PYD: TÜRKİYE İLE ANLAŞMA VAR
Milliyet gazetesinden Aslı Aydıntaşbaş: İdris Nassan, Kobani'deki Kürt güçlerinin uluslararası dünyadaki sözcüsü. Resmi makamı, "Dışişleri Bakanı Yardımcısı." Dün, Süleyman Şah operasyonunu konuşmak için aradığımda şu bilgileri verdi:
Türk askeri YPG bölgesinden barışçıl bir biçimde geçti. Önceden haber verilmişti. Karar sadece (Ankara'da bulunan Kobani Başbakanı) Enver Müslim değil YPG'yle de temas edildi.
Türbenin yeni yeri Eşme köyü, YPG ve YPJ kontrolündedir. Ama kendi tarihlerini koruyabilmek için geçici olarak bir yere ihtiyaçları var ama bu oranın Türk toprağı haline geldiği anlamına gelmiyor.
Biz onlara tarihlerini koruyabilmeleri için yardımcı oluyoruz. Olanlar, Kobani yönetimi ve Türk makamları arasında bir anlaşma çerçevesindedir.
OPERASYON KARARI SAĞIR ODA'DA ALINDI
Yeni Şafak gazeyesinden Abdülkadir Selvi: Gizlilik içerisinde yürütülen operasyonun kararı Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki "Sağır Oda"da alınıyor. Her türlü sızmaya karşı önlem olarak müthiş bir gizlilik içerisinde yürütülüyor. Operasyon kararı 2 ay önce alınıyor. O nedenle Aralık sonu ya da Ocak ayı başı itibariyle değişmesi gereken Süleyman Şah Saygı Karakolu'ndaki personelin değişimi erteleniyor.
Operasyon öncesinde koalisyon güçleri ile bölgedeki yerel unsurlar PYD ile IŞİD bilgilendiriliyor. Daha doğrusu PYD ile IŞD ciddi bir şekilde uyarılıyor. Peki IŞİD ve PYD'ye giden mesaj neydi? "En ufak bir kıpırdanma olursa ateş topuna çeviririz." Operasyon süresince PYD ve IŞİD'de en ufak bir kıpırdanma yaşanmıyor.
IŞİD'in bölgedeki varlığı nedeniyle durumu tehlikeli bir hal alan Süleyman Şah Türbesi, Türkiye sınırına yakın bir noktaya nakledildi. Böylece Türkiye, Suriye topraklarında bir operasyon yapabileceğini tüm dünyaya gösterdi. Yurtdışındaki tek toprak parçamız olan Süleyman Şah Türbesine saldırarak, Türkiye'yi kontrolsüz bir çatışmanın içine sokma planları akamete uğratıldı. "Şah Fırat " operasyonuyla, IŞİD'in tehditleri nedeniyle Musul'daki başkonsolosluğumuza yapılan baskın benzeri bir risk ortadan kaldırılmış oldu.
MERCİDABIK MEYDAN MUHAREBESİ KAZANMIŞ HAVA DA NEDİR?
Radikal'den Murat Yetkin: Süleyman Şah türbesi saldırı endişesiyle Suriye'deki IŞİD kontrolündeki bölgeden PYD kontrolündeki bölgeye nakledilmiştir. Hamasetten arındırınca geriye kalan budur. Askeri açıdan büyük bir başarı olabilir, bilemem. Genelkurmay'ın harekât planı üzerinde uzun süre titizlikle çalıştığı, plana göre uyguladığı, hükümetin kendisine verdiği görevi yerine getirdiği anlaşılıyor.
Ama Süleyman Şah Türbesi ve onu koruyan askeri karakolun yerini mecburiyetten değiştirmek zorunda kalmayı siyasi bir başarı olarak kimse anlatmaya kalkmasın. Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) adlı terörist örgütün baskısıyla Türkiye'nin son altı ay içinde terk etmek zorunda kaldığı ikinci mevzidir bu. İlki, Musul Başkonsolosluğu idi.
Türbenin nakli doğru karar olabilir. Doğru ve çok geç kalmış bir karar da olabilir. Ama bu Mercidabık Meydan Muharebesi kazanmış hava da nedir Allah aşkına? Sanırsınız IŞİD baskısıyla bir mevziden ayrılmak zorunda kalınmamış da, baştan beri hep türbeyi tahliye amaçlanmış. Bir başarıdan söz edilecekse, bunun bir ricat başarısı olduğunu biliyorsunuz sizde.
TÜRKİYE SAVAŞA GİRER Mİ?
Hürriyet gazetesinden Fatih Çekirge: Süleyman Şah Türbesi'ni koruyan askerlerimizi kurtarmak için bir operasyon yapıldı. Türkiye kuşatma altındaki evlatlarını bir gecede oradan aldı. Neresinden bakılırsa bakılsın, çok yerinde alınmış siyasi bir karar ve başarılı bir operasyondur bu. Suriye'nin mecburi itirazlarının ve tehditlerinin de hiçbir değeri yoktur.
Türkiye ne yapacaktı? İç çatışma halinde olan ve devlet otoritesi kalmamış olan topraklarda askerlerini terörün kuşatması altında mı bırakacaktı?
Elbette hayır. Devlet olmak neyi gerektiriyorsa o yapılmıştır. Dünya da bu operasyonu haklı bulmuştur. Şimdi gelelim asıl soruya…
Öncelikle şunu söylemeliyim ki, Suriye, bırakın savaşı Türkiye'ye karşı bir savaş senaryosu dahi yapacak durumda değildir. Yani bu nedenle bir savaş olmaz.Ama bundan daha önemli ve derin meseleler var. O da Musul ve Kerkük'ün durumudur.Peki Türkiye, Musul ve Kerkük üzerinden bir savaşa girer mi?
Bence hayır… Ama bu savaş hep kapımızda, eşiğimizde sürer. Zaten ne zaman kapımızdan eksildi ki…