NYT'de yayınlanan analiz habere göre Rusya, Almanya'nın otomobil, makina ve kimya sektörlerinin ana tüketicisi konumunda. Rusya'yla işbirliği yapan Alman şirketlerin sayısı altı bini aşıyor ve Rusya'ya yatırım yapan ülkeler arasında, Almanya ilk sıralarda yer alıyor.
Ancak Avrupa Birliği'nin Rusya'ya uyguladığı yaptırımlar bu döngüde kırılma yaşanmasına neden oldu: Alman kimya şirketi BASF, Rus devlet doğalgaz şirketiyle olan anlaşmasını iptal ettiğini duyurdu; Opel, Saint Petersburg'daki üretimini azaltmayı planlıyor; Volkswagen de Rusya'nın Kaluga kentinde üretimini geçici olarak durdurma kararı aldı.
Alman-Rus Dış Ticaret Odası'nın bu ay içinde yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre, yaptırımlar sonrasında Rusya'yla ticari ilişkilerini sonlandıran Alman şirketlerin oranı yalnızca yüzde üç. Alman şirketlerinin çoğu, bu krizli dönemin sona ermesini umuyor. Ancak şirketlerin yüzde 41'i, Rusya'ya olan yatırımlarını azalttıklarını söylüyor. Alman şirketlerinin yüzde 36'sı da koşullar iyileşmediği sürece ortak projelerden geçici olarak geri durma eğiliminde.
Almanya'nın önde gelen Duisburg Üniversitesi profesörlerinden Ferdinand Dudenhoeffer'e göre, Alman otomobil sektörü Rusya'ya uygulanan yaptırımlar nedeniyle 2017 yılına kadar 12 milyar euro kaybedebilir.
New York Times gazetesinde yayınlanan analiz habere göre Moskova'yla "bağların gevşetilmesi", Almanya'nın ekonomik büyümesini yavaşlatıyor. Rusya'ya uygulanan yaptırımların Almanya ekonomisine yansıması da ülkede siyasi görüş ayrılıklarına neden oluyor.
Analiz habere göre, genellikle Başbakan Angela Merkel'in lideri olduğu Hristiyan Demokrat Birlik partisi yanında duran Alman iş çevreleri, Rusya meselesinde sosyal demokratlarla görüş birliği yapıyor ve ekonominin baskı unsuru olarak kullanılmaması gerektiğini savunuyor.
Ukrayna'daki siyasi krizi gerekçe gösteren Avrupa Birliği, ABD'yle birlikte Rusya'ya finans, savunma ve enerji sektörlerini kapsayan ekonomik yaptırımlar uyguluyor.