Sinema dünyasının en prestijli film ödüllerinden olan Oscar için saatler kaldı. 87. Akademi Ödülleri, bu akşam düzenlenecek görkemli bir törenle sahiplerini bulacak. 87'inci Oscar Ödül Töreni, Hollywood'daki Dolby Tiyatrosu'nda gerçekleşecek. Sunuculuğunu Neil Patrick Harris'ın yapacağı tören, 200'den fazla ülkeden canlı yayınlanacak.
RS FM'de Süheyla Demir'in sunumuyla yayımlanan Radyo Sohbetleri programında bu hafta, Oscar heyecanı konuşuldu. Sinema eleştirmeni Alper Turgut, 87. Oscar Ödüllerine dair izlenim ve tahminlerini paylaştı.
BU SENE OSCAR DAHA ‘SANATSAL'
Akademi Ödülleri, hem çok takip edilen hem de çok eleştirilen bir organizasyon. Siz ne düşünüyorsunuz? Bu seneki Oscar töreni nasıl olacak?
Avrupa'daki film festivalleri daha sanat filmlerine, yani festival filmlerine yönelik. Ticari kaygısı olmayan filmler genellikle bunlar. Amerikan sinemasının arenası ise Akademi Ödülleri, yani Oscar. Burada daha çok gişe filmleri yarışıyor. Amerikan Bağımsız Sineması çok fazla kendine şans bulamıyor. Ancak bu sene biraz sanat filmlerinin ağırlıkta olduğu bir Oscar oldu. Bu da şaşırtıcı diyebilirim. Çünkü Hollywood genellikle militarist, aile, biyografi, kutsal kilise vb. konularla ilerliyor. Bu anlamda bu sene farklı ve daha heyecanlı bir tören olacak diye düşünüyorum.
IRKÇILIK TARTIŞMALARI YİNE GÜNDEMDE
Oscar'a bu sene de ırkçılık tartışmaları damgasını vurdu. Oscar Ödülleri'ni dağıtan Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi üyelerinin yüzde 94'ünün beyazlardan oluşması tepki çekti. Aynı zamanda Oscar'a aday gösterilen 20 oyuncu sadece beyazlardan oluşuyor. Bu duruma ne diyorsunuz?
Siyahi adayların olmaması dışında, "Acaba hak eden adaylar var mı?" diye de düşünmek lazım. Çünkü sinema ya da eleştirmenlik öznel bir iş. İnsanları yarıştırmak da kapitalizmin bulduğu oyunlardan biri olsa gerek. Bu anlamda zaten dünyaya ırkçılık filmleri yapan Amerika, kendi Kızılderilili ya da siyah insanlara yönelik soykırımlarını, onları köleleştirmelerini hiç anlatmaz ya da nadiren anlatır. Bu anlamda şaşırtıcı değil. Arada sinema, müzik ya da başka dallarda siyah insanları öne çıkartıyorlar ama, bu Amerikan cezaevlerinde en çok siyah insanlar olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
"BIRDMAN OSCAR'A YAKIN"
En İyi Film Adayları:
American Sniper, Boyhood, Birdman, The Imitation Game, Whiplash, Grand Budepest Hotel, Selma, The Theory of Everything…
Bir süredir Altın Küre'de de kazanan "Çocukluk/Boyhood" favoriydi ama son birkaç gün içinde "Birdman" yani "Atmaca" adıyla gösterime girecek olan film öne çıktı. Ama yine de kafa kafayalar. Bu iki film arasında geçecek, benim tahminim "Birdman", çünkü giderek yükseliyor.
En iyi film dalında, benim adıma bir başyapıt yok. İyi, seyredilir filmler; ancak "Bu almalı" dediğim bir proje bu sene yok. Yine de "Boyhood" aslında benim gönlümden geçen film. Lakin Inarritu'yu da çok sevmeme rağmen Birdman'in de yükselişi sürüyor.
"INARRITU VE LINKLATER REKABETİ"
En İyi Yönetmen Adayları:
Richard Linklater (Boyhood), Alejandro González Iñárritu (Birdman), Wes Anderson (Grand Budepest Hotel), Morten Tyldum (The Imitation Game), Bennett Millervar (Foxcatcher)…
Alejandro Gonzalez Inarritu ile Richard Linklater arasında çok az bir fark var. Inarritu öne geçti son birkaç gün içerisinde. Diğer arkada gelenlerin oranları çok düşük. Wes Anderson'ın Büyük Budapeşte Oteli'ni çok sevmiştim ancak yönetmen olarak onun alması biraz mümkün görünmüyor.
"LEVIATHAN'IN OSCAR ŞANSI VAR"
En İyi Yabancı Film Adayları:
Leviathan (Rusya), Ida (Polonya), Tangerines (Estonya), Timbuktu (Moritanya), Wild Tales (Arjantin)…
Ida da müthiş bir film. Aslında yabancı dilde film dalı, en iyi film dalındaki yarışmadan daha zor. Çünkü orada sadece Amerika'nın iyileri var, burada ise dünyanın iyileri var. Bu anlamda çok çok iyi filmlerden bahsediyoruz. Leviathan da sonuçta bu ödüllerin favorisi ama Ida da favori. Hatta bahislerde bir o geçiyor, bir diğeri geçiyor. İkisinin arasında kaldığı belli. Timbuktu'yu ve diğerlerini ben çok fazla beğenmemiştim. Benim gönlüm daha bir geniş ve kapsamlı olduğu için Leviathan'dan yana. Ama bu Ida'yı kötü film yapmaz.
"KIŞ UYKUSU" NEDEN ADAY GÖSTERİLMEDİ?
"JULIAN MOORE FAVORİ"
En İyi Kadın Oyuncu Adayları:
Julianne Moore (Still Alice), Rosamund Pike (Gone Girl), Reese Witherspoon (Wild), Felicity Jones (The Theory of Eveything), Marion Cotillard (Deux Jours, Une Nuit)…
Diğer adaylara haksızlık etmiş gibi olmayalım ama Julianne Moore uzak ara önde. Still Alice/ Unutma Beni, neredeyse sadece Julianne Moore üzerine çekilmiş. Ben Marion Cotillard'ı da çok beğendim ama Julianne Moore dışında birisinin kazanması büyük sürpriz olur. Neredeyse favori diyebileceğimiz aday bu. Zaten beşinci adaylığı Oscar'da. Bu kez gönlüm ondan yana. Beğendiğim de bir aktrist, kazanmasını istiyorum zaten.
"REDMAYNE'IN OYUNCULUĞU DAHA OSCARLIK "
En İyi Erkek Oyuncu Adayları:
Michael Keaton (Birdman), Eddie Redmayne (The Theory of Everything), Benedict Cumberbatch (The Imitation Game, Bradley Cooper (American Sniper), Steve Carell (Foxcatcher)…
Erkek bölümü zorlu. İki aday var önde: Eddie Redmayne ile Michael Keaton. Ancak Eddie Redmayne'ın Her Şeyin Teorisi filmindeki oyunculuğu bence biraz öne çıkıyor. Neden? Oscar hastalıkları, kilo almışları, zayıflamışları ya da biyografiye dayanan rolleri sever. Bu anlamda tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş, giderek konuşma yetisini kaybetmiş bir insanı canlandıran bir oyuncunun şansı elbette daha fazla. Michael Keaton ondan daha kurt, daha yetenekli olabilir, ancak filmin de önemi var. Oscar'da bir insanın geçmişindeki çok iyi oyunculuklarına, bundan önceki başarılarına, aldığı ödüllere bakılmıyor. Hatta ödül alması biraz dezavantajı oluyor; "Ona Oscar vermişiz, bir daha vermeyelim" gibi. Bu anlamda Michael Keaton çok iyi oynamış, Birdman'in belki de en iyi şeyi, ama yine de Eddie Redmayne'ın alma ihtimali çok yüksek.