SURİYE: CENEVRE GÖRÜŞMELERİ SONUÇSUZ KALDI
Suriye'de iç savaş sürerken ülkedeki kimyasal silahların imhasına ilişkin tartışmalar da devam ediyordu. Geçtiğimiz yıl ülkeden çıkartılan kimyasal silah stoklarının ilk bölümü, yılın ilk günlerinde imha edilmek üzere uluslararası sulara doğru yola çıktı. Bu sırada, Suriye'deki iç savaşa çözüm bulmayı amaçlayan Cenevre-2 Konferansı'nda başarı sağlanamadı. Avrupa Birliği, 2011'de Suriye rejimine yönelik devreye soktuğu ve geniş yelpazeye yayılan yaptırımları 1 Haziran 2015'e kadar uzatma kararı aldı. Haziran ayında ise Suriye'de seçim vardı. Suriye'de rejimin kontrolü altındaki bölgelerde aralarında Beşar Esad'ın da bulunduğu üç adayın yarıştığı devlet başkanlığı seçimi yapıldı ve seçimi ezici bir çoğunlukla Esad kazandı. Haziran sonundaysa Suriye'nin yurt dışında imha edilmesi kararlaştırılan kimyasal silahlarının tamamı ülke dışına çıkarılmış, Temmuz'un ilk günlerinde silahların imhası Akdeniz'de uluslararası sularda başlamıştı. Kısa bir süre içinde Suriye'nin yurt dışına taşınan kimyasal silahlarının yüzde 94'ü imha edildi. Yine Temmuz ayında, BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun, BM Suriye Özel Temsilciliği görevine kıdemli diplomat Staffan de Mistura'yı atarken BM, Ağustos ayında ülke dışına çıkmak zorunda kalan Suriyeli sığınmacıların sayısının üç milyonu aştığını bildirdi.
MISIR: YENİ CUMHURBAŞKANI SİSİ
14 yılında Mısır da gergin günler yaşıyordu. Yılın ilk günlerinde, ordunun yönetime el koyması sonrasında "Hazırlık Komisyonu" tarafından hazırlanan 247 maddelik anayasa taslağı halkoyuna sunuldu. Mısır Yüksek Seçim Kurulu'nun açıklamasına göre, yüzde 38,6 oranında katılımın olduğu referandumdan yüzde 98'le "evet" kararı çıktı. Böylece, 3 Temmuz 2013'teki askeri darbenin ardından, 2012 yılında halk oylamasıyla kabul edilen anayasa askıya alınmış ve ülkedeki siyasi sürece ilişkin yeni bir yol haritası belirlenmiş oldu. Mart ayında, 528 darbe karşıtına şiddete teşvik suçundan idam cezası verildi. Haziran ayında 528 kişiden 183'ü hakkında verilen idam kararı onandı. Karara, uluslararası camiadan büyük tepki geldi.
İlerleyen günlerde de Mısır Savunma Bakanı Abdülfettah el-Sisi, cumhurbaşkanlığı adaylığı için görevinden istifa etti. Sisi'nin istifasının ardından bakanlığa atanan Genelkurmay Başkanı Sıdkı Subhi, yemin ederek görevine başladı. Mısır'ın devrik Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in "göstericilerin öldürülmesi" suçlamasıyla yargılandığı davanın reddine karar verildi. Mübarek yolsuzluk davasından da beraat etti. İlerleyen günlerde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimini oyların yüzde 97'sini alan eski Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı Abdulfettah el-Sisi kazandı.
ORTADOĞU: SEÇİMLER VE DÖNÜŞÜMLERLE DOLU BİR YIL
2014 yılı Ortadoğu için çalkantılı bir yıl oldu. Yılın ilk günlerinde Libya'daki kimyasal silah stoklarının tamamen imha edildiği açıklandı. Mart'ta ise Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn, Katar'daki büyükelçilerini geri çekme kararı aldı. Kararın, Katar'ın "doğrudan veya dolaylı olarak hiçbir Körfez ülkesi, diğerinin iç işlerine karışmayacak" maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle alındığı belirtildi. Tunus'ta ise 2011'deki halk devriminden bu yana devam eden olağanüstü halin kaldırılmasına karar verildi. Aynı günlerde İran ve Umman arasında bir doğalgaz anlaşması imzalandı. Nisan ayında, Lübnan meclisinde cumhurbaşkanlığı oylamasının ilk turu yapıldı fakat üç adaydan hiçbiri oyların üçte ikisini alamadığı için yeni cumhurbaşkanı seçilemedi. Libya'da ise iş adamı Ahmed Maatik, Milli Genel Kongre'de yapılan oylamada 152 milletvekilinden 121'nin oyunu alarak ülkenin yeni başbakanı oldu. Aynı günlerde Tunus Cumhurbaşkanı Muhammed Munsif el-Merzuki, ülkesinde son 50 yılda işkenceye maruz kalan herkesten devlet adına özür diledi, devrik cumhurbaşkanı Zeynelabidin bin Ali ise "göstericileri öldürmek" suçlamasıyla yargılandığı davada, Safakis Askeri Mahkemesi tarafından müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Irak'ta 30 Nisan'da yapılan milletvekili genel seçimlerinin sonuçları Mayıs ayında açıklandı. Nuri el-Maliki'nin Kanun Devleti, seçim birincisi olarak 328 sandalyeli mecliste 93 sandalye kazandı. Haziran'da ise Katolik aleminin ruhani lideri Papa Franciscus, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Fener Rum Patriği Bartholomeos, Ortadoğu'da barış için birlikte dua etti. İzleyen günlerde Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nde 9 ay süren çalışmalardan sonra yeni hükümet kuruldu. Irak Cumhurbaşkanlığına Kürtlerin ortak adayı Fuat Mahsum seçildi. Eylül'de Irak'ta, hükümet krizi bitti. Haydar el-İbadi'nin kabinesi, parlamentodan güvenoyu aldı. Böylelikle Irak'ta Şiiler, Sünniler ve Kürtlerin içerisinde yer aldığı geniş katılımlı bir hükümet kurulmuş oldu.
Temmuz'un ilk günlerinde ise İran ile Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya'nın dahil olduğu 5+1 ülkeleri arasında Tahran'ın nükleer programına kapsamlı çözüm bulunması amacıyla Viyana'da yürütülen müzakerelerin altıncı turu başladı. Fakat İran ile 5+1 ülkeleri arasında 17 gün boyunca yürütülen nükleer müzakerelerin 4 ay daha uzatılmasına karar verildi.
Eylül ayında Türkiye'nin Trablus Büyükelçiliği ile Bingazi Konsolosluğu'nda görevli 26 personel ile birlikte Libya'da çalışan ve güvenlik nedeniyle tahliyeleri kararlaştırılan 396 Türk işçi yurda döndü.
Ekim'in sonuna doğru Tunus'ta yapılan genel seçimlerde, Nida Tunus (Tunus'un Sesi) Partisi'nin 85 sandalye ile birinci, Nahda Hareketi Partisi'nin ise 69 sandalye kazanarak ikinci sırada yer aldığı açıklandı.
IŞİD: ORTADOĞU'DA HIZLA YÜKSELDİ, HİLAFET İLAN ETTİ
Irak'ta Baas kadrolarının yardımıyla Amerikan işgaline karşı bir direniş örgütü olarak ortaya çıkan ve Şiilerin iktidara gelmesinin ardından mücadelesini Sünni bir isyana dönüştürmeye çalışan Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD), Irak'taki terör faaliyetlerini 2014 yılında arttırdı. Suriye'deki iç savaşta izlediği yol ve kurtarılmış bölgelerde devlet yaratma çabası nedeniyle El Kaide'den tamamen kopan IŞİD, Irak ve Suriye sınırlarını da aşan bir ağ kurdu ve Nisan ayında Felluce'de varlık göstermeye başladı. Haziran ayında ise Musul'un kontrolünü ele geçirdi. Kısa bir süre içinde de kent merkezindeki Türkiye Başkonsolosluğu'na baskın düzenleyerek, başkonsolos dâhil 49 personel ve bazı aile fertlerini rehin aldı. Türkiye, Musul'daki gelişmeler nedeniyle NATO'yu olağanüstü toplantıya çağırırken ABD Başkanı Obama, Irak'a 300 kadar Amerikalı askeri danışman göndereceklerini ve Bağdat ile Kuzey Irak'ta ortak operasyon merkezleri oluşturacaklarını söyledi. Bu sırada, Irak'ın Kerkük kentinin güneyinde alıkonulan, içlerinde dört Türk vatandaşının da bulunduğu 44 kişilik bir grubun, Türkmenler tarafından kurtarılarak daha güvenli bir bölgeye götürüldüğü açıklandı. Haziran'ın son günlerine doğru Irak'ı 10 günde 9 binden fazla Türk işçi terk ederken, IŞİD, Irak'ta hilafet devleti kurduğunu ve örgütün lideri Ebubekir el-Bağdadi'yi de halife ilan ettiğini duyurdu.
Yaz boyunca örgütün Irak'taki ilerleyişi sürdü ve Ağustos ayının ilk günlerinde Musul'un Sincar ilçesinin, IŞİD öncülüğündeki silahlı grupların eline geçmesi üzerine binlerce Yezidi canını kurtarmak için dağlara kaçmak zorunda kaldı. Sincar Dağı'nda günlerce mahsur kalan 30 bin Yezidi'den 250 çocuk açlıktan, yedikleri ağaç yaprakları ve zehirli otlar nedeniyle hayatını kaybetti. Türkiye'ye kaçan bir grup Yezidi ise bölgede kurulan kamplara ve yakınlarının yanına sığındı. Peşmerge ve Halk Savunma Birlikleri güçleri tarafından karadan oluşturulan güvenlik koridoruyla binlerce Yezidi, günler sonra Sincar Dağı'ndan kurtarıldı. Bu sırada IŞİD, ele geçirdiği bölgelerde kadın-çocuk ayırt etmeden infazlarını sürdürüyor, infaz anlarını da kayıt altına alarak internet üzerinden dünyaya servis ediyordu. Ağustos ayının son günlerinde Amerikalı gazeteci James Foley'nin başı kesilerek öldürülmesini gösteren bir video ortaya çıktı. Aynı günlerde ABD, IŞİD terör örgütü hedeflerine yönelik hava saldırılarını sürdürürken IŞİD bu kez, Suriye'de rehin alınan Amerikalı serbest gazeteci Steven Sotloff'un infazına ait olduğu iddia edilen görüntüyü internette yayınladı. Bu sırada ABD Başkanı Barack Obama, ABD'nin dört adımdan oluşan IŞİD planını açıkladı; geniş bir koalisyona liderlik edecek ABD'nin karadan müdahalede bulunmayacağını söyledi. Türkiye, Mısır ve ABD'nin yanı sıra dokuz ülkenin daha katıldığı "Terörle Mücadele Toplantısı" Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde başladı. 10 Arap ülkesi, IŞİD'e yönelik askeri operasyona katılma kararı alırken Türkiye, sonuç bildirgesine imza atmadı.
Eylül ayında, Paris'te IŞİD ile mücadele konferansı düzenlendi. IŞİD terör örgütüne yönelik alınacak küresel tedbirleri gözden geçirmek amacıyla Fransa'nın ev sahipliğinde düzenlenen "Irak'ta Barış ve Güvenlik Konferansı"nın sonuç bildirisinde, Irak'taki yeni hükümete askeri destek dahil gereken yardımın yapılacağı kaydedildi. Fakat IŞİD, Suriye'nin Türkiye sınırına yakın kentlerinden Tel Abyad ve Kobani'yi kuşatmıştı bile. Kuşatmanın üzerine bu kentlerden 190 bini aşkın Suriyeli Kürt, Türkiye sınırına kaçtı. Türkiye, sınır kapısını açarak çatışmalardan kaçan tüm Suriyeli Kürtleri kabul etti; ABD Temsilciler Meclisi ise Suriyeli muhaliflere askeri ekipman ve eğitim verilmesini öngören düzenlemeyi onayladı. Takvimler 20 Eylül'ü gösterdiğinde Musul'daki 49 Türk rehine, kurtarıldı. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, ABD ve partnerlerinin Suriye'de IŞİD terör örgütüne karşı düzenlediği hava saldırılarında IŞİD karargahlarının ve militanlarının vurulduğunu duyururken ABD Dışişleri Bakanı Kerry ise Suriye'de IŞİD'e karşı askeri koalisyona 50 ülkenin dahil olduğunu duyurdu. Bu sırada, Rusya Dışişleri Bakanlığı, Suriye'deki IŞİD hedeflerine yapılan hava saldırılarının "uluslararası yasaların ihlali" olduğunu savundu.
Eylül ayında, IŞİD ve diğer gruplarla savaşmak üzere Avrupa ülkelerinden Suriye ve Irak'a giden yabancıların sayısının 3 bini aştığı açıklandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan terör örgütü IŞİD ile mücadelede, "uçuşa yasaklı bölge ilanı", "güvenli bölge tesis edilmesi" ve "eğit-donat anlayışıyla sürecin yönetilmesi" olmak üzere üç adım önerdi. İngiliz Parlamentosu da ABD öncülüğünde Irak'ta IŞİD'e yönelik hava operasyonuna Birleşik Krallık'ın katılmasına ilişkin önergeyi kabul etti. Koalisyon güçlerine ait savaş uçakları IŞİD hedeflerini bombalamayı sürdürürken Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, Peşmerge güçlerinin, Musul'un Rabia nahiyesi ve Mahmudiye köyünü, IŞİD'in elinden kurtardığı bildirildi. Ekim ayının son günlerde ise Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin, Suriye'nin Kobani ilçesine göndereceği peşmerge güçleri konvoyu Erbil'den hareket etti. Peşmerge, Kobani'ye Türkiye üzerinden geçiş yaptı.
FİLİSTİN: İSRAİL OPERASYONLARINDA 2 BİN 145 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
2014 yılının unutulmayanlarından biri de İsrail'in 51 gün süren Gazze operasyonuydu.
Haziran ayının ortalarında Batı Şeria'da yaşayan üç Yahudi yerleşimci genç kaybolması ile başlayan olaylar kısa sürede çok sayıda insanın hayatını kaybedeceği bir trajediye dönüştü. İsrail'in düzenlediği operasyonlarda Filistinli eski bakan ve milletvekillerinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 600 kişi gözaltına alındı. Batı Şeria'da kaybolduğu açıklanan üç Yahudi yerleşimcinin cesetleri 18 gün sonra El-Halil kentinde bulundu. Olaydan Hamas'ı sorumlu tutan İsrail, Gazze'ye hava saldırısı düzenledi. Temmuz'un ilk günlerinde Filistinli genç Muhammed Ebu Hudayr, Yahudi yerleşimciler tarafından kaçırıldı ve yakılarak öldürüldü. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun itidal çağrısı yaparak İsrail'in saldırısını kınasa da İsrail, 7 Temmuz'da "Koruyucu Hat" adı altında hedef gözetmeksizin kenti havadan vurmaya başladı. Ertesi gün ise Gazze'ye yönelik askeri operasyon başlattı. Operasyonun kara harekatını da kapsadığı açıklandı ve 17 Temmuz akşamı karadan saldırıya geçildi. Gazze'nin Şucaiyye mahallesinde çok sayıda sivil öldürüldü. Şucaiyye saldırısının ardından Kızılhaç'ın önerisi üzerine 2 saatlik ateşkes ilan edildi.
İsrail Başbakanı Netanyahu, Gazze'deki tüneller etkisiz hale getirilmeden operasyonu sonlandırmayacaklarını söyledi. Bu sırada, İsrail polisi, 50 yaş altı Müslümanların cuma namazını kılmak için Mescid-i Aksa'ya girişini yasakladı. Temmuz'un son günlerinde Filistinli direniş gruplarıyla İsrail, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un 12 saatlik ateşkes talebini kabul etse de ilerleyen günlerde İsrail'in Gazze'ye son saldırılarıyla şiddetlenen çatışmalar ilk kez savaş karşıtı İsraillilerden de tepki gördü. Tel Aviv'de toplanan 5 bin kadar kişi savaş karşıtı gösteri yaptı. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Gazze'yi "afet bölgesi" ilan etti.
Ağustos'un ilk günlerinde Mısır'ın önerdiği 72 saatlik ateşkes önerisi İsrail ve Hamas tarafından kabul edildi. Ateşkes süresi dolduğunda ise Hamas yönetimi, Kahire'de İsrail ile süren müzakerelerden sonuç alınamadığı için ateşkesi uzatmayacaklarını açıkladı. Fakat 26 Ağustos'ta Mısır arabuluculuğunda gerçekleşen görüşmelerde, İsrail ile Filistinli gruplar arasında süresiz, 27 Ağustos'ta ise kalıcı ateşkes imzalandı. İsrail'in Gazze'ye 51 gün süren saldırılarında, 578'i çocuk, 346'sı kadın 2 bin 145 kişinin yaşamını yitirmesine, çoğu kadın ve çocuk, 11 binden fazla kişinin yaralanmasına neden oldu. Saldırılarda 17 bin 200 ev, 73 cami ve 24 okul tamamen yıkıldı, binlerce bina hasar gördü. İsrail tarafında 64'ü asker, 3'ü sivil 67 kişi öldü, 463'ü asker, 83 sivil yaralandı.
Bu sırada Ekim ayında İsveç'in yeni seçilen merkez-sol hükümeti Filistin'i devlet olarak tanıdı. Aralık'ın ilk günlerinde ise Fransa meclisi, iktidardaki Sosyalist Parti milletvekillerinin sunduğu, "Filistin'in devlet olarak tanınmasını" hükümetten talep eden karar tasarısını kabul etti. Fransa'da meclisten sonra senato da Filistin'in devlet olarak tanınmasını hükümetten talep eden karar tasarısını kabul etti…
ABD: ÇOĞUNLUK CUMHURİYETÇİLERİN OLDU
ABD'nin Missouri eyaletinde 18 yaşındaki siyahi genç Michael Brown'ın sokak ortasında polis tarafından öldürülmesi nedeniyle sokakta toplanan kalabalık polise tepki göstererek, olayın detaylı şekilde araştırılmasını talep etti. İlerleyen günlerde büyüyen olaylar ülke geneline yayıldı ve aralarında gazetecilerin de olduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Eylemlerin sürdüğü günlerde polisin karıştığı bir ölüm vakası daha yaşandı. Polis, kendisine bıçak çektiğini ve tutarsız davranışlarda bulunduğunu iddia ettiği bir kişiyi vurarak öldürdü. Bunun üzerine, Uluslararası Af Örgütü, ABD'ye "polis şiddetine son verin" çağrısı yaptı ve tarihinde ilk kez ABD'ye gözlemci heyeti gönderdi. Kasım ayında mahkeme, 18 yaşındaki silahsız siyahi genç Michael Brown'u öldüren polis memuru Darren Wilson'a ceza verilmemesine karar verdi. Kararın ardından ülke genelinde gösteriler başladı. İlerleyen günlerde ABD genelinde siyahi Amerikalıların ölümüne neden olan polislerin yargılanmasına gerek görülmemesiyle ilgili jüri kararlarına tepkiler devam ederken, bir başka siyahi Amerikalı daha bir polis tarafından vurularak öldürüldü.
Kasım ayında ise ABD'de ara seçimler vardı. Seçimlerde Cumhuriyetçi Parti, 8 yıl aradan sonra Senato'da çoğunluğu elde etmiş oldu. Senato'daki toplam sandalye dağılımında Demokratlar 44, Cumhuriyetçiler ise 51 sandalyeye sahip oldu. Bu sırada ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel ani bir kararla istifa etti. Başkan Barack Obama eski Savunma Bakanı yardımcısı Ashton Carter'i, Chuck Hagel'ın yerine yeni Bakan olarak atadı. Yılın son günlerinde ise Senato İstihbarat Komitesi Başkanı Dianne Feinstein tarafından açıklanan raporda, CIA'in yakaladığı esirlere uluslararası hukuk dışında zarar verme ve acı çektirme taktikleri uyguladığı belirtildi. Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği ve İnsan Hakları İzleme Örgütü, ABD Adalet Bakanı'na ortak mektup yazarak, CIA bağlantılı işkence ve insan hakları ihlallerinin soruşturulmasını istedi.
AVRUPA: AŞIRI SAĞ YÜKSELİŞE GEÇTİ
Şubat ayında Belçika'dan çok tartışılan bir karar geldi. Belçika Temsilciler Meclisi, çocuklara ötanazi hakkı tanıyan yasayı kabul etti. Ayın son günlerinde Norveç'in eski Başbakanı Jens Stoltenberg, NATO'nun yeni genel sekreteri oldu. Nisan ayında İtalya'da, hakkında vergi kaçırmaktan kesinleşmiş yargı kararı bulunan eski Başbakan Silvio Berlusconi'nin cezasını bir sene boyunca sosyal hizmet yaparak çekmesi kararlaştırıldı. Mayıs'ta Avrupa Parlamentosu seçimleri yapıldı. Katılımın yüzde 43'te kaldığı seçimlere AB karşıtı ve aşırı sağcı partilerin yükselişi damga vurdu. Haziran ayının ilk günlerinde İspanya Kralı Juan Carlos, tahtı oğlu Felipe'ye devredeceğini açıkladı. Açıklama üzerine İspanya'nın büyük kentlerinde sokaklara dökülen cumhuriyet yanlıları gösteriler yaparak yönetim şeklinin referanduma götürülmesini istedi. Temmuz ayında Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Almanya'daki birlikte yaşam ve uyum projelerinde yaptıkları üstün hizmetlerden dolayı 10'u Türk 25 kişiye liyakat nişanı verdi. İsveç mahkemesi ise Wikileaks internet sitesinin kurucusu Julian Assange hakkında cinsel taciz suçlamasıyla verilen tutuklama kararını onayladı.
Eylül ayında İskoçya, bağımsızlık için referanduma gitti. 18 Eylül'de sonuçlanan seçimlere göre ise İskoçya ayrılmama kararı aldı ve Birleşik Krallık'la 307 yıllık birlikteliğin devamına karar verildi. Aynı günlerde İsveç'te yapılan genel seçimde sol blokun başını çeken Sosyal Demokrat Parti oyların yüzde 31,1'ini alarak seçimden zaferle çıktı. Eylül'ün son günlerinde İngiltere Başbakanı David Cameron, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile New York'ta bir araya geldi. Görüşme, 1979 İran İslam Devrimi'nden sonra bir İngiltere Başbakanının, İran Cumhurbaşkanı ile yaptığı ilk yüz yüze görüşme olması açısından dikkat çekti. Aynı günlerde İspanya'da hükümetin itirazını kabul eden Anayasa Mahkemesi, Katalonya'da yapılması planlanan referandumu askıya aldı. Haziran ayında 2009'da üyelik başvurusu yapan Arnavutluk'a Avrupa Birliği'nde adaylık statüsü verilmesi kararlaştırılırken, AB liderleri, eski Lüksemburg Başbakanı ve eski Euro Bölgesi Başkanı Jean Claude Juncker'in yeni AB Komisyonu Başkanı olarak atanmasını önerdi. Temmuz'un ilk gününde ise Yunanistan, 1 Ocak'ta Litvanya'dan devraldığı Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanlığını İtalya'ya devretti.
DİNLEME SKANDALLARI: ALMANYA TÜRKİYE'Yİ DİNLEDİ Mİ?
Şubat ayında ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Victoria Nuland ile ABD'nin Kiev Büyükelçisi Geoffrey Pyatt arasındaki telefon görüşmesine ait olduğu tahmin edilen ve Nuland'ın AB'ye karşı küfürlü bir ifade kullandığı ses kaydı ortaya çıkması şok etkisi yarattı. Olay eleştirilere neden olurken, Nuland'ın AB'deki muadilleriyle temas halinde olduğu ve özür dilediği bildirildi. Ağustos ayında ise Almanya'nın 2009 yılından beri Türkiye'yi dinlediği iddia edildi. Alman "Der Spiegel" dergisinin haberinde, Almanya'nın Dış İstihbarat Servisi'nin, NATO müttefiki Türkiye'yi izlediği öne sürüldü.
EBOLA: 6 BİN 533 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
Her şey Mart ayında, Batı Afrika ülkelerinden Gine'de Ebola virüsünün yol açtığı salgın sonucu yaklaşık bir ayda 59 kişinin ölmesiyle başladı. Bir ay sonra, Dünya Sağlık Örgütü, Batı Afrika'daki Ebola salgınının 40 yıl önce hastalığın ortaya çıkmasından bu yana görülen ''en korkutucu" salgınlardan biri olduğunu açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü'nün yılın son günlerinde açıkladığı verilere göre, Ebola virüsünün yol açtığı hastalık nedeniyle başta Sierra Leone, Gine ve Liberya'da olmak üzere 6 bin 533 kişi öldü. Batı Afrika'da ortaya çıkmasına rağmen ABD'den Kanada'ya, Almanya'dan İngiltere'ye, Suudi Arabistan'a kadar pek çok ülkede Ebola salgınına karşı önlem alındı. Salgınla mücadele için Batı Afrika ülkelerine dünyanın dört bir yanından maddi yardım ve sağlık ekipleri gönderildi.
DİĞER GELİŞMELER: İLKLER, ANLAŞMALAR VE AYAKLANMALAR
Şubat'ta Pegasus Havayolları'na ait Kharkov-İstanbul seferini yapan uçak, Ukraynalı bir yolcu tarafından bomba tehdidiyle Soçi'ye kaçırılmak istendi. Hava korsanına, olumlu yanıt verildi ancak uçak Soçi yerine İstanbul'a indirildi. Korsan, etkisiz hale getirilerek gözaltına alındı. Aynı günlerde Çin ve Tayvan, iç savaşın sona ermesinden bu yana geçen 65 yıllık sürede ilk kez üst düzey görüşmeler yapmaya başladı. Görüşmeler, Tayvan'ın Çin'den ayrıldığı 1949'dan bu yana yapılan ilk siyasi müzakere olması nedeniyle tarihi bir önem taşıyordu.
Nisan ayında, Brezilya'da 6. BRICS Zirvesi düzenlendi. BRICS ülkelerinin liderleri, 100 milyar dolarlık yeni bir kalkınma bankası ve Uluslararası Para Fonu (IMF) ile Dünya Bankası gibi kuruluşlara benzer şekilde hareket edecek döviz rezervi fonu kurulması konusunda anlaşmaya vardı. Ağustos'un ilk günlerinde ise Ermenistan-Azerbaycan cephe hattında çıkan çatışmada Azerbaycan ordusundan 13 asker hayatını kaybetti. Gürcistan'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Abhazya'da ise "devlet başkanlığı" seçimini eski "Başbakan" Raul Hacimba kazandı. Eylül ayında Azeri gazını Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşımayı amaçlayan Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi'ne (TANAP) yönelik uluslararası anlaşmalar yürürlüğe girdi.
Eylül ayının son günlerinde ise 2017'de yapılacak Hong Kong özel yöneticisi seçiminde Pekin yönetiminin kısıtlamalarına karşı gösteri yapan ''Occupy Central'' hareketinin başlattığı eylemlere karşı polis, biber ve göz yaşartıcı gazla müdahale edip barikatları dağıttı. Sokak ve caddelerin işgal edilmesi nedeniyle Hong Kong'da hayat durma noktasına geldi. Bankalar şubelerini geçici olarak kapattı, bazı bölgelerde eğitime ara verildi.
2014'ün ilk günlerinde ABD tarihi denilebilecek bir hamle yaptı: İran'ın nükleer programına ilişkin İran ile P5+1 ülkeleri arasında 24 Kasım 2013'te Cenevre'de imzalanan geçici anlaşma yürürlüğe girdi ve ABD, Tahran'a yönelik yaptırımları hafifletme kapsamında bu ülkenin ham petrol ihracatını azaltmaya dönük çabalara ara verdiğini açıkladı. Anlaşmayla, İran'ın petrol gelirlerinden elde ettiği ve yurt dışındaki bankalarda bloke edilmiş 4,2 milyar dolarlık kısmının ülkeye girişine izin verildi.