Toplumcu şiirin usta kalemlerinden Ataol Behramoğlu, geçtiğimiz günlerde 50. sanat yılını kutladı. İlk şiir kitabını 1965 yılında yayımlayan şair, geçen yarım asır boyunca sanatçı kimliğine yazarlık, çevirmenlik ve düşünürlük gibi vasıfları da ekleyerek Türkiye sanat tarihinde doldurulamaz bir yer edindi.
50 YILIN DEĞİŞTİREMEDİKLERİ…
Sputnik'te Süheyla Demir'in sunduğu Radyo Sohbetleri programına konuk olan şair Ataol Behramoğlu, 50 yılı geride bıraktığı sanat hayatını anlattı. Geçen yılları iyi değerlendirdiğini, tasarladıklarımın çoğunu yapmayı başardığını söyledi.
Yarım asır içinde kişiliğini oluşturan temel duyguların değişmediğinin altını çizen Behramoğlu, "Adaletsizliğe, zulme karşı çıkmak, eşitlik, iyilik, doğruluktan yana olmak, yurtseverlik, insana güven ve birey olmaktan öte insanlığın bir parçası olduğum duygusu hiç değişmedi. Bunlar sadece geliştiler diyebilirim" ifadelerini kullandı.
‘GÜZEL ŞEYLER, YERİNİ BİR ŞEKİLDE BULUYOR'
Ataol Behramoğlu'nun 50. sanat yılı anısına 31 Ocak'ta, Beşiktaş Belediyesi ve Tekin Yayınevi katkılarıyla bir kutlama düzenlendi. Fulya Sanat'ta gerçekleşen törene Behramoğlu'nun çok sayıda sanatçı dostu ve okuru katıldı.
Şair o geceyi şu sözlerle anlattı: "Beşiktaş Belediyesi, kitaplarımın yayınlandığı Tekin Yayınevi ve başka dostlarımın da katkılarıyla çok güzel bir gece düzenlendi. Edip Akbayram, Timur Selçuk, Vedat Sakman, Haluk Çetin ve Haldun Aksüt gibi değerli müzisyenler Şiirlerimden yapılan şarkıları ve kendi bestelerini sundular. Tiyatro sanatçısı arkadaşlarım Rutkay Aziz, Haldun Ergüvenç, Dilek Türker ve Işık Yanarsu şiirlerimi okudular. Nebil Özgentürk kısa sürede harika bir belgesel yapmış. Her şeyin taçlandığı olay da okurların salonu doldurup taşırmasıydı. Mutlu bir geceydi doğrusu. Dostlarım çok güzel şeyler söylediler. Şunu düşündüm; yapılan güzel şeyler, yerini bir şekilde buluyor. Bu açıdan insan doğru bildiği yolda yürümeli diye düşünüyorum."
‘VEFA YAKINMAM YOK'
Vefasızlık gibi bir sitemi olmadığını da ifade eden sanatçı "20 yıldır ülkeyi şiirlerimi okuyarak dolaşan bir insanım. Gittiğim her yere salonlar dolusu izleyici gelir, kitaplarım imzalanır. Benim böyle bir yakınmam gerçekten de yok" diye konuştu.
‘YARIM YÜZYILDAN ŞİİRLER'
Şairin en bilinen ve sevilen şiirleri 50. sanat yılında bir seçki kitap olarak yayınladı. 50 yılın özeti niteliğindeki eser, ‘Yarım Yüzyıldan Şiirler' adını taşıyor.
Bu kitabın kendisini tamamladığını vurgulayan Ataol Behramoğlu, şunları söyledi: "Çok iyi bir düzenleme oldu. Kitabın kotarılmasında Tekin Yayınevi koordinatörü Elif Akkaya Usta'nın büyük katkısı var. Kapak tasarımını sevgili Erkal Yavi yaptı. Yayınevindeki bütün arkadaşlarımın büyük katkıları oldu. Seçkiyi ben yaptım. 1965'ten günümüze yazdığım şiirlerden bir seçki hazırladım. Arkasında da bebekliğimden günümüze kadar fotoğraflar olan bir albüm var. Önsözünü Doğan Hızlan yazdı. Beni onurlandıran, tamamlayan ‘kimdir, nedir?' ortaya koyan bir kitap oldu."
RUS EDEBİYATININ HEM OKURU HEM DE ÇEVİRMENİ…
Ataol Behramoğlu'nun sanat hayatında Rus edebiyatı ile Rusçanın ayrı bir yeri ve etkisi var. Şair, 70li yılların başında Moskova Devlet Üniversitesi'nde stajyer olarak Rus Edebiyatı çalıştı. Ardından Puşkin, Lermantov, Gorki, Çehov ve Turgenyev gibi birçok Rus yazarın eserini Türkçeye kazandırdı.
Behramoğlu, 2007 yılında Rusçaya emeklerinden dolayı Puşkin Madalyası ile ödüllendirilirdi. "Rus edebiyatı ve kültürü beni çok etkiledi. Rus edebiyatının hem okuru hem de çevirmeni olmak beni her zaman mutlu etmiştir" diyen Behramoğlu, ‘Zamanımızın Kahramanı' eserini Türkçeye çevirip Lermanrov külliyatını tamamlayacağı müjdesini de verdi.
‘RUS OKURLARI TÜRK ŞİİRİNDEN HABERSİZ'
Türk edebiyatının, özellikle de Türk şiirinin Rusya'da yeteri kadar bilinmediğine dikkat çeken sanatçı, "Türk edebiyatı Rusya'da bir zamanlar daha iyi biliniyordu. Daha çok çeviri vardı, şimdi azaldı. Dolayısıyla Türk edebiyatının yeterince tanınması sözkonusu bile değil. Orhan Pamuk Nobel Ödülü almasa onu Rusçaya çevirmek herhalde kimsenin aklına gelmezdi. Hele Türk şiiri hakkında hemen hemen sıfır noktasında bilgi var. Nazım Hikmet sayesinde biraz tanınıyor" diye konuştu.