Kitlesel kargaşa ve onlarca insanın ölümüne neden olan bu olayların sebebi, Suriye’nin kuzeyindeki Kobani’de meydana gelen gelişmeler olmuştu.
Güneydoğu’da devam eden bu huzursuzluklar, Türkiye’deki çözüm sürecini nasıl etkiliyor?
Sputnik özel haber muhabiri Amur Gadjiev’e konuşan Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) İç Politika ve Demokratikleşme Programı Koordinatörü Dr. Murat Yılmaz konuyla ilgili şunları söyledi:
6-7-8 Ekim’de Kobani vesilesiyle yaşanan sokak hareketlerinden sonra çözüm süreci bir türbülansa girdi. Ama daha sonra yapılan müzakereler neticesinde çözüm sürecinin devam edeceği anlaşıldı. Son Cizre’de yaşanan hadiseler, bir taraftan Öcalan’ın bu olayların sona ermesi yönündeki talimatına, diğer taraftan Kandil’in bunu destekleyen açıklamalarına rağmen oldu. O yüzden Cizre’deki bu hadiseler neden oluyor, nasıl oluyor diye bir muğlaklık var. Çünkü bu hadiselerin olduğu günde, Hatip Dicle, Öcalan’la görüştükten sonra Cizre’ye bir mesaj götürmüştü. Onu takiben bu hadiseler yaşandı. Dolayısıyla bu mevzu etrafındaki tartışmalar, şahibeler devam ediyor.
Burada birtakım ihtimaller gündeme geliyor. Acaba Cizre’deki mahalli örgütlenmeler, PKK’nın ajandası dışında bir ajandaya mı sahip? Veya PKK bir yandan bu istikamette bir açıklama yaparken, diğer yandan bu açıklamayla bağdaşmayan ikili gündem mi hayata geçiriyor? Yoksa üçüncü aktörler mi meseleyi kışkırtıyor?
Aynı zamanda Cizre’deki olaylar, devletle birtakım grupların karşı karşıya gelmesinden öte bir görüntü veriyor. Cizre’de olaylar, bir yandan PKK sempatizanları veya HDP taraftarları, diğer yandan da HÜDA-PAR diye bilinen bir başka grup arasındaki gerginliğin neticesinde ortaya çıkıyor.
Bu bakımdan Cizre’deki gelişmeler çözüm süreci bakımından endişe yaratan bir gelişme olarak taraflarca takip ediliyor.
Böylece, çözüm süreci türbülanslı bir aşamaya girmiş oldu. Bunu, sürecin karmaşıklığı ve zorluğu nedeniyle aslında doğal olarak karşılamak gerekir. Zorlayıcı sebeplerin de oldukça fazla olduğunu görüyoruz. Durum, zaman-zaman yeni oyuncuların ve olguların ortaya çıkmasıyla daha da şiddetli bir hal alabiliyor. Bu nedenle çözüm sürecinin başarısı, sadece tarafların iradesine değil, diğer beklenmeyen faktörlere de bağlı.
