Merkez Bankası'nın faiz indirimi sonrası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu indirimi yeterli bulmadığını belirten bir açıklama yaptı.
Peki bu faiz indirimi gerekli mi gerekli miydi? Bu tartışmada hangi taraf haklı? Türkiye bu tartışmanın sonuçlarından nasıl etkileniyor? "Barbaros Devecioğlu ile Üç Soru İki Bakış"a konuk olan ekonomist Arda Tunca ve Gedik Menkul Değerler Yatırım ve Araştırma müdürü Üzeyir Doğan Merkez Bankası'nın faiz indirimini Radyo Sputnik'te değerlendirdi.
"TÜRKİYE BÜYÜYEME SORUNU YAŞIYOR"
"Dünya'da küresel olarak bir büyüyememe sorunu var. Türkiye'de bu küresel ortamda büyüyememe sorununun içerisine düştü. Bu faiz indirimimin bu kadar tartışılması da buradan kaynaklanıyor" diyen Arda Tunca, bu kararın neden yerinde ve doğru bir karar olduğunu şu ifadelerle anlattı: "Çünkü faiz oranının inmesi enflasyon açısından baktığımızda yapılabilir bir hal aldı. Petrol fiyatları ciddi bir şekilde çakıldı. Enflasyon açısından Merkez Bankası'nın eli rahatladı. Parasal istikrarı sağlamak için son derece rahat bir duruma ulaştı. Rakibimiz olan ve cari açık sorunu olan ülkelerle, aşağı yukarı aynı seviyede faiz veriyoruz. Gelişmekte olan ülkeler faiz oranlarını indirirken Türkiye, ben de biraz indireyim ve büyümeye destek vereyim dedi. Dolayısıyla bu karar rakibimiz olan ülkelerle hemen hemen aynı durumda olduğumuz için doğrudur. Bunun altı sembolik olurdu, üstündeki faiz oranı da fazla agresif bir indirim olup, Türkiye'den sermaye çıkışına sebep olurdu. O da istediğimiz bir durum değil."
Merkez Bankaları'nın üzerinde baskı kurulmasını doğru bulmayan Tunca, para politikalarının konu son derece teknik bir konu olduğunu söyledi ve "Bu konuyu ancak uzmanlarıyla konuşup tartışabilirsiniz. Ama sonuçları bütün toplumu ilgilendirir. O sonuçları da haklı olarak toplum sorgular. Fakat politika belirlenirken teknik tartışmaların kafa karıştırıcı bir ortam yaratmaması gerekirdi. Merkez bankası para politikalarının araçlarını kullanmakta bağımsız olmalıdır" dedi.
"HÜKÜMETİN İSTEDİĞİ ORANA YILSONUNDA ERİŞİLİR"
Üzeyir Doğan ise, Merkez Bankası'nın faiz indirimi yaparken sadece enflasyona ve enflasyondaki beklentilere bakmadığını ifade ederek elde bir kur gerçeğinin olduğunu ve bu kur gerçeğinin de hassasiyetinin oldukça yüksek olduğunu belirtti. Doğan, Merkez Bankası'nın yapacağı şok indirimin nelere yol açabileceğini ise şu şekilde açıkladı: "Yapılacak şok bir faiz indiriminin kurlar üzerindeki olumsuz etkilerini görecektik. Bu da enflasyon rakamlarında yeniden yükseliş anlamına gelecekti. Merkez bankası bu dengeyi gözetmek zorundaydı ve bu dengeyi gözeterek doğru bir karar verdi."
Merkez Bankası'nın geçen yıl kademeli olarak faiz indirimi yaptığını hatırlatan Doğan, "Bu kademeli indirim, 2015 yılı içerisinde de devam edecektir. Hükümetin istediği indirimin bir anda yapılmasıydı. İndirim, kademeli de olsa hükümetin istediği yöne gitmiş olacak Ama ekonomik gerekçelerle daha uygun bir şekilde gitmiş yapılacak. Hükümetin istediği orana 2015 yılı sonunda erişilir" diye konuştu.