GEÇ OLMADAN HÜKÜMETE TEPKİ VERİN’
Glezos, tüm SYRIZA üyelerine de ‘çok geç olmadan hükümete tepki vermeleri' çağrısında bulundu.
‘DAHA ÖLÇÜLÜ VE ADİL BİR DEĞERLENDİRME BEKLİYORDUK'
Yunan hükümet çevrelerinden ise ‘Glezos'un, Yunan halkının onurunun tekrar geri gelmesi için hükümetin yaptığı ve yapmaya devam ettiği sert ve sancılı müzakerelere dair muhtemelen iyi bilgilendirilmediğini' açıklaması geldi.
Açıklamada, ‘Glezos gibi tecrübeli bir üyeden daha ölçülü ve adil bir değerlendirme bekliyorduk' denildi.
AKROPOLİS'TEN NAZİ BAYRAĞINI İNDİRİP YUNAN BAYRAĞINI DİKMİŞTİ
AP'nin en yaşlı üyesi 93 yaşındaki Glezos, 2. Dünya Savaşı'na gönüllü olarak katılmak istemiş ancak yaşı küçük olduğu için talebi kabul edilmemişti. Almanya'nın 1941 —1944'teki Yunanistan'ı işgali sırasında ‘Milli Mukavemet' üyesi olan Glezos, Atina'nın sembolü olan Akropolis tepesindeki Nazi bayrağını indirip yerine Yunan bayrağını dikmişti.
Glezos, 1967-1974'teki Albaylar Cuntası döneminde de mücadele vermiş ve 3 kez ölüm cezasına çarptırılmıştı. Glezos, 12 yılını cezaevinde 4 yıl da sürgünde geçirdi.