Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte gündeme gelen ‘başkanlık' tartışmaları, 7 Haziran'da gerçekleşemesi beklenen seçimler öncesinde alevleniyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün yaptığı açıklamayla başkanlık sistemine yönelik niyetini de tekrarladı. Erdoğan, "Ben şu anda milli iradenin verdiği yetkiyi en iyi şekilde kullanamıyorum" dedi.
Peki, bahsedilen başkanlık modeli neleri kapsıyor? Türk halkı başkanlık sistemine onay verebilir mi?
Kanal 24 Ankara Temsilcisi ve Yeni Şafak yazarı Yaşar Taşkın Koç ile HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, tüm bu sorulara Radyo Sputnik'te yanıt verdi.
"BAHSEDİLEN MODEL DİĞERLERİNE BENZEMİYOR"
Türkiye halkının başkanlık sistemine onay verip vermeyeceğine de değinen Koç, "Elimizde henüz bunu ölçebilecek bir veri yok. Tartışma çok yeni. Süreç seçim yaklaştıkça meydanlarda şekillenecek. Halkın ne düşündüğünü söylemek için çok erken. Eğilim önümüzdeki üç dört ay içinde ortaya çıkacak. Fakat halkın ne düşündüğü kritik. Çünkü Ak Parti eğer önümüzdeki seçimlerde 367 koltuk alamazsa, 330'u da geçerse ya da bir partiyle işbirliği yapıp o arayı bulursa referanduma gidiyor. Referanduma gittiği zaman da halk karar verecek. Dolayısıyla halkın hem bu konuyu bilmesi hem de ikna edilmesi taraflar açısından çok önemli" dedi.
"DİĞER PARTİ TABANLARINDAN DESTEK GELMEZ"
"Çünkü Türkiye'de siyaset partiler düzeyinde ilerliyor, bir parti karşı çıktığı zaman seçmenleri de buna uyum sağlayacaktır. Öte yandan iki tane handikap var. Muhalefet bu sistemle bir diktatörlük rejiminin kurulacağını iddia ediyor. Bu propaganda mutlaka kendi seçmenlerini etkileyecek. İkincisi başkanlık sisteminin bir federasyon sistemini getireceği ve Kürdistan'ın kurulacağına yönelik bir propaganda. Dolayısıyla AK Parti'nin, halka bu modelin diktatörlüğe karşı yönlerini açıklarken, Türkiye'nin parçalanması gibi bir durumun söz konusu olmadığına da ikna etmesi gerekecek. Muhalefet tabanı blok olarak karşı durur. O yüzden önümüzdeki süreç tarafların birbirlerini ve halkı ikna etmesi bakımından da önem taşıyor."
"CUMHURBAŞKANI ‘BELİRLEYEN' OLDUĞU BİR SİSTEM ARAYIŞINDA"
Cumhurbaşkanı'nın bugün yaptığı "Ben şu anda milli iradenin verdiği yetkiyi en iyi şekilde kullanamıyorum" açıklamasını değerlendiren HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ise bu açıklamayı oldukça yanlış ve kabul edilemez bir yaklaşım olarak değerlendirdiğini ifade etti.
Başkanlık sistemi girişimini ‘faşizm' olarak değerlendiren Yüksekdağ, "Türkiye'de inşa etmediğiniz koşullar içinde böyle bir sistemin tartışmasını bile yapamazsınız" dedi.
"HDP OLARAK İZİN VERMEYECEĞİZ"
Yüksekdağ, sözlerine şöyle devam etti: "Cumhurbaşkanı Erdoğan en son yaptığı açıklamada düşüncelerini biraz daha ele vermeye başladı. Örneğin bazı Batı devletlerinde olduğu gibi senatonun iki denetleme yapısının olduğu bir başkanlık sistemi dahi önermiyor. Tek meclisin olduğu, tek meclis içinde tek partinin çoğunluğunun otoritesinin olduğu ve başkanın da buna bağlı olarak onun üstünde siyaset yaptığı bir modelden bahsediyor. Bunun kabul edilebilir bir tarafı yok. Biz parti olarak buna izin vermeyeceğiz."