Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de, 21 Ocak’ta meydana gelen yangında 78 kişi yaşamını yitirdi, 133 kişi yaralandı. 7 Temmuz’da ilk duruşması görülen davanın 22 Eylül’de de ikinci duruşması görülecek.
Sanıkların incelenen telefon konuşmalarına göre, Gazelle Otel’in genel müdürü Ahmet Demir’in telefon incelemesinde, 24 Ocak tarihinde yani yangından üç gün sonra “İş güvenlik acil yapılacak durumlar” isimli bir WhatsApp grubunun kurulduğu tespit edildi. Sanıklardan Grand Kartal Otel’in ortaklarından ve Halit Ergül’ün kızı tutuklu sanık Ceyda Hacıbekiroğlu’nun, bu gruptan otel çalışanlarına yangın olayı sonrası direktifler verdiği kaydedildi.
Konuyla ilgili Yeri ve Zamanı programında gazeteci Güçlü Özgan'a konuk olan avukat Onur Fırat Kaynun, ‘Soma maden katliamındaki gibi bir süreç yaşamaktan endişeliyiz’ dedi.
Kaynun, şöyle devam etti:
“Temmuzdaki duruşmadan sonra üç personele soruşturma izni verilmişti. Bizim beklentimiz özellikle bu üç personelin 22 Eylül’deki duruşmada yargılanmasıydı. O noktada savcılık hiçbir adım atmadı, bakanlık yetkililerinin yargılanması konusunda hiçbir gelişme yok. Soma maden katliamındaki gibi bir süreç mi yaşayacağız diye endişemiz var. Savcılıkla da görüştüğümüzde şimdilik herhangi bir sonuç alamıyoruz. Bu duruşmada da esas gündemimiz bu olacak diye düşünüyorum.”
‘Bugün olmasa bile bütün sorumlular hukuk önünde hesap verecek’
“WhatsApp yazışmalarında en dikkat çekici olan otelin sahiplerinin konuşmaları. Benim açımdan en sansasyoneli şu, şu an tutuksuz bir sanık var ve çalışanlara neredeyse üç maymunu oynayın diyor. Delillerin karartılması yönünde nasıl bir çaba içinde olduklarını göstermiş oldu. Mahkeme heyeti telefonlarına el koymuştu. Emniyetin yaptığı inceleme sonucu bu mesajları gördük. Biz diyoruz ki bu kişi Turizm Bakanı olarak yargılanmasa bile ETS Tur’un sahibi olarak yargılanmalı. Somayı biliyoruz, katliam 2014’te gerçekleşti, kamu görevlilerinin davası yanlış hatırlamıyorsam 2022’de açıldı. Onlara da kayda değer olmayan cezalar verildi. Bugün olmasa bile bütün sanıkların sanık sandalyesine oturacağını sanıyoruz. Elbette bütün sorumlular hukuk önünde hesap verecektir. Biz sadece adalet hızlı tecelli etsin diye mücadele ediyoruz.”